faruk islam
Özel Üye
] Cüz:3 Sure: 3 - Al-i İmran Suresi
Ayet:84
Konu: Muhammed (s.a.s) Ve Ümmetinin İmanları
بســـم الله الرحمن الرحيم
قُلْ آمَنَّا بِاللّهِ وَمَا أُنزِلَ عَلَيْنَا وَمَا أُنزِلَ عَلَى إِبْرَاهِيمَ وَإِسْمَاعِيلَ وَإِسْحَقَ وَيَعْقُوبَ وَالأَسْبَاطِ وَمَا أُوتِيَ مُوسَى وَعِيسَى وَالنَّبِيُّونَ مِن رَّبِّهِمْ لاَ نُفَرِّقُ بَيْنَ أَحَدٍ مِّنْهُمْ وَنَحْنُ لَهُ مُسْلِمُونَ
84 - (Ey Muhammed) de ki: "
'a, bize indirilene (Kur'an'a), İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a, Esbat'a indirilene, Musa'ya, İsa'ya ve diğer nebilere Rableri tarafından verilenlere iman ettik. Onlardan hiçbirisinin arasını ayırd etmeyiz ve biz
'a teslim olanlarız.]
(c.c) daha önceki ayetlerde kitap ehli olan yahudi ve hristiyanların,
'ın gönderdiği rasullere karşı takındıkları tavırları, hepsine aynı şekilde iman etmeleri gerekirken onların bir kısmına inanıp bir kısmına inanmadıklarını,
'a verdikleri misakı bozduklarını, Rasulullah (s.a.s)'e iman etmeleri gerekirken iman etmediklerini, yardımcı olmaları gerekirken karşı geldiklerini, ona eziyet ettiklerini anlatmıştı. Bu ayette ise rasulü Muhammed (s.a.s)'e ve bütün mü'minlere, ehli kitabın kabul etmediği hakkı onlara bildirmelerini emretmektedir:
"
'ın istediği şekilde
'a,
'ın indirdiği Kur' an'a,
'ın bütün nebilerine ve onlara indirdiği kitaplara, İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a ve onun torunlarına, Musa'ya ve İsa'ya inen kitaplara, bütün nebilerin
'ın kendilerine verdiği görevi eksiksiz olarak yerine getirdiklerine iman edin ve onlar arasında iman bakımından bir fark olmadığını bilin!"
Kur'an'ı Kerim Asıldır:
Kur'anı Kerim dışındaki diğer kitaplar daha önce indiği halde
(c.c)'nun bu ayette ilk olarak Rasulullah (s.a.s)'e inen Kur'an'ı zikretmesinin sebebi; Rasulullah (s.a.s)'e inen Kur'anı Kerim'in baş vurulacak asıl kitap olmasındandır. Ancak Kur'an vasıtasıyla kimin rasul kimin nebi olduğunu, kime hangi kitabın indiğini öğrenmek mümkündür. Ancak Kur'an'da geçenler haktır. Çünkü, tahrif edilmemiş ve edilemeyecek tek kitap Kur'anı Kerimdir. Bu sebeble Kur'an'da ismi geçen nebi ve rasullere genel olarak, hakkında detaylı bilgi verilenlere de detaylı olarak inanılması gerekir. Ancak Kur'an ve sahih sünnette geçen bilgiler doğrudur. Ehli kitabın elinde bulunan Tevrat ve İncil ise beşer tarafından tahrif edilmiş, ekleme ve çıkartmalar yapılmış olduğu için onların
'tan gelen asıl şekillerine iman edilir. şu an mevcut olan Tevrat ve İncil ise
'ın indirdiği Tevrat ve İncil değildir. Bunlara inanılmaz ve herhangi bir meselenin çözümü için başvurulamaz.
Teslimiyet:
“Biz
'a teslim olanlarız.”
katından gelenlere şeksiz şüphesiz iman eden, nebi ve rasuller arasında hiçbir ayırım yapmayan mü' minler şöyle derler:
"Bizler isteyerek ve ihlasla,
'ın istediği şekilde tamamen
'a boyun eğenleriz. Dini konularda heva ve heveslerimize göre hareket etmeyiz."
(c.c) bu ayete imanla başlamış ve ayeti, teslimiyet manasına gelen İslam'la bitirmiştir. Çünkü imanın semeresi ve gayesi
'a tamamen, kayıtsız şartsız, zahiren ve batınen teslim olmaktan ibarettir. Bütün nebi ve rasuller işte bu manadaki İslam dinine bağlıydılar.
Cüz:3 Sure: 3 - Al-i İmran Suresi
Ayet:85
Konu: Kabul Edilecek Tek Din İslam'dır
بســـم الله الرحمن الرحيم
وَمَن يَبْتَغِ غَيْرَ الإِسْلاَمِ دِينًا فَلَن يُقْبَلَ مِنْهُ وَهُوَ فِي الآخِرَةِ مِنَ الْخَاسِرِينَ
85 - Kim İslamiyetten başka bir dine yönelirse (bu din) asla ondan kabul edilmeyecektir ve o ahirette de kaybedenlerden olacaktır.
Bu ayette geçen "İslam dini"nden kasıt; Rasulullah (s.a.s)'e verilen din ve şeriattir. Bu ayete göre; kıyamete kadar dini ve şeriati baki kalacak olan Muhammed (s.a.s)' in dinine bağlanılmadıkça; ne yapılırsa yapılsın, hatta daha önce
bir başka hak rasulün şeriatine bağlanılsa bile bu, o kişiden kabul edilmeyecek ve o, kıyamet gününde kaybedenlerden olacak, böylece cehenneme girecektir. Çünkü Muhammed (s.a.s)'in şeriati kendisinden önceki bütün rasullerin şeriatini neshetmiştir. Muhammed (s.a.s) rasul olarak geldiği zaman, bütün nebi ve rasuller sağ olsalardı mutlaka Muhammed (s.a.s)'in şeriatine bağlanmaları gerekirdi. Çünkü daha önce geçen ayetlerde bildirildiği gibi
(c.c) gelecek olan son rasule bağlanacaklarına dair onlardan tek tek söz almıştı.
Muhammed (s.a.s)'in şeriatinden Başka Bir şeriate Bağlananların da Hak Yolda Olduğunu İddia Edenler:
Zamanımızda, alim olduklarını iddia ettikleri halde, Rasulullah (s.a.s)'in sünnetini inkar eden veya kafalarına göre onun şeriatinden dilediğini alıp dilediğini bırakan, bu şekilde yahudi ve hristiyanlara yaklaşmaya çalışan bazı kimseler vardır. Onlar ayette geçen İslam'la ilgili olarak şöyle demektedirler :
"Bu ayette geçen İslam'dan kasıt; Muhammed (s.a.s)'e inmiş olan İslam şeriati değildir. Çünkü ayette buna dair bir ibare yoktur. Böyleyken
katında geçerli olan dinin yalnız Muhammed (s.a.s)'in şeriati olduğunu söylemek yanlıştır. şeriatleri değişik olsa bile,
'a teslimiyet gösteren bütün din mensublarından
razı olacak ve onların dinlerini kabul edecektir. Ayetteki genel hüküm bunu göstermektedir."
Böyle diyenlere şöyle cevab verilir:
"Ayette her ne kadar Muhammed (s.a.s)'e inmiş olan İslam şeriati açıkça zikredilmemişse de sonuç olarak bu çıkmaktadır. Çünkü; "bütün nebi ve rasuller İslam dini üzerindedir" denildiğinde, tüm nebilerin
'a,
'ın istediği şekilde, tamamen teslim olarak boyun eğdikleri anlaşılır. Rasulullah (s.a.s) rasul olarak geldikten sonra
'a,
'ın istediği şekilde, tamamen teslim olanların bu teslimiyetin gereği olarak, mutlaka Muhammed (s.a.s)'in dinini ve şeriatini kabul etmeleri ve ona tabi olmaları gerekir.
Rasulullah (s.a.s) zamanındaki yahudilik ve hristiyanlık dinlerine mensub kimselerin kafir olmalarının sebebi, sadece Rasulullah (s.a.s)'in şeriatine uymamaları değil, inandıklarını iddia ettikleri kendi rasullerinin bildirdiği akidevi ve tevhidi meselelere uymamalarıdır.
Ayrıca onların kitapları tahrif edildiği için, kitaplarında
'ın istediği tevhid ve teslimiyet de tam olarak anlatılmamaktadır. Bu sebeble tahrif edilmiş bu kitaplara bağlananlar
'ın dinine bağlanmış olamazlar.
Daha önceki rasuller sadece kendi kavimlerine gönderilmişlerdi. Fakat Rasulullah (s.a.s) bütün insanlara ve cinlere gönderilmiş bir rasuldür. Bu sebeple onun şeriati, sahih olsalar bile önceki bütün şeriatleri neshetmiştir.
Rasulullah (s.a.s)'e inandıklarını iddia ettikleri halde daha önceki nebilerin şeriatlerine veya kendi kafalarına göre hayatlarını şekillendirenler Rasulullah (s.a.s)'e iman etmiş sayılmazlar. Çünkü Rasulullah (s.a.s)'e iman ancak onun şeriatine tabi olmakla gerçekleşir. Bütün hayatını
'ın istediği ve Rasulullah (s.a.s)'in gösterdiği şekilde düzenlemeyen, sosyal, siyasi ve ekonomik tüm kanun ve prensiplerini Muhammed (s.a.s)'in şeriatinden almayan bir kimse ne kadar müslüman olduğunu iddia etse de
'a boyun eğmemiş ve müslüman olmamıştır.
onun dinini kabul etmeyecek ve o kıyamet gününde kaybedenlerden olacaktır.
'a tam anlamıyla, kayıtsız şartsız, zahiren ve batınen teslim olan bir kişi Muhammed (s.a.s)'e verilen İslam dinine hemen bağlanır. Bunun aksi düşünülemez.
Bu ayet açıkca gösteriyor ki, kim olursa olsun, Rasulullah (s.a.s)'e iman etmeyen ve şeriatine göre hayatlarını düzenlemeyenler kafirdir ve
katında hiçbir kıymetleri yoktur.
Rasulullah (s.a.s) şöyle buyuruyor:
"Nefsim elinde olana yemin ederim ki, yahudi olsun, hristiyan olsun bu ümmetten herhangi bir kimse benim risaletimi işitir fakat sonra, kendisiyle gönderildiğim şeye iman etmezse, mutlaka cehennemliklerden olur." (Müslim)
Rasulullah (sas) Ömer (r.a)'nun elinde Tevrat yapraklarını görünce çok kızdı ve şöyle buyurdu:
"Eğer Musa sağ olsaydı, bana uymaktan başka bir şey yapmazdı." (Ebu Ya'la, Ebu Davud et Tayalisi)
Ayet:84
Konu: Muhammed (s.a.s) Ve Ümmetinin İmanları
بســـم الله الرحمن الرحيم
قُلْ آمَنَّا بِاللّهِ وَمَا أُنزِلَ عَلَيْنَا وَمَا أُنزِلَ عَلَى إِبْرَاهِيمَ وَإِسْمَاعِيلَ وَإِسْحَقَ وَيَعْقُوبَ وَالأَسْبَاطِ وَمَا أُوتِيَ مُوسَى وَعِيسَى وَالنَّبِيُّونَ مِن رَّبِّهِمْ لاَ نُفَرِّقُ بَيْنَ أَحَدٍ مِّنْهُمْ وَنَحْنُ لَهُ مُسْلِمُونَ
84 - (Ey Muhammed) de ki: "
"
Kur'an'ı Kerim Asıldır:
Kur'anı Kerim dışındaki diğer kitaplar daha önce indiği halde
Teslimiyet:
“Biz
"Bizler isteyerek ve ihlasla,
Cüz:3 Sure: 3 - Al-i İmran Suresi
Ayet:85
Konu: Kabul Edilecek Tek Din İslam'dır
بســـم الله الرحمن الرحيم
وَمَن يَبْتَغِ غَيْرَ الإِسْلاَمِ دِينًا فَلَن يُقْبَلَ مِنْهُ وَهُوَ فِي الآخِرَةِ مِنَ الْخَاسِرِينَ
85 - Kim İslamiyetten başka bir dine yönelirse (bu din) asla ondan kabul edilmeyecektir ve o ahirette de kaybedenlerden olacaktır.
Bu ayette geçen "İslam dini"nden kasıt; Rasulullah (s.a.s)'e verilen din ve şeriattir. Bu ayete göre; kıyamete kadar dini ve şeriati baki kalacak olan Muhammed (s.a.s)' in dinine bağlanılmadıkça; ne yapılırsa yapılsın, hatta daha önce
bir başka hak rasulün şeriatine bağlanılsa bile bu, o kişiden kabul edilmeyecek ve o, kıyamet gününde kaybedenlerden olacak, böylece cehenneme girecektir. Çünkü Muhammed (s.a.s)'in şeriati kendisinden önceki bütün rasullerin şeriatini neshetmiştir. Muhammed (s.a.s) rasul olarak geldiği zaman, bütün nebi ve rasuller sağ olsalardı mutlaka Muhammed (s.a.s)'in şeriatine bağlanmaları gerekirdi. Çünkü daha önce geçen ayetlerde bildirildiği gibi
Muhammed (s.a.s)'in şeriatinden Başka Bir şeriate Bağlananların da Hak Yolda Olduğunu İddia Edenler:
Zamanımızda, alim olduklarını iddia ettikleri halde, Rasulullah (s.a.s)'in sünnetini inkar eden veya kafalarına göre onun şeriatinden dilediğini alıp dilediğini bırakan, bu şekilde yahudi ve hristiyanlara yaklaşmaya çalışan bazı kimseler vardır. Onlar ayette geçen İslam'la ilgili olarak şöyle demektedirler :
"Bu ayette geçen İslam'dan kasıt; Muhammed (s.a.s)'e inmiş olan İslam şeriati değildir. Çünkü ayette buna dair bir ibare yoktur. Böyleyken
Böyle diyenlere şöyle cevab verilir:
"Ayette her ne kadar Muhammed (s.a.s)'e inmiş olan İslam şeriati açıkça zikredilmemişse de sonuç olarak bu çıkmaktadır. Çünkü; "bütün nebi ve rasuller İslam dini üzerindedir" denildiğinde, tüm nebilerin
Rasulullah (s.a.s) zamanındaki yahudilik ve hristiyanlık dinlerine mensub kimselerin kafir olmalarının sebebi, sadece Rasulullah (s.a.s)'in şeriatine uymamaları değil, inandıklarını iddia ettikleri kendi rasullerinin bildirdiği akidevi ve tevhidi meselelere uymamalarıdır.
Ayrıca onların kitapları tahrif edildiği için, kitaplarında
Daha önceki rasuller sadece kendi kavimlerine gönderilmişlerdi. Fakat Rasulullah (s.a.s) bütün insanlara ve cinlere gönderilmiş bir rasuldür. Bu sebeple onun şeriati, sahih olsalar bile önceki bütün şeriatleri neshetmiştir.
Rasulullah (s.a.s)'e inandıklarını iddia ettikleri halde daha önceki nebilerin şeriatlerine veya kendi kafalarına göre hayatlarını şekillendirenler Rasulullah (s.a.s)'e iman etmiş sayılmazlar. Çünkü Rasulullah (s.a.s)'e iman ancak onun şeriatine tabi olmakla gerçekleşir. Bütün hayatını
Bu ayet açıkca gösteriyor ki, kim olursa olsun, Rasulullah (s.a.s)'e iman etmeyen ve şeriatine göre hayatlarını düzenlemeyenler kafirdir ve
Rasulullah (s.a.s) şöyle buyuruyor:
"Nefsim elinde olana yemin ederim ki, yahudi olsun, hristiyan olsun bu ümmetten herhangi bir kimse benim risaletimi işitir fakat sonra, kendisiyle gönderildiğim şeye iman etmezse, mutlaka cehennemliklerden olur." (Müslim)
Rasulullah (sas) Ömer (r.a)'nun elinde Tevrat yapraklarını görünce çok kızdı ve şöyle buyurdu:
"Eğer Musa sağ olsaydı, bana uymaktan başka bir şey yapmazdı." (Ebu Ya'la, Ebu Davud et Tayalisi)