Bir kadın Peygambere geldi ve kocası hakkında konuştu.
Çünkü kocası eve sürekli misafir götürüyordu ve kadın acizlik yapıyordu. O şikayet etti ve Resulullah Efendimiz dinledi. Efendimiz sustu ve yanıt vermedi. Kadın ise oradan üzgün bir şekilde ayrıldı.
Bir zaman sonra Resulullah Efendimiz kadının kocasını çağırdı ve ona dedi: "Bugün sana misafir olmamı sever misin?"
Adam çok mutlu oldu ve heyecanlandı. Ve sevinçler içinde eve gitti ve karısına dedi: "Allahın nebisi bugün bizim misafirimizdir."
Adamın karısı coşkulu ve heyecanlı vakitler yaşadı. Evde bayram havası oldu. Evin iki çocuğu her tarafa koşup zıpladılar ve eğlendiler. Kadın o gün umulmadık bir zaman ve çaba harcanan bir gün geçirdi. Zira onurlu bir konuk için hazırlıklar yapıyordu. Ayakları yerden kesilmiş bir halde evde yiyecek ne bulduysa üzerinde uğraş verdi.
Cömertçe ve izi kalır bir ağırlama yapmak istiyordu. Peygambere ev sahipliği yapmanın inanılmaz sevincini evin her yanını süpürüp temizleyerek, etrafa güzel kokular serpip tütsüler yakarak ve evdeki her yiyeceği sofraya getirerek gösterdi.
Efendimiz hoşnut olarak evden ayrılırken kadına dedi: "Ben evden ayrıldığım zaman ardımdan kapıyı izle!"
Böylece kadın gülümseyerek Resulullah Efendimizin terk ettiği kapıyı izledi ve tanık olduğu manzara ürkütücüydü. Birçok yaratık, akrep ve diğer zararlı haşerelerin evden çıktığını gördü. Ve gerçek sandı. Daha sonra fark etti ki sadece bir görüntüymüş. Ve bunu eşine anlattı.
Ertesi gün adam mescitte Resulullah Efendimize gelip anlattığında Efendimiz dedi:
"Evinizde ağırladığınız bir konuk evinizi terk ettiğinde olan şey nedir biliyor musunuz?
Eviniz gönlünüzdür ve misafir zararlı yaratıkları evinizden ve gönlünüzden uzaklaştırır.
Ve hikmet ehli olan kişi misafirine cömert davranır ve misafir ağırlamak ona yorucu gelmez.
Ve misafir iki rızıkla gelir; birini yer diğerini ağırlandığı evde bırakıp gider.
İkram etmekten çekinmeyin! Zira vermek insanı fakir yapmaz. Ve ikram etmenizde bin rahmet ve bin bereket vardır.
Evinde misafir istemeyen hayırsız kişinin evine melekler uğramaz. Fakat siz meleklerin sizin için istiğfar etmesini istemez misiniz?
Evinizi ve gönlünüzü misafire açın! Fakat fazla masrafa ve külfete girerek misafiri ezmeyin ve mahcup etmeyin! Beni hak ile gönderene yemin ederim ki eğer misafiri üzerseniz Hakkı üzmüş olursunuz."
Çünkü kocası eve sürekli misafir götürüyordu ve kadın acizlik yapıyordu. O şikayet etti ve Resulullah Efendimiz dinledi. Efendimiz sustu ve yanıt vermedi. Kadın ise oradan üzgün bir şekilde ayrıldı.
Bir zaman sonra Resulullah Efendimiz kadının kocasını çağırdı ve ona dedi: "Bugün sana misafir olmamı sever misin?"
Adam çok mutlu oldu ve heyecanlandı. Ve sevinçler içinde eve gitti ve karısına dedi: "Allahın nebisi bugün bizim misafirimizdir."
Adamın karısı coşkulu ve heyecanlı vakitler yaşadı. Evde bayram havası oldu. Evin iki çocuğu her tarafa koşup zıpladılar ve eğlendiler. Kadın o gün umulmadık bir zaman ve çaba harcanan bir gün geçirdi. Zira onurlu bir konuk için hazırlıklar yapıyordu. Ayakları yerden kesilmiş bir halde evde yiyecek ne bulduysa üzerinde uğraş verdi.
Cömertçe ve izi kalır bir ağırlama yapmak istiyordu. Peygambere ev sahipliği yapmanın inanılmaz sevincini evin her yanını süpürüp temizleyerek, etrafa güzel kokular serpip tütsüler yakarak ve evdeki her yiyeceği sofraya getirerek gösterdi.
Efendimiz hoşnut olarak evden ayrılırken kadına dedi: "Ben evden ayrıldığım zaman ardımdan kapıyı izle!"
Böylece kadın gülümseyerek Resulullah Efendimizin terk ettiği kapıyı izledi ve tanık olduğu manzara ürkütücüydü. Birçok yaratık, akrep ve diğer zararlı haşerelerin evden çıktığını gördü. Ve gerçek sandı. Daha sonra fark etti ki sadece bir görüntüymüş. Ve bunu eşine anlattı.
Ertesi gün adam mescitte Resulullah Efendimize gelip anlattığında Efendimiz dedi:
"Evinizde ağırladığınız bir konuk evinizi terk ettiğinde olan şey nedir biliyor musunuz?
Eviniz gönlünüzdür ve misafir zararlı yaratıkları evinizden ve gönlünüzden uzaklaştırır.
Ve hikmet ehli olan kişi misafirine cömert davranır ve misafir ağırlamak ona yorucu gelmez.
Ve misafir iki rızıkla gelir; birini yer diğerini ağırlandığı evde bırakıp gider.
İkram etmekten çekinmeyin! Zira vermek insanı fakir yapmaz. Ve ikram etmenizde bin rahmet ve bin bereket vardır.
Evinde misafir istemeyen hayırsız kişinin evine melekler uğramaz. Fakat siz meleklerin sizin için istiğfar etmesini istemez misiniz?
Evinizi ve gönlünüzü misafire açın! Fakat fazla masrafa ve külfete girerek misafiri ezmeyin ve mahcup etmeyin! Beni hak ile gönderene yemin ederim ki eğer misafiri üzerseniz Hakkı üzmüş olursunuz."