MustafaCİLASUN
Özel Üye
Gün ağarırken
Nefes müddetine
ram olan bir hakikatken
Akıl inkişafa
eriştiren ferasetin
suhuletinden nüksederken
Neden
biçareyim,
sığ bir halin talibiyim,
sukut -udilden kal ederken
Niçin
söz vedim
Neyi hakkıyle
bilmek için emek sarfettim
Hakikati
niye geç farkettim,
hidayetten bir müddet habersizdim
Mukallitlikte
ikamet eyleyen bir çaresizdim,
ne kadarda sefil kederdim
Kime
nazar etsem
Temaşa etmeye
koyulup, halini okusam
Sineme
zerkettiği ne varsa hiç
sıkılmadan sessizce anlatsam
Muhakemeye
sarılsam, zandan kurtulmak
için inşiraha yakınlık duysam
Ne fenayım,
fanilik adına zayiyim
Fark fark
ettirene ne kadar
yakınsam, hak için kefilim
Ruhumun
hicran damlalarını
nasıl derleyip, kal edip hasredeyim
Hangi vicdanın
nazarını çekeyim, nasip
eden Rabbime şevkle iltica edeyim
Bir saba
yeli tenime seslenir
Sahranın her halini
şehredip, ibret şimdi benimdir
Umman
nasıl bir halin vecdindedir,
sessiz çığlıkları aksettiren ayettir
Kitabullah
anlaşılmak için inzal edilmiştir,
ruhumun miracı hangi vakittir
Beytullah
nasıl bir mahşerdir
Nefsinden vazgeçenlerin
hali ne kadar caziptir
Sanki
ihsanın adresi, inayetin
şirazesi, vicdanın aşikar halindendir
Göçüp
gidenler
şimdi nerdedir,
neyi emanet etmişlerdir,
mazi Ademle zikredilendir
Koru beni,
nefsimin illetinden
Melun
halinden, kalbimi
karartan hainliğinden
Aklıma
tutukluluk yaşatan
kederinden, zan ile hükmeden sefillikten
Şerrin
her halinden,
vaktin titreten mecalinden,
sadrın kaybolan benliğinden
Sahipsin,
meliksin, Rabbimsin
Her neye dücar isem,
zafiyet benimdir, hakkı senindir
İçine düştüğüm
perişanlığın kadri,
asiliğimin meyanı hadsizliğimdir
Yaratansın,
sabrın cenahısın,
mağfiretin adresi,
sığınağın ülfeti olan Rabbimsin
Mustafa CİLASUN