AYET-İ KERiME
Onların etrafında altın tabaklar ve kadehlerle dolaşılır. Orada canın istediği ve göze hoş gelen her şey vardır. Siz orada ebedî kalacaksınız.
(43/Zuhruf 71)
(43/Zuhruf 71)
AYET-İ KERiME
İşte, yaptığınız ameller karşılığında mirasçı olduğunuz cennet budur.
(43/Zuhruf 72)
(43/Zuhruf 72)
AYET-İ KERiME
Orada, sizin için kendisinden yiyeceğiniz çokça meyveler vardır.
(43/Zuhruf 73)
(43/Zuhruf 73)
AYET-İ KERiME
En büyük yakalayışla yakalayacağımız gün, hiç şüphesiz biz, intikam alıcılarız.
(44/Duhan 16)
(44/Duhan 16)
AYET-İ KERiME
Hiç şüphesiz Yevmu’l Fasl/Ayırt Etme Günü, onların topluca (diriltilecekleri) vakittir.
(44/Duhan 40)
(44/Duhan 40)
AYET-İ KERiME
O gün, dostun dosta hiçbir faydası olmaz ve onlara yardım da edilmez.
(44/Duhan 41)
(44/Duhan 41)
AYET-İ KERiME
Allah’ın rahmet ettikleri müstesna. Şüphesiz ki O, (izzet sahibi, her şeyi mağlup eden) El-Azîz, (kullarına karşı merhametli olan) Er-Rahîm’in ta kendisidir.
(44/Duhan 42)
(44/Duhan 42)
AYET-İ KERiME
Hiç kuşkusuz o zakkum ağacı,
(44/Duhan 43)
(44/Duhan 43)
AYET-İ KERiME
Günahkârların yiyeceğidir.
(44/Duhan 44)
(44/Duhan 44)
AYET-İ KERiME
Erimiş maden gibi karınlarda kaynar.
(44/Duhan 45)
(44/Duhan 45)
AYET-İ KERiME
Kaynar suyun fokurdaması gibi.
(44/Duhan 46)
(44/Duhan 46)
AYET-İ KERiME
(Denir ki: ) Alın onu da cehennemin orta yerine sürükleyin.
(44/Duhan 47)
(44/Duhan 47)
AYET-İ KERiME
Sonra başından aşağı kaynar suyun azabından dökün.
(44/Duhan 48)
(44/Duhan 48)
AYET-İ KERiME
Tat (bakalım azabı)! Çünkü sen izzetli ve değerliymişsin ya!
(44/Duhan 49)
(44/Duhan 49)
AYET-İ KERiME
Şüphesiz ki bu, sizin kuşkuya kapıldığınız şeydir.
(44/Duhan 50)
(44/Duhan 50)
AYET-İ KERiME
Kuşkusuz muttakiler, güvenli bir makamdalardır.
(44/Duhan 51)
(44/Duhan 51)
AYET-İ KERiME
Cennetler ve pınarlar içinde.
(44/Duhan 52)
(44/Duhan 52)
AYET-İ KERiME
İnce ve kalın ipekten elbiseler giyinir, karşılıklı otururlar.
(44/Duhan 53)
(44/Duhan 53)
AYET-İ KERiME
İşte böyle... Onları iri gözlü hurilerle evlendirdik.
(44/Duhan 54)
(44/Duhan 54)
AYET-İ KERiME
Orada, emniyet içinde, her çeşit meyveden isterler.
(44/Duhan 55)
(44/Duhan 55)