Çanakkalede çarpışıyorduk Siperlerde bulunduğumuz sıralarda düşman tarafından bir askerin sıçrayarak bize doğru yaklaşmakla olduğunu gördük. Korkusuz bir delikanlıydı bu. Bizim erattan onu görenler arka arkaya ateş ediyor, takat bu askerin bize yaklaşmasına engel olamıyorlardı. Düşmanımız anlaşılan bize sokularak el bombası atacaktı.
Hemen silahımı doğrultarak nişan aldım ve ateş ettim. Vurularak yere düştü ve bir müddet çırpındıktan sonra hareketsiz kaldı. Ölmüş olduğunu gördüm. Fransız üniformalı zenci bir askerdi bu. Üzerini yokladım, iç cebinde bir şişkinlik vardı. Elimi üniformasından içeri sokarak onu aldığımda donakaldım. O değil de ben vurulmuştum sanki. Elimde tuttuğum şey sözde düşmanım olan o zencinin kanlarıyla ıslanmış bir Kuran Kerim di.
Ah o sömürgeci İngilizler, ah o Fransızlar. Evet tüylerimiz ürpererek okuduğumuz bu hadise Çanakkale gazilerinden Mülazım Ahmet Halit Üngör 'ün 15 Nisan 1915 tarihli bir hatırasıdır. Ve İslam düşmanlarının gerçek yüzlerini ortaya koyan acı bir vesikadır.
Hemen silahımı doğrultarak nişan aldım ve ateş ettim. Vurularak yere düştü ve bir müddet çırpındıktan sonra hareketsiz kaldı. Ölmüş olduğunu gördüm. Fransız üniformalı zenci bir askerdi bu. Üzerini yokladım, iç cebinde bir şişkinlik vardı. Elimi üniformasından içeri sokarak onu aldığımda donakaldım. O değil de ben vurulmuştum sanki. Elimde tuttuğum şey sözde düşmanım olan o zencinin kanlarıyla ıslanmış bir Kuran Kerim di.
Ah o sömürgeci İngilizler, ah o Fransızlar. Evet tüylerimiz ürpererek okuduğumuz bu hadise Çanakkale gazilerinden Mülazım Ahmet Halit Üngör 'ün 15 Nisan 1915 tarihli bir hatırasıdır. Ve İslam düşmanlarının gerçek yüzlerini ortaya koyan acı bir vesikadır.