simdi

Ardıç: Şimdi anladınız mı başkanlık sisteminin faydasını? Sabah Gazetesi yazarı Engin Ardıç, seçim sonuçlarıyla ilgili çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Ardıç, "Başkanlık sistemi olsaydı, şimdi 'hükümet nasıl kurulacak' tasasına düşülmeyecekti, hükümet geçen ağustos ayında...

[FONT=century gothic]Öğretmen sınıfta öğrencilere sormuş: -Çocuklar gelinler neden düğünlerde beyaz giyinir? kimseden cevap yok. Öğretmen: -Çünkü o gün onların en mutlu günüdür. Bunun üzerine arka sıralardan haylaz bir öğrenci: -Damatların neden siyah giydiğini şimdi anladım...

[FONT=Cambria] Orjinal boyutu icin tiklayin 720x540px. [FONT=Cambria] [FONT=Cambria] [FONT=Cambria] [FONT=Cambria]E[FONT=Cambria]y can... [FONT=Cambria]Mevtanın şöyle bir haline [FONT=Cambria]Edep ve nezaket içinde ki sessizliğine [FONT=Cambria]Ruhsuz ve akılsız, iradesiz ve izansız...

Kanunca İfademi Almak Lazımken İfademi Almadılar Bende İfademi Şimdi Adliyenin Şahs-ı Manevisine Ve Dahiliye Vekiline Berâ-i Malumat Beyan Ediyorum Kanunca ifademi almak lazımken ifademi almadılar. Ben de ifademi şimdi adliyenin şahs-ı manevisine ve Dahiliye Vekiline bera-yı malumat beyan...

Eski dahiliye vekili, şimdi parti katib-i umumisi Hilmi Bey, Evvela : Yirmi sene zarfında bir tek istida Dahiliye Vekili iken sana yazdım. Fakat yirmi senelik kaidemi bozmadım, vermedim. İstersen sana okuyacağım. Hem eski dahiliye vekili, hem şimdi katib-i umumi sıfatlarıyla seninle...

Şimdi biz neyiz biliyor musun? Akıp giden zamana göz kırpan yorgun yıldızlar gibiyiz. Birbirine uzanamayan Boşlukta iki yalnız yıldız gibi Acı çekiyor ve kendimize gömülüyoruz.

Şimdi! Şimdi uzaklarda, izleriniz bile kalmadı, Gönlümdeki ateşin, koru bile solmadı. Küllenmemiş sevginizin, izleri dağılmadı, Yok olmayan sevgi, kaynar ama bitermi hiç. Bencillik, insanların yüreğini kaplamış, Hak olan, gerçeklere yalanlar katılmış, Geceler, nasılda gündüzlere...

İŞTE ŞİMDİ YİNE! Tufandan, zereciklermi düştü üstüme, Eyvah yine zalimin, ateşi püskürdü üzerime. Yanıyorum, çırpınıyorum, kendi kendime, Ateş durmuyor yine geliyor üzerime. Ey, kendi nefsine düşmüş insan, Görmezmisin? Şu insanları yanıyor. Kendileri yetmezmiş gibi...

Lacivert Bir Hayaldir Şimdi Hüzün Kırmızıya yönelirken yüreğim Laciverdi neden sevdim bilemem Göl gör ki, hayat Beyaz bir yağmurun ardında koşan Kurak bir yazdır şimdi Çıra gibi yanmalı mıydı umut Kirpikleri ıslanırken zehirden Yatağında sessizce kuruyan bir ırmağın Kabrine kan dolmalı mıydı...

Sömürüyle Zenginleşenler Şimdi Çöküyorlar Batılı ülkelerin refah toplumu haline nasıl geldikleri, zenginlerinin kaynağı doğru tespit edilmeden uygulanan ekonomik politikalar üzerine yorum yapmak hayali olmaktan öte gidemez. Başta ABD olmak üzere İngiltere, Belçika, Hollanda, İspanya, Portekiz...

Şimdi çocuk olup camiye gitmek vardı Beyoğlu Kadı Mehmet Camii'nde de ocuklara Kur'an eğitimi veriliyor. Ama küçük bir farkla... Çocuklar hem Kur'an öğreniyor, hem tiyatro eğitimi alıyor, hem dublaj sanatı hakkında bilgi sahibi oluyor. Çocukların Kur'an okurken çekilmiş sevimli video...

Şimdi Ağlamak Vakti Gönlüm____ Seherin lahuti ikliminin bir demindeyiz ey gönlüm. Aşkın kalbe gelip gelip vurduğu bu demde artık fanilikten sıyrılma zamanı. Bütün mahlukatın hep birden kendilerine nimet vereni zikre durduğu anda , senin de şükür zikrine başlama anın gönlüm..Muhabbetin bir zevk...

Ne vakit bir ney işitsem Pervazları okşayarak çığlık atan rüzgârdan geçsem Hicranın sayfalarında bedbinliğimle yüzleşsem annem aklımda Çok çaresiz ve sessizdi Son nefeslerinde her şeyden habersiz ve renksizdi Müteretlik kuşanmış ve kaygıyla iç içe kalan nefesle şevksizdi Çaresiz başucundaydım...

Şimdi Bu Sevdanın Neresinden Tutmalı? [FONT=times new roman] Ben hülya kervanında bir leyli hüzünle çöle düşmüş bir mecnun türküsüyüm. Elimde nurdan bir asa, Yanıp da sönmeyen bu yürek, sonsuz bir mavilikte ışıyor yalnızların göğüne, Yıldızları ben olmuşum bu göğün, hüzünleri sen olmuşsun…...

Şimdi Ne Desem Kar Yağıyor Sana anlattıklarım neleri susuyor bir bilsen Ve anlatmadıklarım neleri söylüyor. Boğazımı yırtarcasına susuyorum Ya verilmekten yıpranan cevaplardayım Ya sorulmamaktan solan sorularda Sen ıslatmasını bilmeyen bir yağmur oldun her akşam Ben ıslanmasını bilmeyen ahmak...