“Sorgula Kardeşim Hayallerini”
Hey ámá kardeş!!!
Öldün mü?
Gel bakalım!!!
Hani ölüm sana gelmez gibiydin…
Her şey dört köşe bir ev için miydi?
Bunca sene didinip çalışmak başını bir betona sokmak için miydi?
Bu kadar yalvarışların, topuzunu çevirip çıkacağın bir dış kapın olsun diye miydi?
Üç beş pencere, bir klozet…
Bir mutfak evyesi, üç oda bir salon…
Bu muydu bunca küçülüşün bedeli?
İki buçuk metre bir balkon için miydi el pençe ayak durmaların?
Öldün mü?
Gel bakalım!!!
Hani ömrün bitmez gibiydin…
Biriktirdiğin emekli ikramiyen, on sene daha taksit ödeyeceğin kredinin peşinatı için miydi?
Bu kadar sabrın sonu üç gün, üç bin gün daha duvarına dilediğin gibi çivi çakabilmek için miydi?
Yanına aldığın tenekeden araba, ömrünün son deminde hastaneye gidip gelmek için miydi?
Öldün mü?
Gel bakalım!!!
Hani Rabbim tek deyip de, bir türlü tek anmaz gibiydin…
Kimseye köle olmamanın ücreti ebediyken, bir ömür kölelik için parası bile ödenememiş bir ev, yuvarlak bir direksiyon ha!
Bu ne yuvarlak bir dünya!
Bu ne az bir ücret!
Bu muydu razı olduğun?
Öldün mü?
Gel bakalım!!!
Hani bir kaymaklı dondurma için o yetimi görmez gibiydin…
Hadi üç beş evin olsaydı…
Üç beş, on beş yıl için değer miydi? Hadi alsaydın tarlalar, yatlar, katlar, apartmanlar, yazlıklar, villalar…
Öleceğin kesinken, saraylarda şarap içsen değer miydi?
Hadi senin olsaydı plazalar, hanlar, hamamlar, dağlar, deryalar…
Hadi olsaydı senin bütün dünyalar…
Bir kuruşluk iman eder miydi?
Şu fani dünyada verdiklerini göremeyip vermedikleri için O’na küsmeye değer miydi!
Öldün mü? Gel bakalım!!!
Hani Hureyre’nin sattığını Rabbimin sözüne tercih eder gibiydin…
Hani kitabını hiçe sayıp da, şeyhinin eteğini öper gibiydin…
Hani kitabı eksik görüp de, ordan buradan ekler gibiydin…
Hani ben anlamam deyip de, ölmüşler anlar der gibiydin…
Öldün mü?
Gel bakalım!!!
Hani annem huzurevinde deyip de, yanına bile gitmez gibiydin…
Hani babam deyip de, ölmesini bekler gibiydin…
Öldün mü?
Gel bakalım!!!
Hani aç’tı mahalledeki komşun…
Sen götürürken kebapları…
Hani isteyemezdi borçlu arkadaşın…
Bilirdin de bilmezdin!!! Hani paraları yığıp da, sırtın yere gelmez gibiydin…
Hani eşinden esirgediğin sevda sözcüğünü, futbolculara söyler gibiydin…
Hani aklına yüz vermeyip, zannına tapar gibiydin…
Hani üç gram altın için, bin takla atar gibiydin…
Öldün mü?
Gel bakalım!!!
Hani bütün övgülerin Rabbine olacaktı…
Hani hatırladın mı, din gününün sahibiydi…
Hani sadece O’na kulluk edecek, O’ndan yardım dileyecektin…
Hani sen başka yollar ararken, dosdoğru yol O’nun olan…
Öldün mü?
Gel bakalım!!!
Verdiği vereceği her şey için övülecek ve sana merhamet edecek sadece ve sadece Rabbindi…
Sen kimleri övmüştün ki O seni istemiyor şimdi!!!
İşte istediğin cennet…
Sana bıraktı kararı, girebilecek misin?
Daha dünyadayken kesin girer gibiydin…
Kalk oku, sorgula düzelt kendini..
Ve uyar…
Uyan uykundan kardeşim, rüyandan uyan…
Alıntı.