GÜNÜN DUASI (Sende Katıl ) Her Gün Güncellenecek

ceylannur

Yeni Üyemiz
maviglkopyalazf8if3.jpg
 

ceylannur

Yeni Üyemiz
Ey anların, günlerin, ayların, yılların Rabbi!
Ey zamanın, mekanın, ölümün ve hayatın Rabbi!
Ey arzın ve semavatın Rabbi!
Ey kelamın sahibi ve Ramazan’ın Rabbi!
Ey bizim Rabbimiz, insanın ve insanlığın Rabbi!
Ey sonsuz rahmetin kaynağı sınırsız merhametin menbaı!
Bizleri Kur’an ayı Ramazan’a yetiştirdiğin için hamdolsun!
Bizleri vahyinle tenezzül buyurduğun için hamdolsun!
Bizleri başıboş bırakmadığın için hamdolsun!
İlahi ; Anlarımızı, günlerimizi, aylarımızı, yıllarımızı bize mübarek eyle!
Vahyin doğum ayı olan Ramazan’ı bize mübarek eyle!
Bir Ramazan’la gelen vahyi bize mübarek eyle!
Akleden kalbimizi Kur’an’la münevver ve müzeyyen eyle!
Hoş gelen Ramazan’ın hoş bulduklarından eyle!
Ramazan’ı bizden, bizi Ramazan’dan hoşnut ve razı eyle!
Kur’an’ı bizden, bizi Kur’an’dan hoşnut ve arzı eyle!
Vahyi bize aç, bizi vahye aç !
İlahi Kelamın ışığını susuz gönüllere elimizle saç !
Çünkü insanlık bu suya muhtaç ya Rabbi !
Rab! Bizi orucun başını dik tutanlardan,
Başını oruçla dik tutanlardan kıl!
Kendini kaybedenlerden, kendini unutanlardan değil,
Kendini oruçla tutanlardan kıl!
Ramazanı ruhumuza gıda gönlümüze ferman,
Gözümüze fer dizimize derman kıl!
İmanımızı sorunlarımızın elinde kar gibi eritme,
Sorunlarımızı imanımızın elinde kar gibi erit!
Bizi bir lahza kendimizle başbaşa bırakma!
Ellerimizi bırakma,
Allah’ım!
Âmin.
Amin.
Amin.
 

ceylannur

Yeni Üyemiz
Rahmetinin Dilencisi geldi, Kapıyı açmaz mısın?

--------------------------------------------------------------------------------
Seni düsünüyorum simdi…
Günahımdan çok rahmetini..
Ve geldim iste..
Neyim var , neyim yok ise aldım,geldim..
Olanca günahımla,isyanımla…Olmayan sükrüm ve duamla geldim..
Geldim iste..
Geldim Rabbim..
Öyle yorgun düşmüş hâlde geliş ki bu geliş..Öyle yorgunum ki Allahım..
Affetsen.. Kurtuluversem bu yükten..
Dinleniversem…
Dileniyorum işte kapında..Rahmetininin dilencilerini eli boş çevirmeyeceğinin bilinciyle dileniyorum..
Geldim işte sonunda..


Alırsın değil mi huzur kapısından..
Kapılar önünde koymasın değil mi ; öyle perişan..?
Çaresizim şimdi… Öylesine çaresiz..Öylesine lâl..
Dışarısı soğuk şimdi…Dışarısı ayaz..…
Huzurunun o sıcak iklimine muhtacım ..
Şimdi yok yeri yurdu bu bedevinin,sokak çocukları kadar..
çöllerde kabul etmez artık ,günahlarımdan..!
Lâ mekânlarda kaldım Allah’ım! ..
Zaman tükendi artık...
Tükendim Allah’ım..
Tek bir nefes aldırmaz oldu artık gafil yanım..
Muhtacım Allah’ım… Öylesine muhtaç..
Ah…
Öyle açım ki hem de,rahmetinin tek bir damlasına..
Ey kalbimin sahibi..
Ey rahmeti ab-ı hayat iksiri..
Rahmetsizlikten kavrulan gönlüme nurlarını yağdırmaz mısın… ?
Ey dertlerin biricik dermanı olan..
Ey ezeli ve ebedi dostu,kullarının…
Geldim işte..Buradayım…
Kabul etmez misin ? ‘’Kulum’’ demez misin?...
Almaz mısın yoksa huzuruna
‘kul’’ olduğunu unutup kulluktan bihaber bu acizi..
Affetmez misin Allahım …
Bunca günahıma bakıp da ret mi edersin..?!


Şimdi ne olur Ey Rabbim,izin ver..
İzin ver huzuruna günahsız durayım..
Yetmez değil midir, bunca zamandır omuzlandığım günah yükümü..?!
Günahımı alıp,bu yükten kurtarmaz mısın?
Bunca zamandır işlediğim günahlardandır, sana varamayışım..
Sana gelişimi engelleyen tüm prangaları söküver Allah’ım..


‘kULum’’ dediklerin arasına katıver bizleri de..



Sana layık kul olmakla şereflendir Allah’ım..
Abd olmakla huzuru bulalım..
Sıkıntılarımızdan kurtulalım abdiyetle..
Bağışla Allah’ım..
Cürmümüz çok…
Ama..Ama,rahmetin daha çok..
Rahmetinden ümitvarım…
Sen ki rahmetinin %99’unu kıyamette mü’min kullarına saklayansın…
Geri kalan bir rahmetinle ,dünyada kaldır bu yükümüzü de
huzurunda boynumuzu bükme Allah’ım..
Bilirim …
Bilirim affedersin Allahım..


‘Senin rahmetin okyanus,
günahım ise okyanustaki adada bulunan ağaçtaki garip kuşun ağzında ;bir nohut tanesi ..’’
O okyanustan bir damla düşür çorak gönlüme de ,
kuraklaşmış tüm yanlarım o ab-ı hayatla yeşersin..
Eksik etme kalbimden rahmetinin damlalarını..
İzin ver nasuh tevbe kapılarından geçeyim de,
dilime değen her bir harf gönlümde yeni dua çiçekleri filizlendirsin..
Baharın ölmüş toprağa hayat verdiği gibi ,
ben de yeni bir hayat bulayım ..
Ölüleşmiş kalbimdan gelen kötü kokular ruhuma değmeden ,
rahmetinin hoş kokuları ile dolayım..


amin amin amin
 

ceylannur

Yeni Üyemiz
Kara yüze ak desem, beni benden al desem Rahmetinle sar desem, sarar mısın? Allâh ım

Ben Senin azabından çok rahmetine korkundan çok şefkatine muhtacım. Ve şunu da bütün kalbimle biliyorum ki Sen istersen severim, sen sevdirirsen severim! Fakat Sen sevmezsen, sevdirmezsen ben sevemem, hissedemem.

Ben Senin azabından çok rahmetine korkundan çok şefkatine muhtacım. Ve şunu da bütün kalbimle biliyorum ki Sen istersen severim, sen sevdirirsen severim! Fakat Sen sevmezsen, sevdirmezsen ben sevemem, hissedemem.

Kulum bana bir adım yaklaşırsa, ben ona koşarak gelirim buyuruyorsun. Ya Rabbi, bana yardımcı ol, Sana doğru bir adım olsun atayım. Ki, o benim vuslatım olsun. Beni o vuslata kavuşturmadan yanına alma Allâh ım!.

Her hareketimiz, yalnız sana olan muhabbetimizden kaynaklansın. Öyle bir muhabbet ki hep coşsun, coşsun hiç durmasın. Ve Sensiz bir anımız geçmesin, Allâh ım.

Verdiğin nimetin şükrünü yerine getirebilenlerden eyle, eymeyenlerin listesinde ismimiz bile geçmesin Allâh ım. Benim kalbimi, dilimi ve bütün amellerimi rızandan ayırma. Bize daima râzı olacağın amelleri işlemeyi nasip eyle!

Ya Rabbi, Senden isteyeceğimiz şeyleri de bilemiyoruz. Eksiklerimizi, noksanlarımızı, hatalarımızı ört, Sen rahmet ve mağfiretinle onları hayra tebdil eyle.

Şu güzel bahar günü, ağaçlardaki tomurcuklar, dallardaki çiçekler nasıl açmışsa, Sen de yalnız kalbimizde sevgi çiçeklerini açtır.

Gönlümüzde ise iki cihan güneşimiz habibinin ve bütün sevdiklerinin muhabbet goncaları açsın!
Gönlümüzü, gülümüzü soldurma Allâh ım!

Hazan gelmesin, yaprakları dökülüp boyunları bükülmesin, daima canlı ve taze kalsın. Ve öyle bir rayiha yayılsın ki içimize, onu her zerremizde hissedelim, bütün nefeslerimizle.

Ya Rabbi, Sen affedicisin, afvı seversin, biz günahkar kullarını da affet.
Biz senden gelecek her hayra muhtacız Allâh ım.

Bir yavru annesine ne kadar dil döker, yalvarır, naz yaparsa annesi de o kadar sevinir! Kırgınsa bile alır bağrına basar, Yavrum! der.

Çok iyi biliriz ki, Rabbim, annelerin sevgi ve şefkatinin kaynağı da sensin! Ve Sen bütün annelerin merhametinden daha fazla merhamete sahipsin! O halde bu aciz, zayıf, gönlü kırık, ve günahkâr kullarını da Afv et Bizlere acı, günahımızı yüzümüze vurma!

Ben, yüzlerini görmediğim kardeşlerimi çok özledim buyuran Rasûlümüze layık kardeş ve ümmet eyle, Allâh ım.

Bizleri öğrendiklerimizle amel eden, senin yolunda canını, her şeyini feda eden Mus ablar, Rumeysalar, Enesler, Âişeler, Fâtımalar, Sümeyyelerden eyle!

Senden gelecek her türlü hayra muhtacız Allâh ım
 

ceylannur

Yeni Üyemiz
Ey Allah'ım!
Ancak sana kulluk ederiz ve yalnız senden medet umarız.Bize doğru yolu göster.
Kendilerine lütuf ve ikramda bulunduğun kimselerin yoluna Gazaba uğramışların
ve sapmışların yoluna değil.
Ey Rabbimiz!
Bizi sana boyun eğenlerden kıl,neslimizden de sana itaat eden bir ümmet çıkar.
Bize ibadet usullerimizi göster, tövbemizi kabul et. Zira tövbeleri çokça kabul eden,
çok merhametli olan ancak sensin.
Ey Rabbimiz!
Bizi doğru yola ilettikten sonra, kalplerimizi eğriltme.
Bize tarafından rahmet bağışla, lütfü en bol olan sensin.
Ey Rabbimiz!
indirdiğine inandık ve Peygamberine uyduk, simdi bizi şahitlerden yaz.
(Birliğini ve Peygamberlerini tasdik eden)
Ey Allah'ım!
Unutursak veya hataya düşersek bizi sorumlu tutma.
Ey Rabbimiz!
Affına sığındık!Dönüş sanadır.
Ey Rabbimiz!
Bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de ağır bir yük yükleme.
Ey Rabbimiz!
Bize gücümüzün yetmediği işler de yükleme!
Bizi affet!
Bizi Bağışla!
Bize acı!
Sen bizim mevlamızsın.Kafirler topluluğuna karşı bize yardım et!
Ey Rabbimiz!
iman ettik;Bizim günahlarımızı bağışla,bizi ateş azabından koru!
Ey Rabbimiz!
Günahlarımızı ve içimizdeki taşkınlığımızı bağışla; Ayaklarımızı yolunda sabit kıl;
Kafirler topluluğuna karşı bizi muzaffer kıl!
Ey Allah'im!
Amellerin hesap olunacağı gün beni,ana-babamı ve mü'minleri bağışla!
Ey Rabbimiz!
Cehennem azabını üzerimizden sav.
Ey Rabbim!
Beni ve soyumdan gelecekleri namazı devamlı kılanlardan eyle;
Ey Rabbimiz!
Duamı kabul et!
Ey Rabbim!
Bana ve ana-babama verdiğin nimete şükretmemi ve razı olacağın yararlı
iş yapmamı temin et.Benim için de zürriyetim için de iyiliği devam ettir.
Ben sana döndüm.
Ve
Elbette ki ben Müslümanlardanım.
Ey Allah'ım!
Bize,Peygamberlerin vasıtasıyla vaadettiklerini de ikram et ve kıyamet gününde bizi
rezil-rüsvay etme;
Şüphesiz sen vadinden caymazsın! insanların dirilecekleri gün,beni mahcup etme.
o gün ne mal fayda verir,ne de evlat.
Ey Rabbimiz!
Bize dünyada iyilik ver,ahirette de iyilik ver.Bizi Cehennem azabından koru!
Allah'ım!
Sen,gökleri ve yeri boşuna yaratmadın.Seni tesbih ederiz.Bizi cehennem azabından koru!
Ey Rabbimiz!
Doğrusu sen kimi cehenneme koyarsan,artık onu rusvay etmişsindir.Zalimlerin hiç
yardımcıları yoktur.
Ey Rabbim!
Bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat.
Ey Rabbimiz!
Bizi inkar edenler için deneme konusu kılma,
Bizi,bağışla!
Yegane galip ve hikmet sahibi,ancak sensin....
Allah'ım!
Ben senden hidayet,takva,iffet ve servet niyaz ederim.
Allah'ım!
Hatalarımı,cehaletimi,yaptığım şeylerdeki aşırılıkları ve benden daha iyi bildiğin
günahlarımı affet.
Allah'ım!
Ciddi olarak,şaka olarak,kasten ve hata en yaptığım günahları affet.
Bunların hepsi bende var.
Allah'ım!
Yaptığım ve yapacağım,açığa vurduğum ve gizlediğim ve benden daha iyi
bildiğin günahlarımı affet.
Her şeyi yaptıranda,yaptıracak olanda sensin.Sen her şeye kadirsin.
Allah'ım!
işlerimde beni günahtan koruyan dinimi benim için faydalı kıl.Geçimimi
temin ettiğim dünyayı bana hayırlı kıl.
Son durağım olan ahiretimi de hayırlı kıl.Hayır yaptığım müddetçe ömrümü uzat.
Kötülüklerden alıkoymak için de ruhumu al.
Allah'ım!
Senin rızan için Müslüman oldum.Sana inandım Sana güvenip itimat ettim.Sana yöneldim.
Senin için başkalarına düşman oldum.
Allah'ım!
Beni sapıtmadan izzetine sığınırım.Senden baska ilah yoktur.Sen ebedi hayat ile HAY'sın.
Cinler ve insanlar ölürler.
Ey kalpleri delaletten hidayete çeviren beni Din'inden ayırma.
Allah'ım!
Vücuduma sıhhat ve afiyet ver.Gözlerime sıhhat ve afiyet ver.Ve bunu benden
sonrakilerde de devam ettir.Senden başka ilah yoktur.Sen Halim'sin,Kerim'sin.Arşın sahibi
yüce Allah'ı tenzih ederim.Alemlerin
Rabbi Allah'a hamd olsun.
Rabb'im bana yardımcı ol.Düşmanlarıma yardımcı olma.Bana yardım et,
düşmanlarıma etme.Düşmanlarımı şaşırt,
beni şaşırtma.Bana hidayet et Hidayeti kolaylaştır.Bana isyan edene karşı bana yardım et.
Rabb'im! Rabb'im!
Beni sana şükreden,Seni anan,Sen'den korkan,Sana itaat eden ve sana yönelen
kullarından eyle.Tevbemi kabul et.
Günahlarımı affet.Dua'larımı kabul et.İman ve İslam-i sabit kıl,kalbime hidayet et,
dilime doğruyu konuştur,kalbimdeki kinleri söküp at.
Allah'ım!
Sen'den Rahmetine ve mağfiretine vesile olan amelleri,bütün günahlardan uzak
olmayı,bol bol iyilik yapmayı,Cehennem'den kurtulup,Cennet'e kavuşmayı isteriz.
Allah'ım!
Yaptığımız zulüm ve günahları,şaka,ciddi ve kasten işlediğimiz kusurları affet.
Bunların hepsi bizde var.
Allah'ım!
Beni en güzel şekilde yarattın, Ahlakımı da güzelleştir.
Allah'ım!
Bana iyi ameller yaptır,kötülüklerden vazgeçir,fakirleri ve düşkünleri sevdir,
tövbelerimi kabul et.
Allah'ım!
ihtiyarlığımda,ömrümün sonunda bana,bol bol rızık ihsan et.
Allah'ım!
Borç yükünden ve düşmanların hakimiyetinden sana sığınırız.
Allah'ım!
Verdiğin nimetlerin yok olmasından,lütfettiğin afiyetlerin kaybolmasından,
beklenmedik afetlerden ve
bütün gazaplarından sana sığınırım.
Allah'ım!
Alaca illetinden,delilikten,cüzzamdan ve tehlikeli hastalıklardan sana sığınırım.
Allah'ım!
Kötü günden,kötü geceden,kötü zamandan,kötü arkadaştan,mahalledeki kötü
komşudan sana sığınırım.Sen'den başka ilah olmadığı,yedi kat göklerin sahibi ve
yüce arşın sahibi olduğun için senden istiyorum.
Senden başka ilah olmadığı,yedi kat göğün,yedi kat yerin sahibi ve yüce arşın
sahibi olduğun için senden istiyorum.Sen her şeye kadirsin..
Allah'ım!
Kur'an dan okuduğumuz her bir cüz karşılığında bize mükafaat ve
her bir HARF karşılığında Manevi bir tad ver.
Allah'ım!
Bize Kur'an da bulunan her bir;
ELIF....harfi ile.....ULFET............. ver.
A.......harfi ile.....BEREKET.......... ver.
TA.......harfi ile.....TEVBE........... ver.
SE.......harfi ile.....SEVAP........... ver.
CIM....harfi ile.....CENAL............. ver.
HA......harfi ile....HIKMET............ ver.
HI.......harfi ile.....HAYIR............ver.
DAL...harfi ile.....DELIL.............. ver.
ZEL...harfi ile.....ZEKA............... ver.


AMİN.AMİN.AMİN..
 

ceylannur

Yeni Üyemiz
Ya Rabbi!

Eğer imanıma bir şüphe girmiş ben de ondan tövbe etmemişsem ihlasla derim ki : Allah'tan başka yaratıcı yok, Hz. Muhammed (sallALLAHu aleyhi ve sellem) Allah'ın Resulüdür.

Ya Rabbi!

Eğer bilmeden Müslümanlığıma küfür karıştırmışsam, derim ki: Allah birdir, Hz. Muhammed (sallALLAHu aleyhi ve sellem) Allah'ın Resulüdür.

Ya Rabbi!

Eğer Allah'ı birlememe şirk girmişse, ben de bunun farkında değilsem ihlasla derim ki: Allah'tan başka ilah yoktur, Hz. Muhammed (sallALLAHu aleyhi ve sellem) Allah'ın Resulüdür.

Ya Rabbi!

Eğer bilmeden seni tanımamda yanlışım varsa derim ki: Allah'tan başka ilah yoktur, Hz. Muhammed (sallALLAHu aleyhi ve sellem) Allah'ın Resulüdür.

Ya Rabbi!

Eğer bilmeden amelime riya ve kendimi beğenme duyguları karışmışsa derim ki: Allah'tan başka ilah yoktur, Hz. Muhammed (sallALLAHu aleyhi ve sellem) Allah'ın Resulüdür.

Ya Rabbi!

Eğer farkında olmadan kalbime küçük ve büyük günahların fitnesi girmişse derim ki: Allah bir, Hz. Muhammed (sallALLAHu aleyhi ve sellem) Allah'ın Resulüdür.

Ya Rabbi!

İmanımı gönülden tazeleyerek, ihlasla derim ki: Allah'tan başka ilah yoktur, Hz. Muhammed (sallALLAHu aleyhi ve sellem) Allah'ın Resulüdür.

Ey diri olan!

Ey ebedi var olan!

Ey izzet ve ikram sahibi olan!

Ey gücün, şerefin ve büyüklüğün sahibi olan Allah'ım!

Halimi düzelt, işlerimi güzelleştir, beni bela ve fakirliğin acılarından koru, düşmanların şerrinden, şeytanın aldatmasından, nefsin arzularından, saptıranların saptırmasından beni koru ey Rabbim!

Ya Rabbi!

Beni çok ibadet eden salihlerden ve şükreden zenginlerden eyle… dini ve dünyevi bütün işlerimi düzene koy. Hayırlı nimetlerimi sonuna erdir.

Ya Rabbi!

Ömrümün son zamanlarında, ölüm anında kalbimi ve dilimi imanla doldur. Bana son anda; şehadet ederim ki, Allah birdir ve yine şehadet ederim ki, Hz. Muhammed (sallALLAHu aleyhi ve sellem) O'nun elçisidir demeyi nasip et.
 

ceylannur

Yeni Üyemiz
Hakk’a yakin bazi kullar vardir ki, onlarin dualarina melekler istirak ederek “amin” der ve Hakk katinda hemen kabul gorur. Iste Asim b. Sabit(r.a), kendisi gibi daha niceleriyle birlikte, iman ettikten sonraki butun hayatini, Allah ve Rasulu’nun yolunda gecirip her seyini bu yolda feda eden dua kahramanlarindan sadece birisidir.


Asim b. Sabit (r.a), Akabe Biati’ndan once Musluman olmus bir sahabiydi. Bedir savasina katilmis ve musriklerden bir cogunun canini almisti. Uhud savasindan sonra Rasulullah’a gelerek kendilerine Islam’i ogretecek bir heyet gonderilmesini isteyen Adel ve Kare kabilelerine, beraberindeki heyetin kumandani olarak Rasulullah’in emriyle teblig icin yola cikmis ve yolda tuzaga dusurulmuslerdi. Kendilerini Mekke musriklerine satip para kazanmak isteyen bu insanlar tarafindan Reci mevkiinde cevreleri sarildi. Hz. Asim (r.a) yanindakilerle birlikte musriklere karsi savasti ve oklari bitince kilicini siyirip, “Allah’im! Ben, gunun basinda Senin dinini korudum. Sen de, gunun sonunda benim vucudumu koru! Cesedime musrikleri dokundurma!”diyerek dua etti. Daha sonra musrikler, Asim b. Sabit (r.a) basta olmak uzere yedi arkadasi sehit ettiler. Musrikler, Hz. Asim’in basini kesip, Bedir’de oldurdugu Sa’d b. Suheyd’in kizina goturerek ondan mukafaat almak istiyorlardi. Fakat birden Hz. Asim’in etrafinda bir ari toplulugu zuhur etti ve Asim’in cesedine yaklasanlarin yuzlerine, gozlerine yapisarak onlarin cesede yaklasmalarina mani oldu.Kafirler, ne yapacaklarini dusunduler ve sonunda aksami bekleyip arilar dagilinca Hz. Asim’in basini kesmeye karar verdiler. Ancak aksam olunca, nerede olursa olsun her seye nigahban olan Cenab-i Hakk, aniden siddetli bir yagmur yagdirdi ve yagmurla meydana gelen sel, Hz. Asim’in (r.a) cesedini alip bilinmezlere dogru goturdu. Sagliginda vucuduna musriklerin necis ellerinin degmesine kendisi mani olan Asim b. Sabit’in vucudu, sehid edildikten sonra da O’nu duyup duasina icabet eden Allah (c.c) tarafindan korunmustu.


Dua konusunda yuce Rabbimiz soyle buyuruyor: “Habibim, kullarin sana benden sorunca haber ver ki, ben onlara yakinimdir. Bana dua edince ben dualarini kabul ederim.” (Bakara-186)


Peygamber efendimize; “Hangi dua daha kabuldur diye soruldugunda - Gecenin ortasinda ve bes vakit namazdan sonra yapilan duadir” buyurmuslardir. (Tirmizi, Daavat,3421/ 3503)


Allah(c.c.) Hz. Musa’ya: “Ya Musa, bana gunahsiz bir agizla dua et” buyurdu. Musa (Aleyküm Selam.) “Ya Rabbi, nasil gunahsiz bir agizla dua edeyim, benim oyle bir agzim yok ki” dedi. Allah u Teala “Baskalarinin agziyla dua et, cunku sen baskalarinin agziyla gunah islemis olmazsin. Oyle hareket et ki, insanlar gece gunduz sana dua etsinler. veya kendi agzini temizle. Allah’in (c.c.) adi temizdir, onu zikreden agiz temizlenir.” buyurdu.
 

ceylannur

Yeni Üyemiz
Mesnevi’de deniyor ki:
Adamın birisi, her gece kalkıp namaz kılıyor, Allah’ı anıyor, Ona dua ediyor, yalvarıp yakarıyordu. Şeytan ona bir gün vesvese verir: “Ey ahmak kişi, her gece, Allah demenin, Onu zikretmenin ne anlamı var ki? Sabaha kadar uykusuz kalıp yalvarıyorsun, bütün kapılar yüzüne kapalıdır. Sana,”Ne istiyorsun” diyen var mı? Şimdiye kadar bir kapı açıldı mı? Buyur eden oldu mu? İstenmeyen yere gidilir mi? Allah senin bu yalvarıp yakarmana önem verseydi dileklerini kabul ederdi, bir cevap verirdi. Boşuna kürek çekip durma.”

Adam, kendine gelen bu düşünceyi doğru bulup gönlü kırıldı, başını yere koyup zikretmeden hüzün içinde uyudu. Rüyasında ona, ”Neden Allah’ı zikretmeden uyudun bugün?” dendi. Adam, “Yalvarıp çağırmalarıma bir cevap gelmiyor ki... Kapıdan kovulduğumu anladığım için artık o kapıyı çalmıyorum” dedi. Adama şöyle dendi: (Senin Allah demen, Onun kabul etmesi, Buyur demesi sayesindedir. Senin yalvarışın, Allah'ın senin ruhuna duyurmasındandır. Senin gayretlerin, Allah'ın seni kendine yaklaştırmasındandır. Senin korkun, sevgin, ümidin, Allah’ın lütfu iledir. Senin her “Ya Rabbi” demenin altında, Allah’ın “Buyur kulum” demesi vardır. Gafilin, cahilin gönlü bu duadan uzaktır. Gafiller dua edemez. Çünkü, “Ya Rabbi“ demeye güç yetiremez. Onun ağzında da, dilinde de kilit vardır. Dert içinde iken de ağlayıp sızlayamaz. Allah ona dert, ağrı, sızı, gam, keder vermez. Verse de o doktor der, Allah diyemez. Artık anla ki, Allah’a dua etmeni, Onu çağırmanı sağlayan dert, dünya saltanatından daha iyidir. Dertsiz dua soğuktur. Dertliyken yapılan dua ise gönülden kopup gelir, makbuldür.)

Adam rüyadan uyanınca, sevinir ve yeniden dua etmeye başlar ve muradına kavuşur. Günahkâr müslümanın duası, kabule şayan değilse de, cenab-ı Hak, dua edenin elini boş çevirmez. Dua sebebiyle ya günahlar affolur, ya gelecek bir bela önlenir, ya mevcut bir bela kalkar, yahut ahirette büyük sevaba kavuşulur.

Günah içinde yüzen bir kimsenin dünya işleri ile ilgili duasının kabul olması, isteklerine kavuşması, onun aleyhine olur. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Mümin dua ettiği zaman, Allahü teâlâ, Cebrail aleyhisselama, "İsteğini hemen yapma, ben onun sesini seviyorum" buyurur. Günahkâr dua edince de, "Bunun isteğini hemen yerine getir, ben onun sesini sevmiyorum" buyurur.) [İbni Neccar]

Kâfirin yaptığı duanın hemen kabul olmasını, müminin duasının gecikmesini merak eden meleklere Allahü teâlâ buyuruyor ki:
(Ben kâfire ve sesine gazap ederim. Beni anmasın, bana dua etmesin diye hemen isteğini veririm. Mümini ve yalvarmasını severim. Benden ve beni anmaktan uzak durmaması için isteklerini geciktiririm.) [Ramuz]

Namaz kılıp da Ya Rabbi diyen kuluna, Allahü teâlâ, (Lebbeyk = Söyle yapılsın) buyuruyor. Namaz kılmayan kimseye, böyle söylemez. Onun duası kabul olunacak yere getirilmez
 

ceylannur

Yeni Üyemiz
Peygamber Efendilerimiz ve evliya-i izamin hayatlarina baktigimizda duanin cok buyuk bir ehemmiyete haiz oldugunu goruruz. “Rabbimiz, biz kendimize zulmettik, eger bizi bagislamaz ve bize acimazsan, muhakkak ziyana ugrayanlardan oluruz!” diyerek dua eden Hz. Adem (Aleyküm Selam); “..Senden baska ilah yoktur.Senin sanin yucedir, ben zalimlerden oldum” ifadeleri ile inleyip baligin karnindan kurtulan Hz.Yunus(Aleyküm Selam) ;“Rabbim, bana katindan temiz bir nesil ver. Sen duayi isitensin.” nidasiyla Rabbinden “temiz bir nesil” isteyen Hz.Zekeriya( Aleyküm Selam); “Bu dert bana dokundu, Sen merhametlilerin en merhametlisisin” eniniyle Rabbinden sifa isteyen Sabir Kahramani Eyyub(Aleyküm Selam) ve diger peygamberler daima Allah’a yalvarmis ve O’ndan imdat istemislerdir. Cunku “…Mulkun sahibi olan, diledigine mulku veren, dilediginden alan; diledigini yukselten, diledigini alcaltan; hayir (mal) elinde olan ve herseye kadir olan” O’dur (c.c). Yine “Ben yenik dustum, yardim et” diyerek tazarru ve niyazda bulunan Hz.Nuh(Aleyküm Selam); “Rabbim, beni ve zurriyetimden bir kismini namazi kilan yap; Rabbimiz, duami kabul buyur. Rabbimiz, hesabin gorulecegi gun, anami-babami ve Mu’minleri bagisla!” nidalariyla vadileri inleten Hz. Ibrahim(Aleyküm Selam) ve “Allah’im, gucsuzlugumu, za’fimi ve insanlar nazarinda hakir gorulmemi Sana sikayet ediyorum. Ya Erhamerrahimin! Sen hor-hakir gorulen bicarelerin Rabbisin. Benim de Rabbimsin.. beni kime birakiyorsun? Kotu sozlu, kotu yuzlu uzak kimselere mi, yoksa isime mudahil dusmana mi? Eger bana karsi gazabin yoksa, cektigim mihnetlere, belalara hic aldirmam. Ancak afiyetin arzu edilecek sekilde daha ferah-feza, daha genistir. Ilahi, gazabina giriftar yahut hosnutsuzluguna ducar olmaktan, Senin o zulmetleri paril paril parlatan dunya ve ahiret islerinin medar-i salahi Nur-u Vechine siginirim. Ilahi, Sen razi olasiya kadar Senin affini muhtazirim! Ilahi, butun havl ve kuvvet sadece Senin elindedir.” seklindeki ferah-feza ifadeleriyle sikayetini Allah’a arzeden Insanligin Iftihar Tablosu (Selamün Aleyküm.s) ayni “Maliku’l Mulk”e teslimiyetlerini dile getiriyorlardi
 

ceylannur

Yeni Üyemiz
Sağlık, dünya hayatında Allah'ın, Rahman sıfatının tecellisi olarak herkese verdiği en büyük nimetlerden biridir.



Şüphesiz sağlık iman ile birlikte olduğunda ne denli önemli bir nimet olduğu daha iyi bilinmekte ve Allah'a daha fazla şükretmeye vesile olmaktadır. "Zenginlik hoştur, takva ile olursa zarar vermez. Sağlık, takva ile olursa, zenginlikten üstündür. Sağlıklı olmak, cennet nimetlerindendir." (Önder Çağıran, Tıbbi Nebevi)

-"Çok sıcak yemeği sevmezdi." (1)
-"En çok hoşlandığı yiyecek etti." (2)
-"Kabağı çok severdi." (3)
-"Avlanan kuş etlerini yerdi." (4)
-"Hurmalardan Acve hurmasını severdi." (5)

-Hz. Aişe (ra) Peygamberimiz (sav)'in sevdiği yiyeceklerle ilgili şunları söylemiştir:
"Tatlı ve balı severlerdi." (6)
-"Hazreti Peygamber (sav)‘in katık olarak yediği yemeklerin bir kısmı şöyle sıralanabilir:
Koyunun ön kolu ve sırt eti, pirzola, kebap, tavuk, toy kuşu, et çorbası, tirit, kabak, zeytinyağı, çökelek, kavun, helva, bal, hurma, pazı, anber balığı…" (7)
-Hz. Aişe (ra) ek olarak şunları bildirmiştir: "Kavun, karpuzu yaş hurma ile yerlerdi."

- Hz. Cabir (ra)'den:
"Taze hurma ve kavun çok yerlerdi ve 'bunlar güzel meyvedir' derlerdi." (9)
- "Hiçbir zaman bir yemeği yermemiştir. Hoşuna giderse yer gitmezse yemezdi. Hoşlanmadığında da bir başkasına kötülemezdi." (10)
- Peygamber Efendimiz (sav)’in sevdiği bazı yiyecekler için söylediği sözlerden bir kısmı ise şöyledir:
"Etin en güzel yeri sırt etidir." (11)
-"Sirke ne güzel katıktır" (12)
-"Mantar kudret helvasıdır."(13)
-"Sinameki ve sennut (tereyağı + bal + kimyon karışımı) yemeye devam ediniz. Çünkü bu iki şeyde samdan (ölümden) başka her hastalıktan şüphesiz şifa vardır." (14)
-"Zeytinyağını yiyiniz ve kullanınız. Çünkü bu yağ mübarektir." (15)

Peygamber Efendimiz (sav)’in sevdiği içecekler

- Hz. Aişe (ra) bildiriyor:
"Şerbetlerin içinde tatlı ve soğuk olanını severlerdi. (16)
- Peygamber Efendimiz (sav) bal şerbeti, hurma ve kuru üzüm şırası gibi içecekleri severlerdi. (17)
- Peygamber Efendimiz (sav)’in en çok sevdiği içecek, soğuk tatlı şerbetlerdi." (18)
- Şerbetlerin içinde en çok bal şerbetini severdi. (19)
- İçilecek şeylerde en çok sütü severlerdi. (20)

Peygamberimiz (sav) süt için şöyle buyurmuşlardır:
"Allah bir kimseye yemek yedirdiği zaman o kimse, 'Allah'ım Bize bu yemeği bereketli kıl ve bize bundan hayırlı rızık ver' diye dua etsin. Allah bir kimseye bir miktar süt içirdiği zaman da o kimse, 'Allah'ım bize bu sütü bereketli kıl ve bize daha çok süt ver' diye dua etsin. Çünkü yiyeceğin ve içeceğin yerini tutan sütten başka bir şeyi bilmiyorum." (21)

Peygamberimiz (sav)’in su için söyledikleri


Peygamberimiz (sav) özellikle yolculuklar sırasında ashabına su dağıttırırdı. Örneğin bir yolculuğu sırasında, bir yerde durmuş ve yanındakilerden su istemiştir. Elini ve yüzünü yıkadıktan sonra, sudan içmiş ve yanındaki sahabelerine de "Siz de yüzünüze, boynunuza bir miktarını dökün" (22) demiştir.

Resulullah (sav) su içtikten sonra şöyle dua etmiştir:
"Rahmetiyle suyu tatlı olarak yaratan, acı ve tuzlu yaratmayan Allah'a hamd olsun." (23)
Resulullah (sav) bir başka sözünde ise su için şöyle buyurmuştur:
"Allah suyu temizleyici olarak yarattı. Tadını veya rengini veya kokusunu değiştiren maddeler dışında hiçbir nesne onu pislemez." (24)

Tedavi olmak ve ilaç kullanmak

Peygamberimiz (sav) de, hastalıkların şifasıyla birlikte yaratıldığını anlatmış ve şifa için gerekli sebepleri yerine getirmeyi tavsiye etmiştir. Bunlar arasında doktora başvurma ve ilgili ilacı kullanma da bulunmaktadır. Peygamber Efendimiz (sav)'in konuyla ilgili hadisleri şu şekildedir:

"Hak Te'âlâ şifâsını yaratmadığı hiçbir türlü dert yaratmamıştır. Her kim o şifâyı bilirse ilâç edip kurtulur, her kim bilemezse o dertle kalır. Fakat ölümün dermanı yoktur." (Önder Çağıran, Tıbbi Nebevi)
Sağlığın başlıca şartı:

TEMİZLİK

YÜCE Allah Kur’an'da Hz. İbrahim'e oğlu Hz. İsmail ile birlikte, ibadet edecek Müslümanlar için Kabe'yi temizlemesini emretmiş ve temizlik konusunun önemini bildirmiştir:
…İbrahim ve İsmail'e de, "Evimi, tavaf edenler, itikafa çekilenler ve rüku ve secde edenler için temizleyin" diye ahid verdik. (Bakara Suresi, 125)
Temizliğe bu denli dikkat çekilmesinin bir diğer nedeni de insan sağlığını korumada önemli bir etken olmasıdır. Hastalıklara neden olan mikroplar, kirli ortamlarda rahatlıkla çoğalıp insan sağlığını tehdit edebilmektedir. Sevgili Peygamberimiz (sav) de "Temizlik, imandandır." buyurarak bu konunun önemini vurgulamıştır. (Ebu Davud, Et'ime 12, (3761); Tirmizi, Et'ime 39, (1847)
 
Üst Alt