Anmak, hicranın sahrasunda savrulmak!

MustafaCİLASUN

Özel Üye
21253.jpg









İçimin yandığı
Dilimin hadsiz kuruduğu
Günlerden birini yaşıyordum

Kendi
Halimde çalışıyor günlerimi
Aheste bir şekilde geçiriyordum

Benliğimde
Arandığım aşk sanki derin
Ve karanlık bir kuyunun dibindeydi.

Oraya
Ulaşmam hayli imkânsızdı
Yüreğimde bir umut yeşeremiyordu

Çok sancılıydı.
Yüreği dağlayan nasıl bir acıydı
Bir bakıma, aranmanın var ettiği sancıydı

Ne vakit
Bir aşk kelamı duysam
İçim elvermez, birdenbire titrerdi

Yüreğimi
Silkeler, hazanın sararan
Yapraklarını yaşatırdı halimde bir anda

Öyle
Zamanlar bu kalbim
İrtifa kaybeden zavallı bir uçandı

Sazlardan
Neşet eden hüzzam şarkılar
En yakınlarında hep bulunan arkadaşlarımdı

Böyle zaman da
O Kuyunun başına giderek
Salkımlaşan hicrandı nağmelerde ki ahenkle

Ruhumu dinlendirir
Ne büyük bir haz serde terdi
Dil ile anlatamadığım meramımı artık salıverilmişti

Ancak
Böyle satırlara işlerdim
Gönlümden sızan her hicranı yaramı

Bir tasnif
Dahi yapmadan serbestçe
Serdedendim mecalsizdim ümide hasrettim

Aşk
Durağında bir fakirdim
Okuduğum mısralar sesleniyor el veriyordu

Kalbim titredi,
Dilim kilitlendi sinemde ki
Kurumaya yüz tutmuş hislerim o an alevlendi

Donup kaldım
Habersiz bir sesi arıyordum
Yıllarca hasretim olan aşk tizimi arıyordum

Heyecanlanıyor
Hiç yönüyle tanımıyordum
Zahirini bilmiyor, tenini görmüyordum

Fakat
İçimde eşsiz bir sarsıntıyı
Asudeliğiyle yazdığı şiirle pekâlâ başarıyordu

Belki
Kendi iç âlemindeydi
Halinin derdiyleydi, kalbinin sesiyleydi

Direnemediğim
Bir çekim kuvvetiyle beni
Benden alıyor ve veciz bir şekilde aşkı anlatıyordu

Hayran kaldım
Nezaketine haylide şaşırdım
Satırlarında kayboluyor etrafımı unutuyordum

Kendi
Gönlünde çok gizlediği
Özelinden habersiz bir şekilde neyi yaşıyordum


Mustafa CİLASUN
 
Üst Alt