Arama sonuçlarınız

  1. MustafaCİLASUN

    Nasıl bir çare aramak!

    İçimin yandığı Dilimin hadsiz kuruduğu Günlerden birini yaşıyordum Kendi Halimde çalışıyor günlerimi Aheste bir şekilde geçiriyordum Benliğimde Arandığım aşk sanki derin Ve karanlık bir kuyunun dibindeydi Oraya Ulaşmam hayli imkânsızdı Yüreğimde bir umut yeşeremiyordu Çok sancılıydı...
  2. MustafaCİLASUN

    Uçan turnalar, sessizce anlatırlar!

    Haz ile Uçanlar telli kanatlar turnalar Bana sevdiğimden bir haber getirmediler Görünüp Gittiler özümü serinletmediler Yârimden ne bir selam nede söz ettiler Kanatlarını Çırparak asudeliği anlatan Turnalara kayıtsız kalmaz nice sevdalar Merakın Mefkûresiyle yaşanan bu aşklar İnsanı...
  3. MustafaCİLASUN

    Sabrı şehretmeliyim, onu sindirmeliyim!

    Can, tevdi edilen bir zamandır İnsan için çok farklıdır, akıl ile yol alan sadıktır, en güzide bir farktır Kalbin dile gelen yürekten çok ayrıdır, o nazar gâhtır, aşka ram olan bir cenahtır Hesap muhakkak ki olacaktır, yoksa idrakin ülfeti nasıl anlaşılacaktır, o vuslat-ı zamandır Ehliyet...
  4. MustafaCİLASUN

    !Yâd etmeliyim, hıçkırıp inlemeliyim!

    Lahza ne söyler, vaktin içinde umutla bekler İnşirah kalbin için neden muhabbet besler, nasıl bir an için sabır diler Aklın hangi bedelin hesabıyla refakat eder, iraden neden figan eder, ruhun ne söyler Kaybolan yıllar sanki sinene hüzün eker, hicran kalbide nöbet bekler, ah etmek ister Mali...
  5. MustafaCİLASUN

    Sesliğin zerkettiği aynada ki cemalinle!

    Nasıl bir Çaresizliğe gark ettin ki Melalim sefilliğin hüznünde ağlar Ne kadar Aransam gelmez şu bahar Sen beni meftunu aşk eyledin ey yâr Dökülen Her damlaya aşk mahzun Yokluğun insicamın çaresiz mahkûm Sevdan Yollarında hicranım sökün Aşkına amade hasretine avareyim yâr Sen ki...
  6. MustafaCİLASUN

    Sesliğin zerkettiği aynada ki cemalinle!

    Nasıl bir Çaresizliğe gark ettin ki Melalim sefilliğin hüznünde ağlar Ne kadar Aransam gelmez şu bahar Sen beni meftunu aşk eyledin ey yâr Dökülen Her damlaya aşk mahzun Yokluğun insicamın çaresiz mahkûm Sevdan Yollarında hicranım sökün Aşkına amade hasretine avareyim yâr Sen ki...
  7. MustafaCİLASUN

    Yadettiğim ülfetin sessizliğinde!

    Yoksun Ne yapsam ne yazsam Mısraların diliyle anlatsam da yoksun Haşyetin Ürpertisiyle güne başlarken Sen yine yoksun, güneş nazar etse de Güller Tebessümle gözümü öpseler de Bülbül şakıyarak beni davet etseler de Sensizliğin Her katresinde ki derinlikte Hazzın kıraçlığında, hasretin...
  8. MustafaCİLASUN

    İdrake ram olmak, hal-i meramı anlamaktır!

    Ne tuhaf Bir anlayıştır ki kâhinciliğe bakış Derlerdi ki dincilerden çıkar hep bu anlayış Onlar dar Kafalı, çember sakallı bir bağnaz Vur abalıya nasıl olsa asla ses çıkartamaz Yıldız Falcılığı, burç hokkabazlığı revaçta Bırakın yaşayanı, ölen ruhlar çağrılmakta Gariptir Ki bazı...
  9. MustafaCİLASUN

    İşgal hesabiydi, o zulüm dinmedi!

    Onun... Mazisini bilenler Atisinin ulviyetini hedefleyenler İşgal... Altın da feryad ederek inleyenler Âlim ve ulema şehri iken, birden tarumar edildi… Asırlarca... Medeniyetlere başkentlik yapan Orta doğunun, Afrikanın haline düşünürken kim ağlamaz Gözyaşları... Çöl bile tanımadı, şimdi...
  10. MustafaCİLASUN

    O an çıkıyor karşıma!

    Henüz Adımlamaya başladığım Zamandan bu an’a kadar arkasında sürüklendim Bazen Sessiz bazen de nefessiz Devran içinde arşınlanan bir deniz nizamsız nefis Gel Zaman git zaman derken Halin sahifelerinde kederlenip hüznü nefeslenirken Yokluk Kuraklıkta susuzluk Umutlarda solgunluk yorgunluğa...
  11. MustafaCİLASUN

    Sol yanımın sızısı dinmiyor!

    Beceremedim işte! Ömür son demlerini yaşsa da Halin dirliğinde, muhabbet zorunlu olsa da Ne yaptımsa anlamadan, Derin sulara dalıp düşünce ufkuna Sağ salim ulaşarak eminliğe hazla bakmadan Mütemadiyen sürüklendim, Bir gün kendimi dinlemeyi bilmedim Ne derlerin vehmiyle ve bir telaş içinde...
  12. MustafaCİLASUN

    Medeniyet dedik, zedeleştik!

    Dinleyin, dostlar, arkadaşlar, Hemen hükmetmeyin, sabır edin, Yıllarca içimize giren şu ön yargılar, Zanlar, yalanlar ve hala dökülen kanlar… Medeniyet diye güya garbı gösterdiler, Onu asırlarca insan kanıyla beslendiler, Zulmettiler, gizlendiler, peşkeş çektiler, Zulmü bugün medeniyetin...
  13. MustafaCİLASUN

    Gitmişti bir kere ellerimden!

    Kim bilir Genliğim yaşadığım kederim Sinemden sökülerek alınan deruni heveslerim Zorunda Kalarak, icbar bırakılarak Seni sana bırakmayan anlamsız olan naralar Olaylar Toprağı koruma sevdalar Dostu düşman yaptıran soysuz adanış ve adımlar Fraksiyonlar Aileyi parçalayan tohumlar Canı c***** en...
  14. MustafaCİLASUN

    Beklerim gün be gün, kalbim hüzünle vurgun!

    [FONT=century gothic] [FONT=century gothic] [COLOR=brown]Su akar, gün hasretiyle sinemi yakar Geceler yalnızlığıma hüzünle bakar, hicran yüreğime elem koyar ve durmadan dağlar Aşk, hal dilinde hakikat için ağlar, sevda maksut için vesileleri sorar, bilmem ki ne arar Gözler bakar, baht...
  15. MustafaCİLASUN

    Lisan hazan mı oldu bu ne efkar!

    Şayet Söyleye bilseydim Sana derdimi şiir yazmak niyeydi Anlata Bilseydim meramımı Yazıların halden sudur eden rengiyle Sitem Kime, nedamet Ki artık kimin derdinde Sevdanın Açılan sis perdelerinde Tahayyülün muazzam enginliğinde Sevsen de Bizarım velev ki Sen hiç sevmesen de...
  16. MustafaCİLASUN

    Kimdik!

    Sinemi Dağlarken sevda ateşi Bağlandığım tutkunun iştiyakıyla havsalamda Ahenkten Bir eser kalmadı anlamsızlık Had safhadaydı ne çekilmez bir kahırdı Çile Desem hem de nasıldı Sanki tarifi imkânsız bir ızdırapdı Sabrın Ritmi her geçen an Ve gün süratle kıvamını azalıyordu Böyle...
  17. MustafaCİLASUN

    Göz görür, kulak işitir, akıl neyi beklemektedir!

    Bizar kalıyor nefesler, o zaman kimsesizler, bir gariplik içindedirler Kime inanıp teslimiyeti ve sadakati sual edecekler, tahkik etmeden itaat mi gösterecekler Her vakit bir azınlık acısı var sinemde, depreşen feryadım figan etse de, elhak bilmeyecekler Teşebbüs hürriyeti deniyor, o takati an...
  18. MustafaCİLASUN

    Ömürden maksat heyhat!

    Daldım Yine şu gecenin matemine Saldım melalimi sesin kesildiği yere Yoksun İşte, her şeyim bulunsa bile Neyleyim sensiz melalin kederlerini Beni ben Yapan senin tefekküründü Görünmezlerde salınan güzel güldü Ne güzeldi Mananın enginliğindeydi Sabırla, melalinde şekillenen erendi...
  19. MustafaCİLASUN

    Gönlüm hıçkırıktan arınıp, aşkın firkati yaşatacak!

    [COLOR=#6b0094][FONT=Palatino Linotype, serif] [COLOR=#6b0094][FONT=Palatino Linotype, serif]Aşk; halin demidir, kalbi hakikattir, ruh için ibreti neticedir [COLOR=#6b0094][FONT=Palatino Linotype, serif]Gönül deryası namitenahi olan vakti rikkattir, umut için ecirdir ve sabrı...
  20. MustafaCİLASUN

    İzler mi kayboluyor evet, gün ağarıyor!

    Vakit, susmaya fırsat vermiyor artık An ve zaman sakin kalbine sessizce ne söylüyor, dikkatlice bak Gün ağarmış, geceden kalan ne varmış, geçip giden an hangi şafağı umutlaştırmış, durma kalk Ne uğruna ve kimleri taklit ettiysen, aklını ve gayretini esirgediysen, tüm varlığını düşünmeden yak...
Üst Alt