Düne kadar aboneydin harama;
Hep derdin ki: ''Sözüm geçer parama.''
Şimdi musallada, boşa arama ;
Banka vezneleri yok tabutların ,
Söyle, biraz avans versin putların !
Tapular bıraktın, valiz dolusu,
Vârisler şimdiden, kurdular pusu.
Niye getirmedin ? Hayret doğrusu ;
Gerçi, bagajları yok tabutların,
Bir taksi tutardı, sana putların...
Ahlâk felsefende, çağdaşlık maşa,
Üçbeş fâhişeyle, güreştin başa.
Haydi.. Bu gece de, kaçamak yaşa;
Gümüş şamdanları, yok tabutların,
Söyle, birkaç mum getirsin putların !
Hep aşkta kazandın(!),verdin kumarda,
''Dolaşmalı'' derdin, ''rakı damarda''
Biraz ayıldın mı bu son şamarda ?
Amerikan barı, yok tabutların,
Söyle de cin tonik versin putların !
Nerde şimdi, beş yıldızlı oteller ?
O hüzzam faslına, dem tutan teller ?
Nerde, o rakseden incecik beller ?
Dansözü, şantözü yok tabutların ,
Zil takıp oynasın, şimdi putların !
Yaşarken, sen de bir saplantı vardı;
Minâreler, sanki sana batardı.
Hele sabahları, tepen atardı;
Gördün ya.. Konforu yok tabutların,
Söyle de, bir döşek sersin putların !
Hani, "Kur'ân" diyen, sence yobazdı,
Hani, O yobaza, her zulüm azdı
Az önce mezarcı, yerini kazdı ;
Tahliye kapısı, yok tabutların ,
Söyle de bir avukat, tutsun putların.
Ne kadar büyüktü dindara kinin.
Hacıya, hocaya uzardı dilin.
Konuşsana mevtâ ! Bitti mi pilin ?
Oksijen tüpleri yok tabutların,
Söyle de bir nefes versin putların.
''Uyandım'' diyorsun, lâkin boşuna;
Gördün.. Bakmıyorlar hiç göz yaşına
Ey mevtâ !. Kaldın mı, yalnız başına?
İmdat düğmeleri, yok tabutların,
Üzülme.. Kurtarır (!) seni putların .
CENGİZ NUMANOĞLU(1996)