MustafaCİLASUN
Özel Üye
Henüz idrak edene kadar
Zihnim ne anlar ve sadece merak içinde bakar
Kalbim ruhun ummanından misaller sunar ve gözlerim çaresiz bakar
Gün bitmek üzere şimdi
Yeşeren umutlar iklimler misali dipdiri
Edebine bürünmüş, sabrı bilenmiş, kanaat ehli bir nisanın süruru gibi
Ey ağalar ve paşalar
Varlık namına anlamsızlığa çanak tutanlar
Mazlumun ahından anlamayan, biçareyi adam saymayan korkusuzlar
Nereye baksam solgun
Mideler fevkalade doygun ve hırslarla soygun
Zihinler bilgiye aç, kalpler idrake muhtaç ve ruhum nedendir kapkaç
Ey ehli aşk nerdesin
Hani yaşayan insanlarda fazilet için o fark
Bire gafil ha ne olur ki artık uykudan bir nebze hoşnutluk içinde kalk
Canlar zevki seferdeler
Açlığın dergahında sabır neden ahu figan eder
Aşk kimin gönlünde fevkalade feyiz için nöbet bekler ve çileyle iç içeler
Ey aşk kim sana muhtaç
İradeyi bağışlayanlar ve nefsini kollayan sakiler aç
Edep, halin derinliğine ufki sedalara ve ihsanı saltanata neden duyuyor ihtiyaç
Artık sessizliğime çekileyim
Gecenin dirilişine şahitliğimi secdelerle göğüsleyeyim
Seher için umutla bekleyim ve hayırlar içinde nefesimi sahibine teslim edeyim
Ey hak halimi arz edeyim
Senden başka kime kalbimin lekelerinden söz edeyim
Ruhumu prangalarından kurtarmak için nasıl bir niyaz edeyim ve sana geleyim
Yazıyor işte melali halden
Hangi kimliğin sığ dirliğinden ve edebe muhtaç dilden
Kurtar artık kalbimi acizliğin kirliliğinden ve bahşet bereketin faziletli derdinden
Mustafa CİLASUN