HASAN CAN
Active member
BRAHMA DÎNİ
Brahma, mukaddes kelâm demekdir. Hindistândaki islâm âlimlerinden Mazher-i Cân-ı Cânân[1] ondördüncü mektûbunda buyuruyor ki, (Bu din, Îsâ aleyhisselâmın mîlâdından asrlarca evvel Hindistânda zuhûr etmiş hakîkî, ilâhî bir din idi. Sonraları bozularak, kâfir oldular). Bu dînin başında olanlar, Brahman ismini aldılar. Bunlardan birini, ma’bûd şekline sokdular. Bunun dört oğlu olduğu söylenmekde, güyâ dört oğlundan biri, bunun ağzından, diğer üçünün de, elinden ve ayağından meydâna geldiği sanılmakdadır. Bu dört oğlundan dolayı, brahmanlar insanları dört sınıfa ayırmakdadır:
1) Brahmanlar: Bunlar brahma inanışının kudsî râhibleri ve âlimleridir. Mukaddes (Veda) kitâbını okumak, açıklamak ve diğer brahma mensûblarına yol göstermek vazîfeleridir. Son derecede nüfûz sâhibidirler. Emrlerine kimse karşı gelemez. Herkes onlardan çekinir. 2) Muhâribler: Bu sınıfa hükümdârlar, racalar ve büyük devlet adamları ve askerler girer. Bunlara (Krişna) ismi verilir. 3) Tüccarlar ve çiftçiler: [Bunlara (Vayansa) ismi verilir.] 4) Köylüler, işçiler, amele ve benzerleri.
Bu dört sınıfdan çıkarılanlara ise (parya) ismi verilir ki, bu zevallıların, insan gibi yaşamak hakkı yokdur. Hayvan mu’âmelesi görürler. Dört sınıfa giren insanların haklarına mâlik değildirler. Brahma inanışında, putlar vardır. Bu putların cinsi, ma’nâsı, yinecek ve yinmeyecek şeyler, suçlar ve bunlara verilecek cezâlar, (Manava Dharina Şastra) ismindeki mukaddes kitâblarında yazılıdır. [Ma’nâsı: Manunun din kitâbı.] Brahmanlar, birçok tanrıya inanırlar. En büyük tanrıları fenâlıkları yok etmek için insan şekline girmiş olan (Krişna) ile, ikinci büyük tanrı (Vişnu)dur. Üçüncü tanrıları ise (Siva)dır. Vişnu, çok mühimdir. Bu kelimenin ma’nâsı, (İnsanın içine işleyen) demekdir. Vişnu, koyu mâvi renkli vücûd ve dört elli olarak gösterilir. Yâ, (Garuta) adındaki kartalına binmiş, yâhud bir Lotos çiçeği veyâ bir yılan üzerine oturmuşdur. Brahma inanışına göre, Vişnu şimdiye kadar dünyâya 9 def’a muhtelif şeklde [insan, hayvan veyâ çiçek olarak] gelmişdir. Şimdi onun onuncu gelişi beklenmekdedir.
[1] Cân-ı Cânân, 1195 [m. 1781] de Delhîde şehîd edildi.
Brahma, mukaddes kelâm demekdir. Hindistândaki islâm âlimlerinden Mazher-i Cân-ı Cânân[1] ondördüncü mektûbunda buyuruyor ki, (Bu din, Îsâ aleyhisselâmın mîlâdından asrlarca evvel Hindistânda zuhûr etmiş hakîkî, ilâhî bir din idi. Sonraları bozularak, kâfir oldular). Bu dînin başında olanlar, Brahman ismini aldılar. Bunlardan birini, ma’bûd şekline sokdular. Bunun dört oğlu olduğu söylenmekde, güyâ dört oğlundan biri, bunun ağzından, diğer üçünün de, elinden ve ayağından meydâna geldiği sanılmakdadır. Bu dört oğlundan dolayı, brahmanlar insanları dört sınıfa ayırmakdadır:
1) Brahmanlar: Bunlar brahma inanışının kudsî râhibleri ve âlimleridir. Mukaddes (Veda) kitâbını okumak, açıklamak ve diğer brahma mensûblarına yol göstermek vazîfeleridir. Son derecede nüfûz sâhibidirler. Emrlerine kimse karşı gelemez. Herkes onlardan çekinir. 2) Muhâribler: Bu sınıfa hükümdârlar, racalar ve büyük devlet adamları ve askerler girer. Bunlara (Krişna) ismi verilir. 3) Tüccarlar ve çiftçiler: [Bunlara (Vayansa) ismi verilir.] 4) Köylüler, işçiler, amele ve benzerleri.
Bu dört sınıfdan çıkarılanlara ise (parya) ismi verilir ki, bu zevallıların, insan gibi yaşamak hakkı yokdur. Hayvan mu’âmelesi görürler. Dört sınıfa giren insanların haklarına mâlik değildirler. Brahma inanışında, putlar vardır. Bu putların cinsi, ma’nâsı, yinecek ve yinmeyecek şeyler, suçlar ve bunlara verilecek cezâlar, (Manava Dharina Şastra) ismindeki mukaddes kitâblarında yazılıdır. [Ma’nâsı: Manunun din kitâbı.] Brahmanlar, birçok tanrıya inanırlar. En büyük tanrıları fenâlıkları yok etmek için insan şekline girmiş olan (Krişna) ile, ikinci büyük tanrı (Vişnu)dur. Üçüncü tanrıları ise (Siva)dır. Vişnu, çok mühimdir. Bu kelimenin ma’nâsı, (İnsanın içine işleyen) demekdir. Vişnu, koyu mâvi renkli vücûd ve dört elli olarak gösterilir. Yâ, (Garuta) adındaki kartalına binmiş, yâhud bir Lotos çiçeği veyâ bir yılan üzerine oturmuşdur. Brahma inanışına göre, Vişnu şimdiye kadar dünyâya 9 def’a muhtelif şeklde [insan, hayvan veyâ çiçek olarak] gelmişdir. Şimdi onun onuncu gelişi beklenmekdedir.
[1] Cân-ı Cânân, 1195 [m. 1781] de Delhîde şehîd edildi.