MURATS44
Özel Üye
Başbakan Erdoğan'dan Gezi Parkı açıklaması
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Taksim Gezi Parkı'nda yapılan eylemleri değerlendirip, bölgenin ne yapılacağı hakkında bilgi verdi.
Türkiye İhacatçılar Meclisi Genel Kurulu'da (TİM) konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Taksim Gezi Parkı olayları ve tartışmasıyla ilgili şu mesajları verdi:
"Samimiyetle ve tekraren ifade ediyorum; bu ülkede herkesin görüşlerini özgürce ifade etme hakkı vardır. Bu ülkede herkesin demokratik sınırlar içinde, hukuk çerçevesinde tepkisini ortaya koyma, mitingini yapma hakkı vardır.
Ancak hiç kimsenin hukuksuzca, demokrasi dışı eylem yapma, işgal eylemi yapma, esnafa, çevrede oturanlara, yoldan geçenlere zarar verme hakkı yoktur. Hele hele hiç kimsenin ağaçlar kesiliyor bahanesiyle ortaya çıkıp, Türkiye'de gerilimi arttırmaya hiç hakkı yoktur.
HERKESİN HÜKÜMETİ
Çoğunluğun oyunu alarak iktidara gelen hükümetin sınırsız yetkilerle donatılmış olduğunu, sorunsuz olacağını, dilediği ne varsa onu yapabileceğini asla iddia etmiyorum. Hükümet belli bir çevrenin oyunu alarak iş başına gelse de bütün ülkenin, bütün milletin, 76 milyonun tamamının hükümetidir ve bu hassasiyetle hareket etmelidir.
Bu bizim ilkemiz. Yani çoğunluğun azınlığa dayatmalar yapması, baskı kurması, azınlığı ezmesi, onların tercihlerine kulak tıkaması gibi bir şeyi biz bugüne kadar kabul etmedik, bundan sonra da kabul etmeyiz.
Burada şunu da belirtmek durumundayım. Çoğunluk nasıl ki azınlık üzerinde baskı kuramazsa azınlık da bu ülkede artık çoğunluk üzerinde baskı kuramaz, dayatmalar yapamaz, tercihler dayatamaz.
TAHRİK...
Türkiye'de belli meselelerde toplumda gerilimin arttığını, gerilimi daha da artırabilmek için çok ciddi tahriklerin yapıldığını görüyor ve bunlara şahit oluyoruz. Hükümet olarak attığımız her adım içeriğine, gayesine, hedefine bakılmadan, sorgusuz ve sualsiz bir şekilde lokal tepkilerle karşılanıyor.
Buradan 76 milyonun tamamına, aziz milletimin her bir ferdine şunu özellikle hatırlatmak istiyorum; Türkiye, parlamenter sistemin bütün kural ve kurallarıyla işlediği, hem de tıkır tıkır işlediği bir ülkedir. 4 yılda bir bu milletin önüne sandık gelir, tercihini, takdirini sandıkta yapar.
AŞIRILIK VAR
Dünyanın neresine giderseniz gidin bu tür toplumsal hareketliliğin olduğu yerlerde tedbirleri hükümetler kesinlikle alır. Burada da atılan adım budur.
Burada güvenlik güçlerimizin özellikle biber gazı kullanımındaki yanlışlar, şu anda bakanlık tarafından zaten incelenmektedir, araştırılmaktadır. Burada bir yanlış var, eyvallah. Olay aşırılığa kaçınca biz de bunun karşısındayız.
Nitekim burada da böyle bir aşırılık söz konusudur.
ERDOĞAN'DAN MAHKEMEYE TEPKİ
HERKESİN GÖRÜŞLERİNİ ÖZGÜRCE İFADE ETME HAKKI VARDIR
Çoğunluk nasıl ki azınlığa hükmedemezse azınlığın da çoğunluğa hükmetmeye, dayatmalar yapmaya kesinlikle hakkı yoktur. Hükümetle, hükümetin politikalarıyla, uygulamalarıyla meselesi olanlar, demokrasi ve hukuk çerçevesinde fikirlerini ifade ederler. Sandıkta da demokratik tepkilerini ortaya koyarlar. Bu işin mikyası, ölçüsü sandıktır. Sandığın dışında netice arayanlar bu ülkede demokrasinin peşinde olanlar değildir, antidemokratik uygulamaların peşindedir.
"MİLLETİN OYNANAN OYUNU GAYET İYİ GÖRMESİNİ İSTİYORUM"
Geçmişte bu tertipleri çok yaşadık. Politika üretemeyen, plan proje üretemeyen muhalefetin illegal örgütlerle birlikte bu tertiplerde nasıl vazife aldığını, ortamı nasıl gerdiğini, nasıl tahrik ettiğini defalarca gördük ve yaşadık. Ekranları başında bizi izleyen milletime sesleniyorum; oynanan oyunu gayet iyi görmelerini istiyorum.
Birkaç gündür Taksim Gezi Parkı ile alakalı olarak bazı eylemler, bazı gösteriler yapılıyor. Gerekçe ne? Bir; 'ağaçlar kesiliyor'. İki; buraya Topçu Kışlası aslına uygun olarak yeniden yapılacak. Efendim, 'burada AVM olacak'... Taksim'de Gezi Parkı'nda yapılan çalışmaların Topçu Kışlası'nın yeniden yapılmasıyla aslında alakası yok. Biz Topçu Kışlası'nı yapacağız. Topçu Kışlası gökten zembille inen bir proje değil. Bunu bilmenizi istiyorum."
"TAKSİM MEYDANI AŞIRI UÇLARIN CİRİT ATTIĞI BİR YER OLAMAZ"
Başbakan Erdoğan, olayın Divan Oteli tarafındaki Asker Ocağı Caddesi bölgesindeki yaya genişletme çalışmalarıyla ilgili olarak sökülen ve Çağlayan'daki parkın içerisine dikilen 5-6 ağaç meselesi olmadığına dikkati çekerek, "Tam aksine olay Gezi Parkı'ndan çıkarılarak, şu anda gelindiği nokta ideolojiktir" diye konuştu.
Erdoğan, olayın ideolojik yönünü ise şöyle sıraladı:
"Bir, acaba biz İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni alabilir miyiz? İşte anamuhalefetin genel başkanı çıkıyor, diyor ki; 'hükümet istifa, başbakan istifa, polisini çek.' polis orada dün de vardı, bugün de olacak, yarın da olacak. Niye? Çünkü Taksim Meydanı aşırı uçların cirit attığı bir yer olamaz. polis niye var? Yarın orada farklı bir şeyler olsa vatandaş diyecek ki; benim can güvenliğim ne oldu? Bunu soracak. Polisin orada yaptığı görev on yıllardır bu. Yani bu AK Parti iktidarıyla başlayan süreç değil ki... Dünyanın neresine giderseniz gidin, bu tür toplumsal hareketliliğin olduğu yerlerde tedbirleri hükümetler kesinlikle alır. Burada da atılan adım budur.
Burada güvenlik güçlerimizin özellikle biber gazı kullanımındaki yanlışları şu anda bakanlık tarafından zaten incelenmektedir, araştırılmaktadır. Burada bir yanlış var eyvallah. Ama şunu da söylemek zorundayım yeri geldiği zaman yerinde, kurallarına göre onun da kullanılması gerekir. Bu gerçeği de görmek lazım."
"AKM’Yİ DAHİ YIKMALIYIZ"
Şu anda Taksim Meydanı'nda bir yayalaştırma çalışması yapıldığını hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti.
"Peki Gezi Parkı ve bu Topçu Kışlası, yayalaştırma projesiyle birlikte İstanbulumuza, ne yazık ki yıllar yılı, on yıllardır, 'Ya İstanbul’un doğru dürüst bir meydanı yok' diye hep serzenişte bulundunuz. Yok... Şimdi bu yaptığımız çalışmayla bir defa bu adımı atıyoruz ama bir de şu anda Kültür Bakanıma da söyledim, AKM'yi dahi biz yıkmalıyız, yıkıp oraya gururlanabileceğimiz bir Opera binasını, yanındaki ve arkadaki boşluğu buraya ilave etmek suretiyle çok daha farklı bir projeyle yapmalıyız. Çünkü burası bu noktada önemli bir merkez olmalı."
"BÜTÜN DÜNYADAKİ OLUMSUZLUKLARA RAĞMEN İYİ YOLDAYIZ"
Genel kurulda ödül alan en fazla ihracat yapan 26 firmayı ve yöneticilerini de tebrik eden Erdoğan, mayıs ayı ihracat rakamlarının da hayırlara vesile olmasını istedi.
Başbakan Erdoğan, "Bütün dünyadaki olumsuzluklara rağmen iyi yoldayız. Her geçen gün daha iyiye doğru gidiyoruz. Elbette daha yükseğini arzu ediyoruz ama onu da başaracağız, daha fazla koşturacağız ve onu da yakalayacağız. TİM Başkan ve yöneticilerine, onların şahsında ülkemizin tüm ihracatçılarına, firmalarına burada bir kez daha şahsım, ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum" dedi.
"İHRACATÇILARIN YANINDAYIZ"
İlgili bakanların her zaman ihracatçıların yanında olduğunu ve olmaya devam edeceğini, kendisinin de aynı şekilde ihracatçıların yanında, sorunlarınızı istişare edip, ortak çözümler üretilmesi konusunda her zaman destekçi olmaya devam edeceğini kaydeden Erdoğan, "Hükümet olarak bizim gayretlerimizle ihracatçılar olarak sizin emeklerinizle inşallah 500 milyar hedefine doğru kararlılıkla ilerleyecek Türkiye'yi bu hedefle buluşturacak ve kucaklaştıracağız" diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Taksim Gezi Parkı'nda yapılan eylemleri değerlendirip, bölgenin ne yapılacağı hakkında bilgi verdi.
Türkiye İhacatçılar Meclisi Genel Kurulu'da (TİM) konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Taksim Gezi Parkı olayları ve tartışmasıyla ilgili şu mesajları verdi:
"Samimiyetle ve tekraren ifade ediyorum; bu ülkede herkesin görüşlerini özgürce ifade etme hakkı vardır. Bu ülkede herkesin demokratik sınırlar içinde, hukuk çerçevesinde tepkisini ortaya koyma, mitingini yapma hakkı vardır.
Ancak hiç kimsenin hukuksuzca, demokrasi dışı eylem yapma, işgal eylemi yapma, esnafa, çevrede oturanlara, yoldan geçenlere zarar verme hakkı yoktur. Hele hele hiç kimsenin ağaçlar kesiliyor bahanesiyle ortaya çıkıp, Türkiye'de gerilimi arttırmaya hiç hakkı yoktur.
HERKESİN HÜKÜMETİ
Çoğunluğun oyunu alarak iktidara gelen hükümetin sınırsız yetkilerle donatılmış olduğunu, sorunsuz olacağını, dilediği ne varsa onu yapabileceğini asla iddia etmiyorum. Hükümet belli bir çevrenin oyunu alarak iş başına gelse de bütün ülkenin, bütün milletin, 76 milyonun tamamının hükümetidir ve bu hassasiyetle hareket etmelidir.
Bu bizim ilkemiz. Yani çoğunluğun azınlığa dayatmalar yapması, baskı kurması, azınlığı ezmesi, onların tercihlerine kulak tıkaması gibi bir şeyi biz bugüne kadar kabul etmedik, bundan sonra da kabul etmeyiz.
Burada şunu da belirtmek durumundayım. Çoğunluk nasıl ki azınlık üzerinde baskı kuramazsa azınlık da bu ülkede artık çoğunluk üzerinde baskı kuramaz, dayatmalar yapamaz, tercihler dayatamaz.
TAHRİK...
Türkiye'de belli meselelerde toplumda gerilimin arttığını, gerilimi daha da artırabilmek için çok ciddi tahriklerin yapıldığını görüyor ve bunlara şahit oluyoruz. Hükümet olarak attığımız her adım içeriğine, gayesine, hedefine bakılmadan, sorgusuz ve sualsiz bir şekilde lokal tepkilerle karşılanıyor.
Buradan 76 milyonun tamamına, aziz milletimin her bir ferdine şunu özellikle hatırlatmak istiyorum; Türkiye, parlamenter sistemin bütün kural ve kurallarıyla işlediği, hem de tıkır tıkır işlediği bir ülkedir. 4 yılda bir bu milletin önüne sandık gelir, tercihini, takdirini sandıkta yapar.
AŞIRILIK VAR
Dünyanın neresine giderseniz gidin bu tür toplumsal hareketliliğin olduğu yerlerde tedbirleri hükümetler kesinlikle alır. Burada da atılan adım budur.
Burada güvenlik güçlerimizin özellikle biber gazı kullanımındaki yanlışlar, şu anda bakanlık tarafından zaten incelenmektedir, araştırılmaktadır. Burada bir yanlış var, eyvallah. Olay aşırılığa kaçınca biz de bunun karşısındayız.
Nitekim burada da böyle bir aşırılık söz konusudur.
ERDOĞAN'DAN MAHKEMEYE TEPKİ
HERKESİN GÖRÜŞLERİNİ ÖZGÜRCE İFADE ETME HAKKI VARDIR
Çoğunluk nasıl ki azınlığa hükmedemezse azınlığın da çoğunluğa hükmetmeye, dayatmalar yapmaya kesinlikle hakkı yoktur. Hükümetle, hükümetin politikalarıyla, uygulamalarıyla meselesi olanlar, demokrasi ve hukuk çerçevesinde fikirlerini ifade ederler. Sandıkta da demokratik tepkilerini ortaya koyarlar. Bu işin mikyası, ölçüsü sandıktır. Sandığın dışında netice arayanlar bu ülkede demokrasinin peşinde olanlar değildir, antidemokratik uygulamaların peşindedir.
"MİLLETİN OYNANAN OYUNU GAYET İYİ GÖRMESİNİ İSTİYORUM"
Geçmişte bu tertipleri çok yaşadık. Politika üretemeyen, plan proje üretemeyen muhalefetin illegal örgütlerle birlikte bu tertiplerde nasıl vazife aldığını, ortamı nasıl gerdiğini, nasıl tahrik ettiğini defalarca gördük ve yaşadık. Ekranları başında bizi izleyen milletime sesleniyorum; oynanan oyunu gayet iyi görmelerini istiyorum.
Birkaç gündür Taksim Gezi Parkı ile alakalı olarak bazı eylemler, bazı gösteriler yapılıyor. Gerekçe ne? Bir; 'ağaçlar kesiliyor'. İki; buraya Topçu Kışlası aslına uygun olarak yeniden yapılacak. Efendim, 'burada AVM olacak'... Taksim'de Gezi Parkı'nda yapılan çalışmaların Topçu Kışlası'nın yeniden yapılmasıyla aslında alakası yok. Biz Topçu Kışlası'nı yapacağız. Topçu Kışlası gökten zembille inen bir proje değil. Bunu bilmenizi istiyorum."
"TAKSİM MEYDANI AŞIRI UÇLARIN CİRİT ATTIĞI BİR YER OLAMAZ"
Başbakan Erdoğan, olayın Divan Oteli tarafındaki Asker Ocağı Caddesi bölgesindeki yaya genişletme çalışmalarıyla ilgili olarak sökülen ve Çağlayan'daki parkın içerisine dikilen 5-6 ağaç meselesi olmadığına dikkati çekerek, "Tam aksine olay Gezi Parkı'ndan çıkarılarak, şu anda gelindiği nokta ideolojiktir" diye konuştu.
Erdoğan, olayın ideolojik yönünü ise şöyle sıraladı:
"Bir, acaba biz İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni alabilir miyiz? İşte anamuhalefetin genel başkanı çıkıyor, diyor ki; 'hükümet istifa, başbakan istifa, polisini çek.' polis orada dün de vardı, bugün de olacak, yarın da olacak. Niye? Çünkü Taksim Meydanı aşırı uçların cirit attığı bir yer olamaz. polis niye var? Yarın orada farklı bir şeyler olsa vatandaş diyecek ki; benim can güvenliğim ne oldu? Bunu soracak. Polisin orada yaptığı görev on yıllardır bu. Yani bu AK Parti iktidarıyla başlayan süreç değil ki... Dünyanın neresine giderseniz gidin, bu tür toplumsal hareketliliğin olduğu yerlerde tedbirleri hükümetler kesinlikle alır. Burada da atılan adım budur.
Burada güvenlik güçlerimizin özellikle biber gazı kullanımındaki yanlışları şu anda bakanlık tarafından zaten incelenmektedir, araştırılmaktadır. Burada bir yanlış var eyvallah. Ama şunu da söylemek zorundayım yeri geldiği zaman yerinde, kurallarına göre onun da kullanılması gerekir. Bu gerçeği de görmek lazım."
"AKM’Yİ DAHİ YIKMALIYIZ"
Şu anda Taksim Meydanı'nda bir yayalaştırma çalışması yapıldığını hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti.
"Peki Gezi Parkı ve bu Topçu Kışlası, yayalaştırma projesiyle birlikte İstanbulumuza, ne yazık ki yıllar yılı, on yıllardır, 'Ya İstanbul’un doğru dürüst bir meydanı yok' diye hep serzenişte bulundunuz. Yok... Şimdi bu yaptığımız çalışmayla bir defa bu adımı atıyoruz ama bir de şu anda Kültür Bakanıma da söyledim, AKM'yi dahi biz yıkmalıyız, yıkıp oraya gururlanabileceğimiz bir Opera binasını, yanındaki ve arkadaki boşluğu buraya ilave etmek suretiyle çok daha farklı bir projeyle yapmalıyız. Çünkü burası bu noktada önemli bir merkez olmalı."
"BÜTÜN DÜNYADAKİ OLUMSUZLUKLARA RAĞMEN İYİ YOLDAYIZ"
Genel kurulda ödül alan en fazla ihracat yapan 26 firmayı ve yöneticilerini de tebrik eden Erdoğan, mayıs ayı ihracat rakamlarının da hayırlara vesile olmasını istedi.
Başbakan Erdoğan, "Bütün dünyadaki olumsuzluklara rağmen iyi yoldayız. Her geçen gün daha iyiye doğru gidiyoruz. Elbette daha yükseğini arzu ediyoruz ama onu da başaracağız, daha fazla koşturacağız ve onu da yakalayacağız. TİM Başkan ve yöneticilerine, onların şahsında ülkemizin tüm ihracatçılarına, firmalarına burada bir kez daha şahsım, ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum" dedi.
"İHRACATÇILARIN YANINDAYIZ"
İlgili bakanların her zaman ihracatçıların yanında olduğunu ve olmaya devam edeceğini, kendisinin de aynı şekilde ihracatçıların yanında, sorunlarınızı istişare edip, ortak çözümler üretilmesi konusunda her zaman destekçi olmaya devam edeceğini kaydeden Erdoğan, "Hükümet olarak bizim gayretlerimizle ihracatçılar olarak sizin emeklerinizle inşallah 500 milyar hedefine doğru kararlılıkla ilerleyecek Türkiye'yi bu hedefle buluşturacak ve kucaklaştıracağız" diye konuştu.