NiHaL
Aktif Üyemiz
DUA
"Dua huzurdur, dua şifadır, dua belki de yalansız dolansız tek konuşmamızdır;
Dua hem yaratıcıyla hem de kendimizle yüzleşmemizdir...
Uçurum kenarında düşmek üzereyken size uzatılan el, Umutlarımızı gök kapısına taşıyan kanatlı meleklerdir dua
Dua ruhun kanatlanması, kişinin kendi miracı, Bilinmeyen âlemlere açılan pencere...dir dua"
"Rabbim; ya çektiğim sıkıntılara göre bana güç ver!....
Ya gücümün yettiği kadar sıkıntı ver!..(AMİN)
ALLAHIM!!
Acizlikten, Fakirlikten, Cimrilikten, Korkaklıktan, Tembellikten, Hillekar dosttan, Faydasız ilimden, Kabir azabından, Ağlamayan gözden, Sıkıntı ve hüzünden, Ürpmeyen kalpden, Her türlü hastalıktan, Hayatın fitnelerinden, Borç altında kalmaktan, Kabul olma...yan duadan, Doymak bilmeyen nefisden, İhtiyarlayıp e......le avuca düşmek...ten, Zalim olmaktan ve zulme uğramaktan, İsyan ettiren fakirlikten ve azdıran zenginlikten, Gecmişe kederlenmekten ve geleceğe kaygılanmaktan, SANA SIĞINIRIM. AMİN.....
İNSANIN ALLAH’LA İLETİŞİMİ
"Birisi duâ ettiğinde kabul edilmese bile kendisine bir sevap yazılır. "Câmiü's-Sağîr, c: 1, no: 346 Duâ ettiğinde elinin içiyle Allah’a duâ et, tersiyle değil. Duâyı bitirdiğinde de iki elini yüzüne sür. Câmiü's-Sağîr, c: 1, no: 347
ALLAHIM!!
Dünyayı bana geniş kıl ve beni onda zâhid eyle. Dünyayı bana dar eyleme ve beni onda gani kıl. Allah’ım, bugün beni yarın mesul olacağım şeyle meşgul eyleme.
Dua ve ibadet ömrü uzatıyor
Time dergisinde yayınlanan, 6 bin araştırmanın sonucuna dayanan tespitler dua ve ibadetin mucizevi yönünü gözler önüne serdi.
Yıllar boyunca evrenin sırlarını keşfe çıkan insanoğlu dua ve ibadette sezdiği mucizeyi de araştırmıştır. Time dergisinde 2000 yılından bu yana yayınlanan 6 bin araştırmanın sonuçları ise dua ve ibadetin insan sağlığı üzerindeki olumlu etkilerini gözler önüne serdi ve dua ve ibadetin ömrü uzattığı sonucuna vardı.
Pittsburg Üniversitesi Tıp Merkezi tarafından yapılan araştırmalar da düzenli olarak ibadethanelere giden, düzenli dua ve ibadet edenlerde ömrün 2-3 yıl uzadığını gösterdi.
Yapılan araştırmalar ayrıca dua edilen kişi eğer bir başkasının kendisi için dua ettiğini bilirse tedavisi hızlanıyor ve daha çabuk iyileşiyor. Uzmanlar dua ve ibadetin tevekkül boyutunda insanı stresten uzak tuttuğuna da dikkat çekiyor.14.Şubat.2009-Time dergisi
O elimi tutmuş, ben ise kör gibi onun elini arayıp durmadayım...
"Çünkü gerçekten Benim kullarımdan bir grup: “Rabbimiz, iman ettik, Sen artık bizi bağışla ve bize merhamet et, Sen merhamet edenlerin en hayırlısısın, derlerdi de," (mü minun 109)-
201- Kimi insanlar da `Ey Rabbimiz, bize dünyada da güzellik ver, Ahirette de güzellik ver ve bizi Cehennem ateşinin azabından koru' derler.(Bakara201)
Duâ, aynı zamanda Rabbini hatırlamak ve O’na iltica etmektir. Duâ, yalnızca sıkıntı ve problemlerle karşılaşıldığında müracaat edilecek bir ibâdet değil. İyi ve kötü günde, ferahlı ve sıkıntılı anlarımızda, hem dünya, hem de sonsuz hayat için, her zaman ve zeminde, her şartta Yaratan’a müracaat etme, Ona sığınma, Ona bir anlamda tekmil vermedir. Kimi zaman da duâlarımızın kabul edilmemesinden yakınırız. Aslında Cenâb-ı Hak her duâya cevap verir. Çünkü vaad etmiştir. “Bana duâ edin, size cevap vereyim” (Mü’min Sûresi: 60) buyurmaktadır. Fakat cevap vermekle, kabul etmek ayrı şeylerdir. Her duâya cevap var, “fakat kabul etmek, hem ayn-ı matlûbu (istenilenin aynısını) vermek Cenâb-ı Hakk’ın hikmetine tâbidir.” (Sözler, s. 505) Cenâb-ı Hak, hikmetinin gereği olarak, bazen kulunun istediğinin aynısını verir, bazen daha iyisini verir veya hiç vermez. Kula düşen samimiyetle duâ etmektir. Kul “aczini izhar edip, duâ ile O'na iltica etmeli; rububiyetine karışmamalı. Tedbiri O'na bırakmalı, hikmetine itimad etmeli, rahmetini ittiham etmemeli.” (Sözler, s. 507)
" 186- Eğer kullarım sana benden sorarlarsa onlara de ki; ben kendilerine yakınım, bana dua edenin duasını, dua edince, kabul ederim. O halde onlar da benim çağrıma olumlu karşılık vererek bana iman etsinler ki, doğru yolu bulsunlar.(Bakara186)
"DUA Etme Arzusu Gelince, Dua Edin! Çünkü Bu, Duanın KABUL Olacağına Alamettir... HZ. MUHAMMED (sav)
Bazı yanılsamalarda,Duayı ilacın alternatifi, ilacı da duanın alternatifi olarak görmektedir. Tabiki bu yaklaşım dinin hakikatlerinin imtihan sırrına ve ahirete yönelik olduğunu bilmemekten ileri gelmektedir. Mesela "hadi test yapalım da deneyelim duanın gücünü" dua bu şekilde basite indirgenirse samimiyet baştan kaybedilmiş olur. Burada kişi dua neticesini otomatik bir durum gibi düşünüyor halbuki sonuc Allah'ın kabul edip etmemesidir. Cahilane bir şekilde bakalım edecek mi etmeyecek mi diye deney masasına oturmak haşa Allahı imtihan etmek manasına gelir…
“Günlerinizi nasıl yaşarsanız ömrünüzü öyle tamamlarsınız ”S.Gündüzalp
İnsan bu dünyaya ibadet, duâ ve ilimle tekemmül etmek/mükemmelleşmek için gönderilmiştir. İbâdetin özü ise duâdır. Büyük bir kulluk olan duâ; her şeyin sahibi, mâliki, idârecisi, Rabbi, sonsuz rahmet, şefkat, sevgi, kudret sahibi olan Cenâb-ı Hakk’a yalvarmak, istemek, O’na dayanmak, aczimizi anlayıp O’nu vekil tâyin etmek, ihtiyaç ve arzularımızı O’na arz etmektir.
alıntı