Hasret ruzgari
Aktif Üyemiz
mahsustur. Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâmdan sonra mucize gösterilmiyecektir.” mülâhazası esnasında kamyon müdhiş sadmelerle üç takla, yirmi beş-otuz metreden aşağıya yuvarlandık. Şehadet getiriyordum. Yaralı mıyım, diye kendimi yokladım. Yüzbin şükür hiçbir yaram yok. Korkarak doğruldum, şoförün kafası, gözü parçalanmış, “ah, of” çekiyor. Etrafımı tedkik ettim; şoför tarafındaki kapı ve camlar hurdahaş olmuş. Benim tarafımdaki ince cam bile kırılmamış. O anda bunun büyük bir keramet olduğunu, mucize olmadığını ve bir daha böyle maceralı şeyleri tefekkür etmemek için kerametkârane gaybî bir tokat olduğunu anladım. Risale-i Nur şakirdlerinden
Salâhaddin Çelebi
***
(“Küçük Husrev” Mehmed Feyzi’nin bir fıkrasıdır.)
1
2
Kıymettar Üstadım, efendim!
Çeşm-i im’anımla kıldım Risale-i Nur’a nazar,
Yoktur imkân yaza mislin, efrad-ı beşer.
Bu ne elfaz, bu ne mana, bu ne üslub-u hasen,
Okudukça münceli olmakda, daim bir hüsün.
Barekâllah ey mukaddes Nur-i Hudâ,
Sendedir envar-ı tevfik-i ilâhî, ruşena.
1- Hiçbir şey yoktur ki, Onu övgü ile tesbih ediyor olmasın. (İsra Suresi: 44)
2- Allah'ın selâmı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.
Salâhaddin Çelebi
***
(“Küçük Husrev” Mehmed Feyzi’nin bir fıkrasıdır.)
1
2
Kıymettar Üstadım, efendim!
Çeşm-i im’anımla kıldım Risale-i Nur’a nazar,
Yoktur imkân yaza mislin, efrad-ı beşer.
Bu ne elfaz, bu ne mana, bu ne üslub-u hasen,
Okudukça münceli olmakda, daim bir hüsün.
Barekâllah ey mukaddes Nur-i Hudâ,
Sendedir envar-ı tevfik-i ilâhî, ruşena.
1- Hiçbir şey yoktur ki, Onu övgü ile tesbih ediyor olmasın. (İsra Suresi: 44)
2- Allah'ın selâmı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.