Dirilt Bizi Ey Kur'an...

Ayyüzlüm

Yeni Üyemiz
***DİRİLT BİZİ EY KUR'AN!***


Bizi dirilten, ayağa kaldıran, yaşamımızı şekillendiren Kur'an'dan başkası değildir. Evet! Bizi diriltecek olan tek kaynak…



DİRİLT BİZİ EY KUR'AN!

Kavram kargaşasının ortasında debelendiğimiz günümüzde, müminler yaşantı ve eylemleri ile Rabbimizin koyacağı isme ve o ismin gerekliliğin yapmaya talib olmalıdır.



DİRİLT BİZİ EY KUR'AN!


Müminler, susuz kalmış, suya hasret kurak toprak gibi Kur'an'a kana kana muhtaç olduğunu hissetmeli. Kur'an–ı anlamaya, onunla konuşmaya, onunla yürümeye, onunla yol almaya ve onunla dirilmeye muhtaçtır.



DİRİLT BİZİ EY KUR'AN!


Mümin, fırtınalarla boğuşuyorken Kur'an'ın sakin limanına yaklaşıp, nerede durması gerektiğini, nerede fırtınaya karşı durması gerektiğini O'ndan öğrenecek. Öyle öğreneceğiz ki, ne Kur'an'ın gölgesindeyiz diye rehavete kapılacağız, ne de Kur'an'a sığındık diye dünyayı yok sayacağız.



DİRİLT BİZİ EY KUR'AN!


Birliğimiz, birlikteliğimiz dağıldı. Her birimiz parçalanmış tesbih taneleri gibi her bir yöne dağıldık. Toparlanmaya, tekrar kardeş olmaya, yar ve yaran olmaya ihtiyacımız var. Kur'an'ın "mü'minler ancak kardeştir" ayetini yaşamaya ve yaşatmaya her zamankinden çok daha fazla muhtac olduğumuz bir zamandayız. Biz, bir binanın tuğlaları gibi olmalıydık.

Ne yazık ki kalplerimizi cemaatlerle, camialarla, mezheplerle, gurup ve gurupçulukla böldüler.



DİRİLT BİZİ EY KUR'AN!


Peygamberimizin bize emanet bıraktığı "Ümmeti olma şerefini" muhafaza edemedik. Bu şerefi hovarda mirasyediler gibi paramparça eyledik.

Bazıları Kur'an–ı anlaşılmaz bir kitap olarak bize tanıttı. Açıp anlamaya bile çalışmadılar. Bazıları Kur'an–ı yüksek raflardan, hayata indiremedi. Yine bazıları Kur'an–ı hayatlarından çıkarıp sadece merasim kitabı gibi olarak kabul ederken, kimileri de bir kısmını okuyup, bir kısmını inkâr etti.



DİRİLT BİZİ EY KUR'AN!


Kur'an müminlerin kalbine tıpkı Mekke'de nazil oluyormuşçasına tekrar nazil olmalı. Ayet eyet, sure sure...

Tıpkı sahabelerde olduğu gibi, biz de beşer beşer, onar onar hayatımıza aktaralım Kur'an–ı…



DİRİLT BİZİ EY KUR'AN!


Kur'an bize kalmamız gereken yeri, nerde durup nerede harekete geçmemiz gerektiğini ve ne zaman yürümemiz ve ne zaman koşmamız gerektiğini hatırlatmalı. Hatırlatmalı ki her şey çok geç olup . kapımızı çalmadan Rabbimizin ayetleri bizde tezahür etsin.



DİRİLT BİZİ EY KUR'AN!


Kur'an üzerimize serpilen ölü toprağının kalkmasını sağlayacak. Her bir ayet bizi şaha kaldıracak. Bizi harekete geçirecek tıpkı kızgın çölde Ömer'i, Hamza'yı, Ali'yi, Osman'ı, Aişe'yi, Hatice'yi, Sevde'yi, Zeyneb'i, Fatıma ve diğerlerini harekete geçirip örnek insan olarak diriltip, harekete geçirdiğin gibi…



DİRİLT BİZİ EY KUR'AN!


Hayatımıza yön veren Kur'an ahkâmı olmalı. Kur'an–ı bize gönderen yüce Yaratıcımızın emri yeryüzünde hâkim olunca, beşeriyet Kur'an ile mutmain olacak.

Çok yazık! Ümmete yazık! Çünkü kalbimizi yitirdik. Peygamberimizin "onlar senin yüce kitabını terk ettiler, terkedilmiş olarak bıraktılar" şikâyetine muhatap olmamak için Kur'an–ı terk etmek etmeyeceğiz. Kur'an–ı yok saymak, Kur'an'ın bir kısmına inanıp bir kısmını inkâr etmek durumunda olmayacağız, baştan sonra, noktasından virgülüne iman edeceğiz.



DİRİLT BİZİ EY KUR'AN!


Biz müminler olarak Kur'an'ın kulbuna tutunacağız. Rabbimizin sağlam kulp diye haber verdiği kulpa tutunmamız gerektiğini Kur'an'dan öğrendik ve sağlam kulpun ne olduğunu da yine Kur'an'dan öğrendik.



DİRİLT BİZİ EY KUR'AN!


Cihanşümul mesajla, âlemlere rahmet olarak gönderilen elçiyle, tüm insanlığı kucaklayan ayet–i kerimelerle, "Yalnız sana ibadet eder ve yalnız senden yardım dileriz, bizi doğru yola ilet, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna, gazab ettiklerinin ve sapmışların yoluna değil" duası ile yoktan var edene yaklaştık, daha da yakınlaşacağız.



DİRİLT BİZİ EY KUR'AN!


Yoktan var edeni Kur'an'dan öğrendik, ibadeti, yaradana yaklaşmamızı, onun Resulünü, ona nasıl iman etmemiz gerektiğini, duayı, sevmeyi, salatı, yaşamaya dair ne varsa hepsini Kur'an'dan öğrendik.



DİRİLT BİZİ EY KUR'AN!


Âdem Aleyhisselam'ı Kur'an'dan öğrendik. İbrahim Aleyhisselam Rabbini ararken, Nuh Aleyhisselam gemisini yaparken, İsmail Aleyhisselam boğazlanmak üzereyken, Yusuf Aleyhisselam kuyudan köleliğe, kölelikten hükümdarlığa çıkarken, Eyüp Aleyhisselam 'ın sabrını, Ashab–ı Kehf'in kıssasını, Ad, Semud ve Medyen kavimlerinin yaşadıklarını, Firavun ve diğer zalimlerin işlediği zulümleri bize Kur'an haber verip, aynamız oldu. Kur'an bize ayna olmaya devam ediyor, bizden sonra geleceklere de.



DİRİLT BİZİ EY KUR'AN!


Af dilemeyi Kur'an'dan öğrendik. Dua etmemiz gerektiğini ve dua etmeyi, istemeyi, dilemeyi hep Kur'an'dan öğrendik. ALLAH'a sığınmayı, tefekkürü, tezekkürü, akletmeyi, düşünmeyi, mukayese edip doğru yolda yürümeyi hep O'ndan öğrendik.



DİRİLT BİZİ EY KUR'AN!


Her surede cenneti, cehennemi, hesap gününü okuduk. Cennet ayetleriyle kalbimizde mutluluk heyecanı, yüzümüzde tebessüm belirdi. Cehennem ayetleriyle haramları, yasakları ürpererek hatırladık.

Kıssaların bize yol gösterdi.

Duamız Fatiha…

Önderimizin kim olduğunu Ahzab…

Davamızın temellerini, tüm peygamberlerin hayatlarının anlatıldığı Enbiya ile atıyoruz.

Tevbe diliyoruz yılmadan, usanmadan.

Fetih isteğimiz bizi şahlandırıyor.

İnşirah dileniyoruz bazen kalbimize.

Kıyameti yaşıyoruz kimi zaman.

Adiyatla tozu dumana katarak koşturmamız gerektiğini nefsimize hatırlatıyoruz.

Kur'an'la istiyoruz.

Kur'an'la diliyoruz.

Kur'an'la şekillendirmek istiyoruz hayatımızı.

DİRİLT BİZİ EY KUR'AN!
bizi ve kalbimizi.



DİRİLT BİZİ EY KUR'AN! ölmemek üzere…
 
Son düzenleme:
Üst Alt