Osman Hamdi Bey döneminde arkeoloji
Aktüel Arkeoloji, Osman Hamdi Bey'in tablolarını satın alan yabancı devlet yetkililerine, tarihi eserleri yurt dışına çıkarabilmeleri için kıyak yaptığını iddia ediyor.
Aktüel Arkeoloji dergisi, ‘Osman Hamdi Bey neden istifa etti?’ başlıklı yazısında, Osmanlı döneminin ünlü arkeolog, müzeci ve ressamı olan Osman Hamdi Bey’in 30 yıla yakın süredir üstlendiği Müze-i Hümayun müdürlüğü görevinde, usulsüz arkeolojik kazılar yapılması ve çıkarılan eserlerin Avrupa müzelerine taşınmasına göz yumduğunu, arşiv belgeleri eşliğinde ortaya çıkardı.
BİRÇOK ÜLKE ESKİ ESER ARAYIŞINDAYDI
Yaşar Yılmaz’ın yazısına göre, Osmanlı İmparatorluğu, uzun süre boyunca arkeoloji alanında büyük cömertlik gösterdi. 17. ve 18. yüzyıllarda İtalya, Fransa ve İngiltere başta olmak üzere birçok ülke eski eser arayışındaydı.
HAMDİ BEY SÜREKLİ POHPOHLANIYORDU
Dönemin önemli ressamı ve Osmanlı arkeolojisinin başlangıcı olan Osman Hamdi Bey, tablolarını satın alan yabancı devlet yetkililerine, tarihi eserleri yurt dışına çıkarabilmeleri için kolaylık sağladı. Bu ülkeler, dönemin Müze-i Hümayun Müdürü olan ressam Osman Hamdi Bey’i sürekli pohpohluyorlardı. Hatta onun yapmış olduğu tablolara övgü dolu mektuplar yazarak, şeref belgeleri gönderiyorlardı.
KARŞILIKLI MENFAAT İÇERİSİNDEYDİLER
Arkeoloji alanındaki adımlarını kolaylaştırmak isteyen büyük güçler, eski eserler konusunda tek yetkili olan Osman Hamdi Bey’le ilişkilerini sıcak tutmaya çalışıyorlardı. Aktüel Dergisi'nin savunduğuna göre, Osman Hamdi de Bağdat vilayeti sınırları içerisinden eser taşıyan Fransızlara yardımcı oluyordu. Fransızlar, bu iyiliklere teşekkür için Paris’te sergilenen Osman Hamdi Bey’in Mezarda Türk Kadınları tablosunu 4000 franga satın aldılar.
ABD DE FRANSA’NIN İZİNDEN GİTTİ
Osman Hamdi, Fransızlara ayrıcalık tanıyıp, ABD’lilere Anadolu’dan eser taşımaları ve kazı izni almaları konusunda güçlük çıkarıyordu. Boston’dan iki arkeolog, Assos’tan (Behramkale) kazdıkları eserleri götürmek istiyor ama eserler sandıklar içinde bir buçuk yıl bekletiliyordu. Aktüel Arkeoloji bir de şunları ekledi; ABD’liler de başka yol bulamayınca, Fransızların yöntemini benimsemek zorunda kaldılar. Osman Hamdi Bey’in Chicago sergisi için Cami Önünde adlı tablosunu 6000 franga satın almakla kalmadılar, kendisini Pennsylvania Üniversitesi’nin fahri doktorası yaptılar.
ÇOĞU ŞEYE GÖZ YUMDUĞUNU SAVUNUYOR
Osman Hamdi Bey, Berlin’deki Pergamon Müzesi’nin duvarlarına yapıştırdığı Bergama Zeus Sunağı gibi daha pek çok önemli eseri, gemilerle Almanya’ya taşıyan Carl Humann’ın, Bergama kazılarına ve eser kaçırmasına göz yumuyordu. Humann, Bergama kazı raporlarına şöyle bir not da iletti; “Bunların hepsi Hamdi Bey’in müsaadesiyle gerçekleşti. Bu yüce davranışa karşılık bir hediye niteliğinde iki adet eksiksiz sayılabilecek Bergama’da bulunmuş Ammon ve Hermafrodit heykelleri kendilerine hediye edilmiştir”.
II.SELİM TÜRBESİ VE PİYALE PAŞA CAMİİ SOYULDU İDDİASI
Derginin verdiği bir diğer örenk ise; Bergama, Priene, Magnesia, Milet eserlerinin Osman Hamdi Bey’in uygulamakla sorumlu olduğu 1884 Asar-ı Atika Nizamnamesi’ne karşın götürülüyordu, dahası Osman Hamdi Bey’in ofisine sadece birkaç yüz metre uzaklıktaki Ayasofya haziresinde bulunan II. Selim’in türbesinin çinisi ile Piyale Paşa Camii’nin çinilerinin, Fransızlar tarafından soyulmasından bile habersizdi.
"SANSASYONA YÖNELİK BİR İDDİA''
Osman Hamdi Bey'in akrabası olan Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Edhem Eldem: "Anadolu'nun ve genel olarak Osmanlı topraklarının arkeolojik zenginliklerinin 19. yüzyıl boyunca yağmalandığı ne kadar gerçekse, Osman Hamdi Bey'i bu yağmanın bir parçası veya buna göz yummuş birisi olarak göstermek o kadar basitleştirici ve yanıltıcıdır. Tablolarının yabancılar tarafından onu pohpohlamak için alındığı çoktan bilinen bir gerçektir ama bu, onun bunu rüşvet kabul edip karşılığında yağmaya izin verdiği anlamına hiç gelmez.''
Aktüel Arkeoloji, Osman Hamdi Bey'in tablolarını satın alan yabancı devlet yetkililerine, tarihi eserleri yurt dışına çıkarabilmeleri için kıyak yaptığını iddia ediyor.
Aktüel Arkeoloji dergisi, ‘Osman Hamdi Bey neden istifa etti?’ başlıklı yazısında, Osmanlı döneminin ünlü arkeolog, müzeci ve ressamı olan Osman Hamdi Bey’in 30 yıla yakın süredir üstlendiği Müze-i Hümayun müdürlüğü görevinde, usulsüz arkeolojik kazılar yapılması ve çıkarılan eserlerin Avrupa müzelerine taşınmasına göz yumduğunu, arşiv belgeleri eşliğinde ortaya çıkardı.
BİRÇOK ÜLKE ESKİ ESER ARAYIŞINDAYDI
Yaşar Yılmaz’ın yazısına göre, Osmanlı İmparatorluğu, uzun süre boyunca arkeoloji alanında büyük cömertlik gösterdi. 17. ve 18. yüzyıllarda İtalya, Fransa ve İngiltere başta olmak üzere birçok ülke eski eser arayışındaydı.
HAMDİ BEY SÜREKLİ POHPOHLANIYORDU
Dönemin önemli ressamı ve Osmanlı arkeolojisinin başlangıcı olan Osman Hamdi Bey, tablolarını satın alan yabancı devlet yetkililerine, tarihi eserleri yurt dışına çıkarabilmeleri için kolaylık sağladı. Bu ülkeler, dönemin Müze-i Hümayun Müdürü olan ressam Osman Hamdi Bey’i sürekli pohpohluyorlardı. Hatta onun yapmış olduğu tablolara övgü dolu mektuplar yazarak, şeref belgeleri gönderiyorlardı.
KARŞILIKLI MENFAAT İÇERİSİNDEYDİLER
Arkeoloji alanındaki adımlarını kolaylaştırmak isteyen büyük güçler, eski eserler konusunda tek yetkili olan Osman Hamdi Bey’le ilişkilerini sıcak tutmaya çalışıyorlardı. Aktüel Dergisi'nin savunduğuna göre, Osman Hamdi de Bağdat vilayeti sınırları içerisinden eser taşıyan Fransızlara yardımcı oluyordu. Fransızlar, bu iyiliklere teşekkür için Paris’te sergilenen Osman Hamdi Bey’in Mezarda Türk Kadınları tablosunu 4000 franga satın aldılar.
ABD DE FRANSA’NIN İZİNDEN GİTTİ
Osman Hamdi, Fransızlara ayrıcalık tanıyıp, ABD’lilere Anadolu’dan eser taşımaları ve kazı izni almaları konusunda güçlük çıkarıyordu. Boston’dan iki arkeolog, Assos’tan (Behramkale) kazdıkları eserleri götürmek istiyor ama eserler sandıklar içinde bir buçuk yıl bekletiliyordu. Aktüel Arkeoloji bir de şunları ekledi; ABD’liler de başka yol bulamayınca, Fransızların yöntemini benimsemek zorunda kaldılar. Osman Hamdi Bey’in Chicago sergisi için Cami Önünde adlı tablosunu 6000 franga satın almakla kalmadılar, kendisini Pennsylvania Üniversitesi’nin fahri doktorası yaptılar.
ÇOĞU ŞEYE GÖZ YUMDUĞUNU SAVUNUYOR
Osman Hamdi Bey, Berlin’deki Pergamon Müzesi’nin duvarlarına yapıştırdığı Bergama Zeus Sunağı gibi daha pek çok önemli eseri, gemilerle Almanya’ya taşıyan Carl Humann’ın, Bergama kazılarına ve eser kaçırmasına göz yumuyordu. Humann, Bergama kazı raporlarına şöyle bir not da iletti; “Bunların hepsi Hamdi Bey’in müsaadesiyle gerçekleşti. Bu yüce davranışa karşılık bir hediye niteliğinde iki adet eksiksiz sayılabilecek Bergama’da bulunmuş Ammon ve Hermafrodit heykelleri kendilerine hediye edilmiştir”.
II.SELİM TÜRBESİ VE PİYALE PAŞA CAMİİ SOYULDU İDDİASI
Derginin verdiği bir diğer örenk ise; Bergama, Priene, Magnesia, Milet eserlerinin Osman Hamdi Bey’in uygulamakla sorumlu olduğu 1884 Asar-ı Atika Nizamnamesi’ne karşın götürülüyordu, dahası Osman Hamdi Bey’in ofisine sadece birkaç yüz metre uzaklıktaki Ayasofya haziresinde bulunan II. Selim’in türbesinin çinisi ile Piyale Paşa Camii’nin çinilerinin, Fransızlar tarafından soyulmasından bile habersizdi.
"SANSASYONA YÖNELİK BİR İDDİA''
Osman Hamdi Bey'in akrabası olan Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Edhem Eldem: "Anadolu'nun ve genel olarak Osmanlı topraklarının arkeolojik zenginliklerinin 19. yüzyıl boyunca yağmalandığı ne kadar gerçekse, Osman Hamdi Bey'i bu yağmanın bir parçası veya buna göz yummuş birisi olarak göstermek o kadar basitleştirici ve yanıltıcıdır. Tablolarının yabancılar tarafından onu pohpohlamak için alındığı çoktan bilinen bir gerçektir ama bu, onun bunu rüşvet kabul edip karşılığında yağmaya izin verdiği anlamına hiç gelmez.''