Yüksek Tansiyon - Düşük Tansiyon

VuSLaT

Yönetim
Yönetici
Yüksek Tansiyon - Düşük Tansiyon
kan basıncı nedir - düşük tansiyon nedir - yüksek tansiyon nedir - normal tansiyon değerleri kaç olmalıdır - normal kan basıncı değerleri

Hipertansiyon merkezi nedir ve ne yapar?

Özel olarak geliştirilen hipertansiyon merkezi bir ekip halinde çalışır. Hastanın erken tanınmasını, erken tedavisinin planlanmasını, risk gruplarının belirlenmesini ve bunların izlenmesini ciddi bir şekilde yürüten bir merkezdir. Yine bu merkez sizi hastalık ve tedavisi konusunda ayrıntılı olarak bilgilendirmekte, eğitmekte, zaman sınırı olmaksızın tüm sorularınızı yanıtlamaktadır. Hastalığa ait bağlı gelişecek diğer organ bozuklukları konusunda sizi erken dönemde uyarıp tedavi edilmesini sağlayarak, daha ileride üzücü olayların gelişmesini önleme amacını taşımaktadır. Bu merkezce düzenli izlenmeniz size daha sağlıklı bir yaşam sağlayacaktır.

Kan basıncı veya tansiyon nedir? Normal, yüksek ve düşük tansiyon ne demektir?

Kanın toplar damarlar üzerine yaptığı basınca kan basıncı veya tansiyon denir. Tansiyon kalp aktivitesine, atardamarların duvar esnekliğine, damar içindeki kan miktarına ve kanın akışkanlığına bağlıdır. Büyük tansiyon (sistolik tansiyon) kalbin kanı ana atardamara atımını bitirdiği andaki tansiyon değeridir. Küçük tansiyon (diyastolik tansiyon) kalbin sol karıncığının dolmasının sonlarına doğru oluşan tansiyon değeridir.

Tansiyon değerinin kişinin yaşına, cinsiyetine uyarlanan değerler arasında olmasına normal tansiyon, üzerinde olmasına yüksek tansiyon (hipertansiyon), altında olmasına da düşük tansiyon (hipotansiyon) denilmektedir. Tansiyon değerleri mmHg (milimetre Civa) olarak ölçülür. Ancak halk arasında cmHg daha yaygın olarak kullanılır.

Tansiyon (kan basıncının) normal değerleri nedir?

Tansiyon değerleri kişinin yaşına ve cinsiyetine bağlı olmakla birlikte, erişkin bir kimsede büyük tansiyon (130 (13) mmHg'nin, küçük tansiyonun da 85 (8.5) mm'Hg'nin altında olması istenir. Bu değerlerin üzeri derecesine göre sınırda yüksek, yüksek ve çok yüksek tansiyon (hipertansiyon) değerleri olarak adlandırılır. Büyük tansiyonun 90 (9) mmHg'nin, küçük tansiyonun 60 (6) mmHg'nin altında olması da düşük tansiyon olarak adlandırılır.

Bir defa ölçülen tansiyonun 150 (15)/90 (9) mmHg çıktı. Tansiyonum yüksek mi? Ne zaman tansiyon yüksekliği tanısı konulur?

Yüksek tansiyon diyebilmek için iki farklı zamanda ve her defasında 2 defa ölçülen tansiyonun ortalamasının yüksek olması gerekir. Tansiyon ölçümü hasta otururken ve 5 dakika bu şekilde istirahat ettikten sonra ölçülmelidir. Tansiyon ölçülürken kol kalp hizasında olmalıdır. Tansiyon ölçülmesinden 30 dakika öncesine kadar hastanın sigara içmemiş ve kafein (kahve vb) içeren içecekleri almamış olması gereklidir. Tansiyon ölçülürken 2 dakika arayla 2 ve daha fazla ölçüm yapılmalı ve bunların ortalaması alınmalıdır. Her iki koldan da tansiyon ölçülmemeli ve yüksek olanı yüksek tansiyon değeri olarak kullanılmalıdır.

Tansiyon yüksekliğinin önemi nedir? Ne gibi zararı vardır?

Tansiyon yüksekliği kalp krizi, felç, kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği ve diğer damar hastalıkları için bir risk faktörüdür. Tansiyon yüksekliği zaman içinde damar sistemini bozmakta bu nedenle körlüğe, yukarda bahsedilen ve geriye dönüşümü olmayan hastalıklara neden olabilmektedir. Bu nedenle, tansiyon yüksekliği şikayete neden olmasa da zararımız için çalışan sessiz bir düşman olarak düşünülebilir. Tedavisi mutlaka yapılması gereken bir rahatsızlıktır. Tansiyon değerlerinde sağlanan küçük bir düşme bile olumlu sonuçlara varmaktadır.

Yukarıda bahsedilen rahatsızlıklar için tansiyon yüksekliği dışında başka risk faktörleri nelerdir?

Diğer risk faktörleri şunlardır:

1. Yaş (erkeğin 45 yaşının ve kadının 55 yaşının üzerinde olması) risk arttırır.
2. Birinci derecede yakın akrabalarda erken kalp krizinin bulunması, veya felç hikayesinin bulunması.
3. Kolesterol yüksekliği, HDL Kolesterol düşüklüğü.
4. Sigara tüketimi.
5. Şeker hastalığı.

Tansiyon yüksekliğinin belirtileri nelerdir? Ne gibi belirtiler tansiyon yüksekliği açısından beni uyarmalıdır?

Tansiyon yüksekliği bazen hiçbir belirti vermeyeceği gibi çok değişik belirtilerle ortaya çıkabilir. Tansiyon yüksekliği sıklıkla başka nedenlerden dolayı muayene edilirken, eğer ölçülürse, tesadüfen saptanır. Eğer tansiyon yüksekliği hızlı gelişir ve yüksek değerlere ulaşırsa baş ağrısından komaya kadar gidebilen çok değişik belirtiler verebilir. Ancak tansiyon zaman içinde ağır ağır yükselirse hiçbir belirti vermeyebilir ve zaman içinde beyin kanaması, kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği, göz içi kanaması, körlük ve diğer damarlarda tıkanmalarla kendini gösterebilir. Bazen de kalp krizinde yapılan muayene sırasında tespit edilebilir. Bunların dışında tansiyon yüksekliğinin diğer bulguları şunlardır:

1. Baş ağrısı: En sık ortaya çıkan yakınmadır. Baş ağrısı enseden gelir. Genelde sabahları olan ve zonklar tarzdadır. Baş ağırsının derecesi tansiyon yüksekliği derecesi ile orantılı değildir. Hatta tansiyon yüksekliği olan bireylerde baş ağırsı sıklığı normal tansiyonu olan kişilerden faklı değildir.
2. Yüzde kızarma.
3. Terleme bozukluğu.
4. Görme bozukluğu.
5. Depresyon.
6. Yürümede dengesizlik.
7. Cinsel istek azalması.
8. Çarpıntı.
9. Çabuk yorulma, hava açlığı.

Tansiyon yüksekliğinin tedavisi var mıdır? Tedavi ve verilen perhizi ne kadar süre ile uygulayacağım?

Yapılan girişimler tansiyon yüksekliğini kontrol altında tutmak ve gelişecek diğer bozuklukları önlemeye yöneliktir. Tedavi için yapılan perhiz ve ilaç uygulamaları sadece tansiyonu kontrol altında tutmakta, sözü edilen uygulamalar kesildikten sonra tansiyon tekrar yükselmekte ve hatta önceki değerlerden daha yüksek değerlere çıkabilmektedir. Bu nedenle tansiyon yüksekliği olan birey gerek ilacı gerekse perhizi ve diğer yaşam değişikliği olan birey gerek ilacı gerekse perhizi ve diğer yaşam değişikliklerini ömür boyu uygulamalıdır.

İlaç ve diyet tedavisi ile tansiyonumun hangi değerlere gelmesi gerekir?

Gerek perhiz ve yaşam tarzını değiştirme girişimleri gerekse bunlara ek olarak uygulanan ilaç tedavileri ile amaç, büyük tansiyonun 160 (16) mmHg'nin altına, küçük tansiyonu da 90 (9) mmHg'ye indirmektir. Tansiyon değerleri bu düzeyde seyrettiği sürece bir sorun yoktur. Eğer tansiyon zaman içinde yükselme gösterirse, hekim yeni ilaç ekleyebilir ya da ilacı değiştirebilir.

Tansiyon ilacı kullanmanın sakıncalı olduğunu düşünüyorum. Tansiyon ilacına başlamak demek sürekli ilaca alışmak demektir. Ben vücudumu ilaca alıştırmak istemiyorum. Hem aldığım ilaca da zamanla vücudum bağışıklık kazanıyor mu? Sarımsak gibi maddelerle tansiyonum gayet yolunda gidiyor, ilaca ne gerek var?

Başlanan tek bir ilaç zaman içinde yetmeyebilir ve ek ilaçlara gereksinim olabilir. Bu, vücudunuzun ilaca karşı bağışıklık kazandığı ve etkisiz kaldığını göstermez. Zaten tansiyon tedavisi sürekli ve ömür boyu olmalıdır. Eğer tedavi sürekli yapılmazsa zaman içinde damar duvarlarında esneklik değişecek ve tansiyon yüksekliği olmasına rağmen bulgu vermeyebilecektir. Bu durumda da tansiyon gözden kaçar ve zaman içinde istenmeyen ve geri dönüşü olmayan sonuçlar gelişebilir. Sarımsak gibi tansiyonu düşürmek için kullanılan maddeler tansiyonu çok az düşürebilir. Belki de en çok yararı hastanın psikolojisi üzerinedir. Yine sarımsakla tansiyonum düşüyor diye yıllarca tansiyon yüksekliği gözden kaçabilir. Hasta körlükle, inme, kalp yetmezliği veya kalp krizi ile doktora gelebilir.

Tansiyonum ilaç tedavisi ve perhizle kontrol altında. Diyet ve ilaç almaya devam edersem tansiyonum daha da düşmez mi?

Bu tedavi yaklaşımı ile tansiyon değeriniz kontrol altında demektir. Perhize ve ilaç almaya devam etmeniz ancak tansiyonunuzun bu seviyede kalmasını sağlar ve daha aşılara inmesine neden olmaz. Ancak tansiyon değeri çok düşüyorsa ilaç dozu doktora danışılarak azaltılabilir. Bunun dışında perhiz ve ilaç tedavisi altında tansiyon ölçümleri normal çıksa bile tedaviye aynen devam edilmelidir, ilaç kesilmeme veya dozu atlanılmamalı ve ömür boyu olmalıdır.

Tansiyonumu normal değerlerde tutabilmek için ilaç tedavisi dışında yapabileceğim diğer uygulamalar nelerdir?

İlaç tedavisi dışında yapmamız gerekenler şunlardır:

1. Perhize sıkı sıkı uyunuz, ihmal etmeyiniz ve sürekli yapınız, tuzu mutlaka kısınız. Unutmayınız ki tuz kısıtlaması tedavinizin önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Tuzdan zengin turşu, salamura, sucuk-pastırma, tuzlu zeytin, tuzlu peynir, maden suyu, maden sodası, içmeceler ve kaplıca sularından uzak durunuz. Peyniri, mutlaka tuzunu suda aldıktan sonra yiyiniz. Ya tuzsuz zeytin ya da diyet zeytin tercih ediniz.

2. Fazla kilolardan kurtulup ideal kilonuza ulaşın ve bunu devam ettiriniz.

3. Sizi sıkmayan ancak sürekli yapabileceğiniz bir fiziksel aktiviteye başlayınız (koşma, tempolu yürüme, tenis vb.) ve bunu sürekli yapmaya gayret ediniz.

4. Sigara içmeyiniz, mutlaka içenleri uyarınız ve mümkün olduğunca sigara içilen ortamda bulunmayınız.

5. Alkol tüketimini azaltınız.

6. Potasyumdan zengin muz, kayısı vb. meyvelerden bol bol yiyiniz, yeterli kalsiyum alınız.

7. Kolesterol ve kan şeker değerlerinizi mutlaka kontrol ettiriniz, yüksekse gerekli önlemleri almak için doktorunuzu uyarınız.

8. Tabii ki ilaçlarınızı aksatmadan, dozlarını atlamadan alınız.

9. Düzenli aralıklarla veya doktorunuzun belirleyeceği aralıklarla mutlaka kontrole gidiniz. Bu sizde gelişebilecek bazı organ bozukluklarının erken tanınmasına ve tedavisine olanak sağlayacaktır (örneğin göz içi kanaması ve kalp damar tıkanıklığı gibi).

Aspirin ve benzeri ilaçların tansiyon yüksekliğinde yeri nedir?

Aspirin ve benzeri ilaçların alınması tansiyonu ve/veya kolesterolü, şeker yüksek bireylerde gelişebilecek damar tıkanıklığı olasılığı azaltmaktadır. Bu yüzden eğer engel hal (mide kanaması ve ülser hastalığı gibi) yoksa günde yarım erişkin aspirini veya bir bebe aspirini alınması önerilmektedir.
 
Üst Alt