BAĞIN KALESİ EFSANESİ
Yöremiz halkından edilen bilgiye göre, ilçemizin Dedabağ köyünde bulunan Bağın Kalesi'nde Selçuklular döneminde, Sultan Alaaddin Keykubat, yörede yaşayan ve ermiş bir zat olarak tanınan Hacı Kureyş' ten bir takım kerametler ister. Kureyş' in gösterdiği keramatlere inanmayarak Kureyş' i kızgın bir fırına atmaya karar verir. Kureyş bu teklifi kabul eder ve yanında padişahın adamların dan bir şahıs alarak fırına girer. Rivayete göre 3 gün fırında kalırlar. Fırının kapısı açıldığında Kureyş' in sakalının buz tuttuğu yanında bulunan şahısın da her tarafının külden bembeyaz olduğu ve ikisinin de sağ olduğu görülür (Hatta yanındaki zatın elinde üzüm olduğunu da anlatanlar vardır). Yanındaki şahısa O günden itibaren Derviş Gerv (Boz Derviş) ismi verilir. Bu mucizeler karşısında, Alaaddin Keykubat tarafından ikiside serbest bırakılır ve bu olaydan sonra kendilerine saygı duyulur.
Yöremiz halkından edilen bilgiye göre, ilçemizin Dedabağ köyünde bulunan Bağın Kalesi'nde Selçuklular döneminde, Sultan Alaaddin Keykubat, yörede yaşayan ve ermiş bir zat olarak tanınan Hacı Kureyş' ten bir takım kerametler ister. Kureyş' in gösterdiği keramatlere inanmayarak Kureyş' i kızgın bir fırına atmaya karar verir. Kureyş bu teklifi kabul eder ve yanında padişahın adamların dan bir şahıs alarak fırına girer. Rivayete göre 3 gün fırında kalırlar. Fırının kapısı açıldığında Kureyş' in sakalının buz tuttuğu yanında bulunan şahısın da her tarafının külden bembeyaz olduğu ve ikisinin de sağ olduğu görülür (Hatta yanındaki zatın elinde üzüm olduğunu da anlatanlar vardır). Yanındaki şahısa O günden itibaren Derviş Gerv (Boz Derviş) ismi verilir. Bu mucizeler karşısında, Alaaddin Keykubat tarafından ikiside serbest bırakılır ve bu olaydan sonra kendilerine saygı duyulur.