Arama sonuçlarınız

  1. ceylannur

    MU’CİZAT-I AHMEDİYE (a.s.m.)

    Hazret-i Muaviye ümmetin başına geçeceğini, -1- fermanıyla rıfk ve adaleti tavsiye etmiş. Ve Emeviyeden sonra -2- deyip, devlet-i Abbasiyenin zuhurunu ve uzun müddet devam edeceğini haber vermiş. Haber verdiği gibi çıkmış. Hem, nakl-i sahih-i kati ile, ferman etmiş: -3- deyip, Cengiz ve...
  2. ceylannur

    MU’CİZAT-I AHMEDİYE (a.s.m.)

    Münebbih meydan-ı harpten geldi; daha söylemeden Muhbir-i Sadık (a.s.m.) harbin tafsilâtını beyan etti. Ya’le kasem etti: "Dediğin gibi, aynen öyle oldu." Hem, nakl-i sahih-i kati ile, ferman etmiş: -1- -2- deyip, Hazret-i Hasan’ın altı ay hilâfetiyle, Ciharyâr-ı Güzînin (Hulefâ-i...
  3. ceylannur

    kendi cekimlerim minyatürler

    o zaman makınam cok güzeldı canım
  4. ceylannur

    MU’CİZAT-I AHMEDİYE (a.s.m.)

    gibi çıkmış. Halbuki haber verdiği vakit, hicrete mecbur olmuş, Sahabeleri az, Medine etrafı ve bütün dünya düşmandı. Hem, nakl-i sahih-i kati ile, çok defa ferman etmiş: -1- deyip, "Ebu Bekir ve Ömer kendinden sonraya kalacaklar, hem halife olacaklar, hem mükemmel bir surette ve rıza-i İlâhî...
  5. ceylannur

    MU’CİZAT-I AHMEDİYE (a.s.m.)

    birer mânevî mehdî hükmüne geçmiş, mânevî zulmü ve zulümatı dağıtıp envâr-ı Kur’âniyeyi ve hakaik-i imaniyeyi neşretmişler, cedd-i emcedlerinin birer vârisi olduklarını göstermişler. Eğer denilse: "Mübarek İslâmiyet ve nuranî Asr-ı Saadetin başına gelen o dehşetli, kanlı fitnenin hikmeti ve...
  6. ceylannur

    MU’CİZAT-I AHMEDİYE (a.s.m.)

    Vefat-ı Nebevîden sonra, en ziyade ittifak ve ittihada gelmeye muhtaç olan Sahabeler, eğer Hazret-i Ali başa geçseydi, Hazret-i Ali’nin hilâfeti zamanında zuhura gelen hâdisâtın şehadetiyle ve Hazret-i Ali’nin mümâşatsız, pervâsız, zâhidâne, kahramanâne, müstağniyâne tavrı ve şöhretgir-i âlem...
  7. ceylannur

    MU’CİZAT-I AHMEDİYE (a.s.m.)

    Hem ezvâc-ı tâhirâtına demiş: "İçinizden birisi, mühim bir fitnenin başına geçecek ve etrafında çoklar katledilecek."1 , * İşte şu sahih, kati hadisler, otuz sene sonra Hazret-i Ali’nin Hazret-i Aişe ve Zübeyir ve Talha’ya karşı vak’a-i Cemel’de; ve Muaviye’ye karşı Sıffin’de; ve Havârice...
  8. ceylannur

    MU’CİZAT-I AHMEDİYE (a.s.m.)

    gittikçe daha büyür ve güzelleşir. Şimdi, o çekirdek ve o yumurtaya ait sıfatlar, haller var. İçinde incecik maddeler var. Hem ondan hasıl olan ağaç ve kuşun da, o çekirdek ve yumurtanın âdi, küçük keyfiyet ve vaziyetlerine nispeten büyük ve âli sıfatları ve keyfiyetleri var. Şimdi, o çekirdek...
  9. ceylannur

    MU’CİZAT-I AHMEDİYE (a.s.m.)

    hâdisâtı-fakat dehşetli bir surette değil-ona talim etmiş, o da ihbar etmiş. Hem güzel hadiseleri kısmen mücmel, kısmen tafsille bildirmiş, o da haber vermiş. Onun haberlerini de, en yüksek bir derece-i takvâda ve adlde ve sıdkta çalışan ve -1- hadisindeki tehditten şiddetle korkan ve -2-...
  10. ceylannur

    MU’CİZAT-I AHMEDİYE (a.s.m.)

    İşte bunun içindir ki, bazı olur, bir mucizenin vücudu ve tahakkuku, bir hükmün vücudundan on derece daha kati olduğu halde, onun râvisi bir iki olur, hükmün râvisi on yirmi olur. * Dördüncü Esas: Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın istikbalden haber verdiği bazı hadiseler, cüz’î birer...
  11. ceylannur

    MU’CİZAT-I AHMEDİYE (a.s.m.)

    cemaat onu tekzip etmezse, sükûtla mukabele etse, kabul etmiş gibi olur. Hususan, haber verdiği hadisede cemaat onunla alâkadar olsa, hem tenkide müheyyâ ve hatayı kabul etmez ve yalanı çok çirkin görür bir cemaat olsa, elbette onun sükûtu o hadisenin vukuuna kuvvetli delâlet eder. İkinci kısım...
  12. ceylannur

    MU’CİZAT-I AHMEDİYE (a.s.m.)

    akla kapı açılsın ve aklın ihtiyarı elinden alınmasın. Eğer gayet bedihî bir surette olsa, o vakit aklın ihtiyarı kalmaz, Ebu Cehil de Ebu Bekir gibi tasdik eder, imtihan ve teklifin faydası kalmaz, kömürle elmas bir seviyede kalırdı. Câ-yı hayrettir ki, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın...
  13. ceylannur

    MU’CİZAT-I AHMEDİYE (a.s.m.)

    İkinci kısım, sair delâil-i nübüvvettir. İkinci kısım da iki kısımdır: Biri, ondan sonra, fakat nübüvvetini tasdiken zuhura gelen harikalardır. İkincisi, Asr-ı Saadetinde mazhar olduğu harikalardır. Şu ikinci kısım dahi iki kısımdır: Biri, zâtında, sîretinde, suretinde, ahlâkında, kemâlinde...
  14. ceylannur

    MU’CİZAT-I AHMEDİYE (a.s.m.)

    ulema-i Benî İsrailiyeden Abdullah ibni Selâm gibi pek çok zatlar, yalnız o Zât-ı Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın simasını görmekle, "Şu simada yalan yok; şu yüzde hile olamaz" diyerek imana gelmişler. Çendan muhakkıkîn-i ulema, delâil-i nübüvveti ve mu’cizâtı bin kadar demişler; fakat binler...
  15. ceylannur

    MU’CİZAT-I AHMEDİYE (a.s.m.)

    ve konuşmasını bilenlerle konuşacak. Madem zîfikirle konuşacak; elbette zîşuurun içinde en cemiyetli ve şuuru küllî olan insan neviyle konuşacaktır. Madem insan neviyle konuşacak; elbette insanlar içinde kabil-i hitap ve mükemmel insan olanlarla konuşacak. Madem en mükemmel ve istidadı en...
  16. ceylannur

    MU’CİZAT-I AHMEDİYE (a.s.m.)

    MU’CİZAT-I AHMEDİYE (a.s.m.) [COLOR=#f55092] -1- -2- ilâ âhir. Risalet-i Ahmediyeye (a.s.m.) dair On Dokuzuncu Sözle Otuz Birinci Söz, nübüvvet-i Muhammediyeyi (a.s.m.) delâil-i katiye ile ispat ettiklerinden, ispat cihetini onlara havale edip, yalnız onlara bir tetimme olarak, On Dokuz...
  17. ceylannur

    Hoş geldın bedirhan bey

    selamun aleyküm arkadaşlar bedirhan benim eşim sag olsun davetimi kabul edip sitemize geldi Allah razı olsun çok teşekkür ederim
  18. ceylannur

    Cami Resimleri

  19. ceylannur

    Cami Resimleri

  20. ceylannur

    Cami Resimleri

Üst Alt