ceylannur
Yeni Üyemiz
Yatsı Namazının İsmi:
Hz. Peygamber (s.a.) buyurmuştur ki: "Bedevîler, (yatsı) namazının ismi konusunda size baskın gelmesinler. Dikkat edin, bu namazın ismi ışâ'-dır. Onlar ise ateme diyorlar."[785] Sahih bir hadisde ise: "İnsanlar ateme ( = yatsı) ile sabah namazlarındaki sevabı bilselerdi, (cemaatle kılmak için) emekleye emekleye bu namazlara gelirlerdi." buyur muştur.[786] Âlimlerden kimileri bu hadis yasağı neshedicidir diyor, kimileri ise aksini savunuyor. Her iki görüş de doğru değildir. Çünkü (hadislerin söylendiği) tarihi bilmek imkânsızdır. Hadisler arasında da bir çelişki yoktur. Zira Hz. Peygamber (s.a.), ateme isminin kullanımını tamamen yasaklamış değildir. Yalnızca ALLAH'ın, kitabında bu namazı kendisiyle adlandırdığı isim olan ışâ isminin terkedilip ateme isminin buna baskın gelmesini yasaklamıştır. Bu namaza ışâ adı verilip zaman zaman da ateme denmesinin bir sakıncası yoktur. En iyi bilen ALLAH'tır. Bu davranışıyla Hz. Peygamber (s.a.), Allah'ın ibadetlere verdiği isimleri muhafaza edip böylece sonra gelen nesillerin, naslann lâfızlarını terketme ve bunlara sonradan çıkan ıstılahları tercih etmede yaptıkları gibi -ki bu sebeple ne cehaletler, ne bozukluklar ortaya çıkmıştır, hesabını allan bilir!- ALLAH'ın koyduğu bu isimlerin terkedilip başka isimlerin onlara tercih edilmemesini sağlamak istemiştir. Buna benzer bir muhafazası da ALLAH'ın öne aldığını öne alma, arkaya bıraktığını arkaya bırakma konusunda yapmış olduğu muhafazasıdır. Nitekim (Safa-Merve arasında sa'y yaparken bu tepelerden ilk zikredileni olduğu için) Safa tepesinden başlamış ve: "ALLAH'ın başladığından başlarım." buyurmuştur.[787] Kurban bayramında önce namazı kıldırdı, ondan sonra kurbanını kesti ve: "Namazdan önce kurbanını kesenin kurbanı kabul edilmez" diye haber verdi. O'nun böyle yapması, Kevser sûresinde ALLAH'ın; "Rab-bin için namaz kıl ve kurban kes" âyetinde[788] ilk zikrettiği şeyi önce yapmış olmak içindir. Yine ALLAH'ın öne aldığım önce, sonraya bıraktığım sonra ve ortada zikrettiğini ortada yapmış olmak için abdest alırken ALLAH'ın Kur'an-ı Kerim'de zikretiği sırayı takip eder: Önce yüzünü, sonra (kollarla birlikte) ellerini yıkar; sonra başını mesheder ve sonra da ayaklarını yıkardı. Şu âyette ALLAH'ın önce zikrettiğini önce yapmak için fıtır sadakasını bayram namazından önce vermiştir: "Arınmış olan (yahut zekât veren) v< Rabbinin adını anıp namaz kılan kurtuluşa erecektir. "[789] Bunun örnekleri çoktur. [790]
[785] Buharî, 8/20; Ahmed, 5/55. Buradaki metin şöyledir: "Bedevîler, akşam namazının ismi konusunda size baskın gelmesinler, Bedevîler bu namaza işâ diyorlar." Müslim (644), Nesâî (1/270) ve İbn Mâce (704) Şu metinle rivayet ederler: "Bedevîler - çöl araplan - (yatsı) namazının ismi konusunda size baskın gelmesinler. Dikkat edin, bu namazın adı, ışâdır. Onlar develeri yatsı vakti sağdıklarından (ateme diyorlar)." Yani Bedeviler yatsı namazına ateme diyorlar. Çünkü develerini yatsı vakti sağıyorlar. (Ateme kelimesi Arapça'da deveyi yatsı vakti sağmak anlamına gelir). Bu namazın ismi Kur'ân-ı Kerim'de "ışâ" şeklinde geçiyor. Bu yüzden bu namaza ışâ demelisiniz.
[786] Buharî, 9/9, 52/31; Müslim, 437; Mâlik, Muvatta; 1/131; Nesâî, 1/269; Ahmed, 2/278, 303, 375, 533. Hadisin tamamı şöyledir: "İnsanlar ezan okuma ve birinci safta ne sevaplar olduğunu bilseler de kura çekmekten başka yol bulamasalar muhakkak kura çekerlerdi. Namaza erken gitmenin sevabını bilselerdi birbirleriyle yanş ederlerdi. Yatsı ( = ateme) ve sabah namazlanndakİ sevabı bilselerdi emekleye emekleye bunlara gelirlerdi."
[787] Müslim, 1218; Mâlik, Muvatta; 1/372; Tirmizî, 862; Ebu Davud, 1905; Nesâî, 5/239; İbn Mâce, 3074. Aynca Nesâî (5/236), Dârakutnî (s. 270) ve Beyhakî (5/94) "başlayın" şeklinde emir kipi ile rivayet etmişlerdir.
[788] Kevser, 108/2.
[789] A'lâ, 87/14-15.
[790] İbn Kayyim el-Cevziyye, Za’du’l-Mead, İklim Yayınları: 2/355-357.
Hz. Peygamber (s.a.) buyurmuştur ki: "Bedevîler, (yatsı) namazının ismi konusunda size baskın gelmesinler. Dikkat edin, bu namazın ismi ışâ'-dır. Onlar ise ateme diyorlar."[785] Sahih bir hadisde ise: "İnsanlar ateme ( = yatsı) ile sabah namazlarındaki sevabı bilselerdi, (cemaatle kılmak için) emekleye emekleye bu namazlara gelirlerdi." buyur muştur.[786] Âlimlerden kimileri bu hadis yasağı neshedicidir diyor, kimileri ise aksini savunuyor. Her iki görüş de doğru değildir. Çünkü (hadislerin söylendiği) tarihi bilmek imkânsızdır. Hadisler arasında da bir çelişki yoktur. Zira Hz. Peygamber (s.a.), ateme isminin kullanımını tamamen yasaklamış değildir. Yalnızca ALLAH'ın, kitabında bu namazı kendisiyle adlandırdığı isim olan ışâ isminin terkedilip ateme isminin buna baskın gelmesini yasaklamıştır. Bu namaza ışâ adı verilip zaman zaman da ateme denmesinin bir sakıncası yoktur. En iyi bilen ALLAH'tır. Bu davranışıyla Hz. Peygamber (s.a.), Allah'ın ibadetlere verdiği isimleri muhafaza edip böylece sonra gelen nesillerin, naslann lâfızlarını terketme ve bunlara sonradan çıkan ıstılahları tercih etmede yaptıkları gibi -ki bu sebeple ne cehaletler, ne bozukluklar ortaya çıkmıştır, hesabını allan bilir!- ALLAH'ın koyduğu bu isimlerin terkedilip başka isimlerin onlara tercih edilmemesini sağlamak istemiştir. Buna benzer bir muhafazası da ALLAH'ın öne aldığını öne alma, arkaya bıraktığını arkaya bırakma konusunda yapmış olduğu muhafazasıdır. Nitekim (Safa-Merve arasında sa'y yaparken bu tepelerden ilk zikredileni olduğu için) Safa tepesinden başlamış ve: "ALLAH'ın başladığından başlarım." buyurmuştur.[787] Kurban bayramında önce namazı kıldırdı, ondan sonra kurbanını kesti ve: "Namazdan önce kurbanını kesenin kurbanı kabul edilmez" diye haber verdi. O'nun böyle yapması, Kevser sûresinde ALLAH'ın; "Rab-bin için namaz kıl ve kurban kes" âyetinde[788] ilk zikrettiği şeyi önce yapmış olmak içindir. Yine ALLAH'ın öne aldığım önce, sonraya bıraktığım sonra ve ortada zikrettiğini ortada yapmış olmak için abdest alırken ALLAH'ın Kur'an-ı Kerim'de zikretiği sırayı takip eder: Önce yüzünü, sonra (kollarla birlikte) ellerini yıkar; sonra başını mesheder ve sonra da ayaklarını yıkardı. Şu âyette ALLAH'ın önce zikrettiğini önce yapmak için fıtır sadakasını bayram namazından önce vermiştir: "Arınmış olan (yahut zekât veren) v< Rabbinin adını anıp namaz kılan kurtuluşa erecektir. "[789] Bunun örnekleri çoktur. [790]
[785] Buharî, 8/20; Ahmed, 5/55. Buradaki metin şöyledir: "Bedevîler, akşam namazının ismi konusunda size baskın gelmesinler, Bedevîler bu namaza işâ diyorlar." Müslim (644), Nesâî (1/270) ve İbn Mâce (704) Şu metinle rivayet ederler: "Bedevîler - çöl araplan - (yatsı) namazının ismi konusunda size baskın gelmesinler. Dikkat edin, bu namazın adı, ışâdır. Onlar develeri yatsı vakti sağdıklarından (ateme diyorlar)." Yani Bedeviler yatsı namazına ateme diyorlar. Çünkü develerini yatsı vakti sağıyorlar. (Ateme kelimesi Arapça'da deveyi yatsı vakti sağmak anlamına gelir). Bu namazın ismi Kur'ân-ı Kerim'de "ışâ" şeklinde geçiyor. Bu yüzden bu namaza ışâ demelisiniz.
[786] Buharî, 9/9, 52/31; Müslim, 437; Mâlik, Muvatta; 1/131; Nesâî, 1/269; Ahmed, 2/278, 303, 375, 533. Hadisin tamamı şöyledir: "İnsanlar ezan okuma ve birinci safta ne sevaplar olduğunu bilseler de kura çekmekten başka yol bulamasalar muhakkak kura çekerlerdi. Namaza erken gitmenin sevabını bilselerdi birbirleriyle yanş ederlerdi. Yatsı ( = ateme) ve sabah namazlanndakİ sevabı bilselerdi emekleye emekleye bunlara gelirlerdi."
[787] Müslim, 1218; Mâlik, Muvatta; 1/372; Tirmizî, 862; Ebu Davud, 1905; Nesâî, 5/239; İbn Mâce, 3074. Aynca Nesâî (5/236), Dârakutnî (s. 270) ve Beyhakî (5/94) "başlayın" şeklinde emir kipi ile rivayet etmişlerdir.
[788] Kevser, 108/2.
[789] A'lâ, 87/14-15.
[790] İbn Kayyim el-Cevziyye, Za’du’l-Mead, İklim Yayınları: 2/355-357.