Hasret ruzgari
Aktif Üyemiz
Fatiha-i Şerifenin Bir Muhtasar Hülasası
Üçüncü medrese-i Yüsufiyede muvakkat pek az bir zamanda tecridden temasa naklimde verilen yalnız birtek dersin ikinci kısmı.
Hapiste Nur Şakirtlerine kısacık bir ders nümunesidir. O da şudur:
Fatiha-i Şerife denizinden bir katre ve güneşindeki elvan-ı seb'a, yani ziyasındaki yedi renginden birtek lem'a beyan etmeyi, namazdaki Fatiha kalbe emretti. Gerçi Yirmi Dokuzuncu Mektubun bir kısmında, hususan "nabüdü" nunundaki seyahat-i hayaliye ve Rumuzat-ı Semaniyede ve İşaratü'l-İcaz tefsirinde ve sair Nur eczalarında bu kudsi hazinenin çok tatlı ve güzel nüktelerini yazmışız. Fakat o pek şirin hülâsa-i Kur'aniyeden yalnız imanın rükünlerine ve hüccetlerine işaretini, gayet kısa bir muhtasar hülasasını birinci kısımdaki tarz-ı ifade gibi, kendim namazdaki tefekkürümü yazmasına bir cihette mecbur oldum.
kelimesini Nurun iki-üç risalelerine havale edip,
'den başlıyorum.
-1-
Birinci Kelime:
-2- tır. Bundaki hüccet-i imaniyeye gayet kısa bir işaret: Evet, kâinatta medar-ı hamd ve şükür olan kasti inamlar ve nimetler, hususan kan ve fışkı içinden safı, temiz, gıdalı sütü aciz yavrulara göndermek ve ihtiyari ihsanlar ve hediyeler ve merhametli ikramlar ve ziyafetler zemin yüzünü, belki kâinatı doldurmuş. Onların fiyatı dahi, başta Bismillah, ahirde Elhamdülillah, ortada nimette inamı hissetmek ve Rabbini onun ile tanımaktır. Sen kendi nefsine, midene, duygularına bak; ne kadar şeylere, nimetlere muhtaçtırlar ve ne derece hamd ve şükür fiyatıyle rızıkları, lezzetleri isterler, gör; her zihayatı kendine kıyas eyle! İşte bu umumi inaınlar mukabilinde hal ve kal dilleriyle edilen hadsiz hamdler, pek kati bir surette bir Mabud-u Mahmud, bir Münim-i Rahimin mevcudiyetini ve umumi rububiyetini güneş gibi gösterir.
1- Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla. · Ezelden ebede her türlü hamd ve övgü, şükür ve minnet, Alemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur. (Fatiha Sûresi: 1-2. )
2- Ezelden ebede her türlü hamd ve övgü, şükür ve minnet, Allah'a mahsustur. (Fatiha Sûresi: )
Üçüncü medrese-i Yüsufiyede muvakkat pek az bir zamanda tecridden temasa naklimde verilen yalnız birtek dersin ikinci kısmı.
Hapiste Nur Şakirtlerine kısacık bir ders nümunesidir. O da şudur:
Fatiha-i Şerife denizinden bir katre ve güneşindeki elvan-ı seb'a, yani ziyasındaki yedi renginden birtek lem'a beyan etmeyi, namazdaki Fatiha kalbe emretti. Gerçi Yirmi Dokuzuncu Mektubun bir kısmında, hususan "nabüdü" nunundaki seyahat-i hayaliye ve Rumuzat-ı Semaniyede ve İşaratü'l-İcaz tefsirinde ve sair Nur eczalarında bu kudsi hazinenin çok tatlı ve güzel nüktelerini yazmışız. Fakat o pek şirin hülâsa-i Kur'aniyeden yalnız imanın rükünlerine ve hüccetlerine işaretini, gayet kısa bir muhtasar hülasasını birinci kısımdaki tarz-ı ifade gibi, kendim namazdaki tefekkürümü yazmasına bir cihette mecbur oldum.
Birinci Kelime:
1- Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla. · Ezelden ebede her türlü hamd ve övgü, şükür ve minnet, Alemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur. (Fatiha Sûresi: 1-2. )
2- Ezelden ebede her türlü hamd ve övgü, şükür ve minnet, Allah'a mahsustur. (Fatiha Sûresi: )