Kıyamet'in küçük alametleri

VuSLaT

Yönetim
Yönetici
20) Zinanın Yaygınlaşması

بِسْمِ اللهِ، اَلْحَمْدُ ِللهِ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِ اللهِ وَبَعْدُ 20) Zinanın Yaygınlaşması
Enes bin Malik (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘İlmin kaldırılması, cehaletin yerleşmesi, içkinin içilmesi ve zinanın ortaya çıkması kıyamet alametlerindendir!’ buyurdu.”
Müslim 2671, Buhari 240
Bundan daha büyüğü, zinanın helal sayılmasıdır. Ebu Malik el-Eşari (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Ümmetimden bir takım topluluklar olacak, onlar zina etmeyi, ipek elbise giymeyi, içkiyi ve çalgı aletlerini mubah sayacaklardır!..’ buyurdu.”
Buhari 5650
Kurtubi (Rahmetullahi Aleyh) şöyle demiştir:
“Bu hadis, nübüvvet alametlerinden bir alamettir. Çünkü o, olacak şeyleri haber vermiştir. Özellikle bu zamanda aynen haber verdiği şeyler meydana gelmiştir.”
Kurtubi (Rahmetullahi Aleyh)’in zamanında o alametler çıkmışsa, bizim zamanımızda daha yaygın olması doğaldır.
Şeyh Hamud şöyle demiştir:
“Kendini İslam’a nispet eden birçok beldede zina için özel mekânlar yapılmıştır. O özel yerlerin dışında zaten yaygındır. Aksine bundan daha kötüsü, bu zamanda, fahişelere fuhuş yapmaları için özel merciler tarafından ruhsat veriliyor olmasıdır.”
1.png
سُبْحاَنَكَ اللَّهُمَّ وَبِحَمْدِكَ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلهَ إِلاَّ أَنْتَ، أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتُوبُ إِلَيْكَ


 

MURATS44

Özel Üye
21) Çalgı Aletlerinin Ortaya Çıkması ve Helal Sayılması

بِسْمِ اللهِ، اَلْحَمْدُ ِللهِ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِ اللهِ وَبَعْدُ
21) Çalgı Aletlerinin Ortaya Çıkması ve Helal Sayılması
Sehl bin Saad es-Saidi (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Ahir zamanda yere batma, taşlanma ve suret değişmesi olacaktır!’ buyurdu.
Denildi ki:
−Bu ne zamandır? Ey Allah’ın Rasulü!
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Çalgı aletleri ve şarkıcılar ortaya çıktığındadır!’ buyurdu.”
Tirmizi 2309
Bu alamet, geçmiş asırlarda ortaya çıkmıştır. Günümüzde daha çoğalmış ve yaygınlaşmıştır. Hadiste işaret edildiği gibi, şarkıcı erkekler ve kadınlar çoğalmıştır. Bundan daha büyük musibetse birçok insanın çalgı aletlerini helal saymasıdır. Böyle olanlara, ‘suretleri değişecek, taşlanarak helak olacaklar ve yere batırılacaklar’ diye tehdit vardır.
Ebu Malik el-Eşari (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Ümmetimden bir takım kavimler gelecek; zinayı, ipeği, içkiyi ve çalgı aletlerini mubah sayacaklar! Yine bir takım topluluklar bir dağın yanına konaklayacaklar. Onlara ait koyun sürüsü ile çoban her sabah onlara gelecek. Bunlara bir fakir ihtiyacı için gelecek de ona;
−‘Bize yarın gel’ diyecekler. Allah dağı geceleyin onların üzerine indirip bir kısmını helak edecek, diğerlerini de kıyamet gününe kadar maymunlar ve domuzlar şekline çevirecektir!’ buyurdu.”
Buhari 5650
 

MURATS44

Özel Üye
22) İçkinin Çok İçilmesi ve Helal Sayılması

بِسْمِ اللهِ، اَلْحَمْدُ ِللهِ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِ اللهِ وَبَعْدُ
22) İçkinin Çok İçilmesi ve Helal Sayılması
Enes bin Malik (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘İlmin kaldırılması, cehaletin yerleşmesi, içkinin içilmesi ve zinanın ortaya çıkması kıyamet alametlerindendir!’ buyurdu.”
Buhari 240
Ebu Malik el-Eşari (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Ümmetimden bir takım kavimler gelecek; zinayı, ipeği, içkiyi ve çalgı aletlerini mubah sayacaklar. Yine bir takım topluluklar bir dağın yanına konaklayacaklar. Onlara ait koyun sürüsü ile çoban her sabah onlara gelecek. Bunlara bir fakir ihtiyacı için gelecek de ona;
−‘Bize yarın gel’ diyecekler. Allah dağı geceleyin onların üzerine indirip bir kısmını helak edecek, diğerlerini de kıyamet gününe kadar maymunlar ve domuzlar şekline çevirecektir!’ buyurdu.”
Buhari 5650
İbni Arabî (Rahmetullahi Aleyh) şöyle demiştir:
“Bu hadisteki mananın ‘içkinin helal olduğuna inanırlar’ şeklinde olması muhtemeldir. Ya da bu, önemsememekten kinaye olabilir. Yani helal bir şeyi önemsemedikleri gibi içkiyi de önemsemeden içerler.”
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in ne kadar doğru söylediği zamanımızda ortaya çıkıyor. Bütün kötülüklerin anasına, ‘alkollü içecekler’ diyorlar. Daha beteri ise bazı İslamî beldelerde açıktan satılması ve alenen içilmesidir! Uyuşturucu maddelerin benzeri görülmemiş şekilde yaygınlaşması çok büyük tehlike ve bozulmanın sinyallerini vermektedir. Önce de sonra da emir Allah’a aittir.
 

MURATS44

Özel Üye
23) Yüksek Binaların Yapılması

بِسْمِ اللهِ، اَلْحَمْدُ ِللهِ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِ اللهِ وَبَعْدُ
23) Yüksek Binaların Yapılması
Ömer bin Hattab (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Cebrail (Aleyhisselam), Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e kıyametin ne zaman kopacağını sorduğunda ona şöyle cevap vermişti:
−‘Bu konuda sorulan, sorandan daha bilgili değildir!’
Cebrail (Aleyhisselam):
−‘Bana kıyametin alametlerini söyle’ dedi.
Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Cariyenin efendisini doğurması, çıplak, fakir koyun çobanlarının yüksek bina yapmada birbirleriyle yarışmalarını görmendir!’ buyurdu.”
Müslim 8
İmam Nevevi (Rahmetullahi Aleyh) şöyle demiştir:
“Çöl ahalisi ya da onlar gibi yoksul ve muhtaç kimselere dünya malının yayılıp genişlemesidir. Nihayet onların yüksek bina yapmakta birbirlerine övünür hale gelmeleridir.”
Nevevi Müslim Şerhi 1/159
İbni Hacer (Rahmetullahi Aleyh) şöyle demiştir:
“Bu alamet, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in zamanına yakın bir vakitte meydana gelmiş alametlerdendir. Yüksek bina yapmakta yarışmanın manası ev yaptıran kimsenin evinin yüksekliğinin diğerinin evinden fazla olmasını istemesidir. Burada kastedilen, evlerin süslenmesinden insanların birbirlerine övünmeleridir şeklinde olabilir. Ya da daha genel mana olabilir. Bunların çoğu zamanımızda bulunmaktadır ve artmaya devam etmektedir.”
İbni Hacer Fethu’l-Bari 13/88
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in haber verdiği durum, bizim zamanımızda daha bariz ortaya çıkmıştır. İnsanlar yüksek bina yapmakta birbirleriyle yarış içine girdiler. Hatta bu iş, gökdelenler yapmaya kadar gitti.
 

MURATS44

Özel Üye
24) Cariyenin Efendisini Doğurması

بِسْمِ اللهِ، اَلْحَمْدُ ِللهِ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِ اللهِ وَبَعْدُ
24) Cariyenin Efendisini Doğurması
Ömer bin Hattab (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Cebrail (Aleyhisselam), Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e kıyametin ne zaman kopacağını sorduğunda Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona şöyle cevap vermişti:
−‘Bu konuda sorulan, sorandan daha bilgili değildir!’
Cebrail (Aleyhisselam):
−‘Bana kıyametin alametlerini söyle’ dedi.
Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Cariyenin efendisini doğurması, çıplak, fakir koyun çobanlarının yüksek bina yapmada birbirleriyle yarışmalarını görmendir!’ buyurdu.”
Müslim 8
Âlimler arasında bu alamet hakkında görüş ayrılığı vardır.
Birinci Görüş:
Hattabî (Rahmetullahi Aleyh) şöyle demiştir:
“Cariyenin efendisini doğurmasının anlamı şudur; İslam beldelere yayılır, cariyeler çoğalır ve insanlar cariyelerinden çocuk sahibi olurlar. Bir adamın cariyesinden olan kızı, kendi annesinin efendisi olur. Çünkü babanın mülkü takdirde çocuğa döner.”
İmam Nevevi (Rahmetullahi Aleyh) bu görüşü âlimlerin çoğunun kabul ettiğini söyler.
İbni Hacer (Rahmetullahi Aleyh) şöyle demiştir:
“Fakat Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in bu manayı kastediyor olmasında şüphe vardır. Cariyelerden çocuk edinmek, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in bunu bildirdiği zamanda da mevcuttu. Şirk beldelerine girilmesi ve zürriyetlerinin esir alınıp köleleştirilmesi İslam’ın ortalarında olmuştur. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in buyruğunda geçen ‘kıyamet alametleri’ sözü henüz olmamış, kıyamete yakın zamanda meydana gelecek olaylara işarettir.”
İkinci Görüş:
Kralları cariyelerin doğurmasıdır. Doğuran kadın, kralın tebaasından olur, kral da tebaasının efendisidir.
Üçüncü Görüş:
Şüpheli bir birleşmeyle cariye, efendisinden başka bir kimseden çocuk meydana getirir ya da cariye, bir köleyle nikâhlı olarak veya zina ederek bir çocuk dünyaya getirir. Sonra bu iki hal çerçevesinde sahih bir satışla cariye başkasına satılır. Nihayet o, satılıp alınarak ellerde dolaşır ve onu, dünyaya getirdiği oğlu veya kızı kendisini satın alır da onun efendisi olur.
Dördüncü Görüş:
Çocukların anne babalarına asi olup kötü davranmalarının çoğalmasıdır. Yani çocuk, annesine, efendinin kölesine davrandığı gibi muamele eder. Hakir görme, kızma, dövme ve kendisine hizmet ettirme gibi… Bu olaya mecazen cariyenin efendisini doğurması denilmiştir. Ya da kastedilen, terbiye veren efendi şeklinde ise o zaman hakikat olur.
İbni Hacer (Rahmetullahi Aleyh) şöyle demiştir:
“Bana göre kapsamlı oluşundan dolayı, bu görüş, diğer görüşlerden daha isabetlidir. Çünkü böylesi bir durum, bu olayın var olmasıyla birlikte ortamın alışılagelmemiş bir şekilde bozulacağına işaret ediyor.
Bu olay kıyametin yakında kopacağına işaret eder. Sonra işlerin tam tersine döneceğine, terbiye edenlerin terbiye edilen durumuna, alçakların yüksek durumuna geleceklerine işarettir. Bu görüş, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in diğer alametteki koyun çobanlarının yüksek bina sahibi olmaları alametine uygundur.”
Beşinci Görüş:
Cariyeler, ahir zamanda erkeğin yakını, sırdaşı olarak işaret edilecektir. Büyük bir adamın altında cariye olacak, hür kadın olmayacaktır. Bundan dolayı Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bu sözüne:
“Çıplak koyun çobanlarının yüksek bina yapmada birbirleriyle yarışacakların görmendir!” sözünü bitiştirmiştir.
 

MURATS44

Özel Üye
25) Öldürme Olaylarının Çoğalması

بِسْمِ اللهِ، اَلْحَمْدُ ِللهِ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِ اللهِ وَبَعْدُ
25) Öldürme Olaylarının Çoğalması
Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Herc çoğalmadıkça kıyamet kopmaz!’ buyurdu.
Denildi ki:
−Herc nedir? Ey Allah’ın Rasulü!
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Öldürmedir, öldürmedir!’ buyurdu.”
Buhari 6974, Müslim 8/417
Yine Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Nefsimi elinde bulunduran zata yemin ederim ki insanlar üzerine, katil neden öldürdüğünü maktul de neden öldürüldüğünü bilmediği zaman gelmeden dünyanın sonu gelmez!’ buyurdu.
Denildi ki:
−Bu nasıldır? Ey Allah’ın Rasulü!
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Herc meydana geldiği zamandır. Öldüren de öldürülen de ateştedir!’ buyurdu.”
Müslim 2908
Son asırlarda, milletler arasında çıkan çetin savaşlarda binlerce insan yok olup gitmiştir. Hatta biri diğerini öldürüyor da onu buna sevk eden şeyi bilmiyordu. İşte böylece Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in haberinin doğruluğu ortaya çıkıyordu.
 

MURATS44

Özel Üye
26) Zamanın Yaklaşması

بِسْمِ اللهِ، اَلْحَمْدُ ِللهِ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِ اللهِ وَبَعْدُ
26) Zamanın Yaklaşması
Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘İlim sökülüp alınmadıkça, depremler çoğalmadıkça, zaman yaklaşmadıkça, öldürmek sadece öldürmekten ibaret olan herc çoğalmadıkça, sizde mal çoğalıp taşmadıkça kıyamet kopmaz!’ buyurdu.”
Buhari 986
Enes bin Malik (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Zaman yaklaşıncaya hatta bir yıl bir ay gibi, bir ay bir hafta gibi, bir hafta bir gün gibi, bir gün bir saat gibi, bir saat de ateşte kuru otun yanması gibi oluncaya dek kıyamet kopmaz!’ buyurdu.”
Tirmizi 2434
Zamanın yaklaşması hakkında âlimlerin birçok görüşleri vardır:
Birinci Görüş:
Bununla kastedilen, zamanda bereketin azalmasıdır. İbni Hacer (Rahmetullahi Aleyh) şöyle demiştir:
“Bu olay bizim zamanımızda meydana gelmiştir. Günlerimiz o kadar hızlı geçiyor ki daha önceki asırlarda zamanın böyle hızlı geçtiğini duymadık.”
İkinci Görüş:
Burada kastedilen, Mehdî ve İsa (Aleyhisselam) zamanıdır. İnsanların hayattan zevk almaları, emniyetin yaygınlaşması ve adaletin galip gelmesidir. Çünkü insanlar bolluk günlerini uzun olsa da kısa görür, zor günleri kısa olsa da uzun sayarlar.
Üçüncü Görüş:
Dinin azlığından dolayı insanların hallerinin birbirine yakın olmasıdır. Nihayet günahların aleniliği, günahkârların çokluğu sebebiyle onlardan iyiliği emreden, kötülükten alıkoyan kimse bulunmaz.
Dördüncü Görüş:
Hadiste kastedilen mana; Uzakları yakın eden ulaşım araçlarının, hızlı hava ve kara taşıtlarının çoğalmasıyla insanların birbirlerine yakın olmalarıdır.
Beşinci Görüş:
Burada kastedilen gerçek manada zamanın hızlanması ve kısalmasıdır. Bu da ahir zamanda olacaktır.
İbni Ebi Hamza şöyle demiştir:
“Hadiste zamanın yaklaşması ile kastedilen, ‘Bir yıl bir ay gibi olana kadar kıyamet kopmaz!’ şeklinde buyrulduğu üzere zamanın kısalması madden yahut manen olabilir.
Madden kısalması, henüz zuhur etmemiştir ve muhtemelen kıyamete yakın zamanda meydana gelecek işlerdendir. Manen kısalmasına gelince, zahir olduğundan beri üzerinden bir süre geçmiştir. Bunu, ilim sahipleri ve dünyevî bilgi sahiplerinden kıvrak zekâlılar bilirler. Daha önceleri yapa geldikleri miktarda işleri şu anda yapmaya güç yetiremiyorlar. Bundan hep şikâyet ediyorlar ve bunun sebebini bilmiyorlar.
Muhtemelen bu, birçok yönden dine zıt işlerin meydana çıkmasından kaynaklanan iman zayıflığından olmaktadır. Bundan daha kötüsü, sırf haram olan yahut içerisinde haram katkısı açık olan gıda maddeleridir ki insanların çoğu bunu fazla önemsemiyorlar, elde etmeye ne zaman güçleri yetse hemen alıyorlar. Vakıa şudur ki, zamanda, rızıkta ve nebatta bereket, ancak imanın kuvvetlenmesi, emredilene uyma ve yasaklanandan kaçınma yolundan geçer. Bu sözümüze Yüce Allah’ın şu buyruğu şahitlik eder:
“Eğer o beldelerin ahalileri iman etmiş ve sakınmış olsalardı elbette onların üzerine yerin ve göğün bereket kapılarını açardık!”
Araf 96
 

MURATS44

Özel Üye
27) Çarşıların Yaklaşması

بِسْمِ اللهِ، اَلْحَمْدُ ِللهِ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِ اللهِ وَبَعْدُ
27) Çarşıların Yaklaşması
Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Fitneler aleni olup yalan çoğalıncaya ve çarşılar yaklaşıncaya kadar kıyamet kopmaz!’ buyurdu.”
Ahmed 2/519
Şeyh Hamud şöyle demiştir:
“Çarşıların yaklaşması, zayıf bir hadiste çarşıların kesata uğraması ve kazancının azalması şeklinde tefsir edilmiştir. Ancak Allah en iyisini bilir bize zahir olan, zamanımızda meydana gelen şeylere işaret vardır. İnsanlar, kara ve hava taşıtlarıyla yahut sesleri ileten radyo ve cep telefonları gibi araçlarla birbirlerine yaklaştılar. Bu aletlerle çarşılar birbirine yakınlaştı.
Nerede fiyatlarda bir değişiklik olsa dünyanın ücra köşelerindeki insanlar biliyorlar. Fiyatlarda artış varsa onlar da arttırıyorlar, iniş varsa onlar da indiriyorlar. Herhangi bir tüccar, araba ile birkaç günlük yürüyüş mesafesindeki uzak şehirlerin çarşılarına gidiyor. İhtiyacını giderip aynı gün içerisinde dönüyor. Yine bir aylık yürüyüş mesafesindeki uzak şehirlere uçakla gidiyor, aynı gün içerisinde dönebiliyor. Çarşılar üç yönden birbirine yaklaşmıştır:
1) Fiyat artışı ve düşüşü gibi şeylerin çabuk öğrenilmesi yönünden.
2) Mesafesi çok uzun olsa da bir çarşıdan diğerine çabuk gidip gelme yönünden.
3) Esnafın birbirine fiyat bakımından yakın olması, çarşı ahalisinin fiyat artırımı ya da indiriminde birbirlerine uymaları yönündendir. Allah en iyisini bilendir.
 

MURATS44

Özel Üye
28) Bu Ümmette Şirkin Ortaya Çıkması

بِسْمِ اللهِ، اَلْحَمْدُ ِللهِ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِ اللهِ وَبَعْدُ
28) Bu Ümmette Şirkin Ortaya Çıkması
Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Devs kabilesinin kadınları kalçalarını, Zü’l-Halasa putunun etrafında çalkalanmadıkça etmedikçe kıyamet kopmaz!’ buyurdu.”
Buhari 697, Müslim 2906/51
Zü’l-Halasa: Yemame’de Hasam oğullarının tazim edip tavaf ettiği ve ‘Yemame Kâbe’si ismi verdikleri evin ismidir. Bu eve, bu isim, içerisindeki Zü’l-Halasa isimli insan şeklindeki heykelden dolayı verilmiştir. Cahiliyede insanlar onun önünde saygıyla durur, onu tazim eder ve kurban kesip taparlardı. (Mütercim)
Şeyh Yusuf Vabil şöyle demiştir:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in bu hadiste bildirdiği olay vaki olmuştur. Devs kabilesi ve etrafındaki Araplar, o beldelere cehalet dönünce Zü’l-Halasa hakkında fitneye düştüler. O putu ilk haline getirip Allah’ı bırakarak ona tapmaya başladılar. Bu hal, Muhammed bin Abdulvahhab (Rahmetullahi Aleyh) tevhide çağırmaya başlayana dek devam etti.
Müteakiben İmam Abdülaziz bin Muhammed Suud (Rahmetullahi Aleyh), tevhid davetçilerini onlara gönderdi. Davetçiler, o putu yıktılar. Sonra Suud ailesinin Arap yarımadasında hâkimiyeti bitince o dönemde bazı cahiller tekrar Zü’l-Halasa’ya tapmaya başladılar. Sonra melik Abdülaziz bin Abdurrahman Suud bölgeye hâkim olunca ordudan bir birlik gönderip putu yıktırdı ve tamamen onun izini sildi. Allah’a hamd olsun. Şirk göstergeleri çoktur. Sadece taşlara, ağaçlara ve kabirlere tapınmakla sınırlı değildir. Onlardan biri de tagutları Allah’a benzer tutmaktır!”
 

MURATS44

Özel Üye
29) Fuhşiyatın Ortaya Çıkması, Akrabalık Bağlarının Kesilmesi ve Kötü Komşuluk

بِسْمِ اللهِ، اَلْحَمْدُ ِللهِ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِ اللهِ وَبَعْدُ
29) Fuhşiyatın Ortaya Çıkması, Akrabalık Bağlarının Kesilmesi ve Kötü Komşuluk
Abdullah bin Amr (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Fuhuş, akrabalık bağlarının kesilmesi ve kötü komşuluk ortaya çıkıncaya kadar kıyamet kopmaz!’ buyurdu.”
Ahmed 2/162
Şeyh Yusuf şöyle demiştir:
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in haber verdiği bu alamet de ortaya çıkmıştır. İşlediği günahı konuşmayı hiç önemsemeyen, işlediği günaha karşılık çekeceği azabı basite alan insanlar arasında fuhuş çok yaygınlaşmıştır. Akrabalık bağları koptu, akraba akrabayı aramıyor. Aralarında bir kopukluk ve uzaklık meydana geldi. Kötü komşuluğa gelince, söyle söyleyebileceğini! Nice komşu, komşusunu tanımıyor ve halini sormuyor!”
 
Üst Alt