Muhtazaf | M.Salih AYDIN
Haydi!
Selam olsun, doğruları omuzlarında taşıyanlara.
Selam olsun, bu dünyayı ahirete değişmeyenlere.
Selam olsun, kardeşinin acılarını paylaşanlara.
Selam olsun, ayakta dimdik sabit durana.
Selam olsun, en acı gününde bile şükredene.
Selam olsun, İslamın sancağını omuzlarında taşıyana.
Bağrımızdan ne acılar dökülüyor.
Hangisini sayalım, hangisine yanalım.
Dünyanın her köşesinden feryatlar gelirken, acılarımız gökyüzünde yankılanırken, uykularımız altüst olmuşken, gözlerimizdeki yaş kurumuşken, etrafımıza çemberler sarılmışken, yanacak vijdanlar kurumuşken hangisini düşünelim.
Her adımda bir zillet ve kölelik ruhu karşımıza çıkarken biz kime yanalım.
Her kıtada kardeşlerimiz doğranırken hangisini düşünelim.
Ellerimiz kollarımız bağlı, kelepçeli vijdanlarımız, köstekli ayaklarımız, cırcırlı ağızlarımız, Biz nasıl yanalım.
Yanlış haberlerle beynimizi yıkamışlar atomdan daha etkili.
Biz kendi benliğimizi kaybetmişiz nasıl bulalım.
Hürriyetimiz elimizden alınmış, konuşmamız birilerine endeksli, yaşamamız önceden planlanmış, bu halde düşünebilmek mümkünmü?
Adamlar her şeyimizi önceden hesaplamışlar, önümüze hendekler koymuşlar, biz yaparız sizin yerinize demişler, onları atlatmamız mümkünmü?
Evet!
Evet!
Evet mümkün.
Mümkün haydi öyleyse.
Haydi hep beraber bir yumruk olalım, kendi kefenimizi kendimiz biçmek için.
Yırtalım bizim adımıza atılan imzaları, yıkalım önümüzdeki engelleri, düşünmeyi öğrenelim yeniden.
O zaman bir çok şeylerin değiştiğini göreceğiz..............
M.S.A.
Selam olsun, doğruları omuzlarında taşıyanlara.
Selam olsun, bu dünyayı ahirete değişmeyenlere.
Selam olsun, kardeşinin acılarını paylaşanlara.
Selam olsun, ayakta dimdik sabit durana.
Selam olsun, en acı gününde bile şükredene.
Selam olsun, İslamın sancağını omuzlarında taşıyana.
Bağrımızdan ne acılar dökülüyor.
Hangisini sayalım, hangisine yanalım.
Dünyanın her köşesinden feryatlar gelirken, acılarımız gökyüzünde yankılanırken, uykularımız altüst olmuşken, gözlerimizdeki yaş kurumuşken, etrafımıza çemberler sarılmışken, yanacak vijdanlar kurumuşken hangisini düşünelim.
Her adımda bir zillet ve kölelik ruhu karşımıza çıkarken biz kime yanalım.
Her kıtada kardeşlerimiz doğranırken hangisini düşünelim.
Ellerimiz kollarımız bağlı, kelepçeli vijdanlarımız, köstekli ayaklarımız, cırcırlı ağızlarımız, Biz nasıl yanalım.
Yanlış haberlerle beynimizi yıkamışlar atomdan daha etkili.
Biz kendi benliğimizi kaybetmişiz nasıl bulalım.
Hürriyetimiz elimizden alınmış, konuşmamız birilerine endeksli, yaşamamız önceden planlanmış, bu halde düşünebilmek mümkünmü?
Adamlar her şeyimizi önceden hesaplamışlar, önümüze hendekler koymuşlar, biz yaparız sizin yerinize demişler, onları atlatmamız mümkünmü?
Evet!
Evet!
Evet mümkün.
Mümkün haydi öyleyse.
Haydi hep beraber bir yumruk olalım, kendi kefenimizi kendimiz biçmek için.
Yırtalım bizim adımıza atılan imzaları, yıkalım önümüzdeki engelleri, düşünmeyi öğrenelim yeniden.
O zaman bir çok şeylerin değiştiğini göreceğiz..............
M.S.A.
Moderatör tarafında düzenlendi: